Dünyanın belki de en zor şeyi anne baba olmak bazen sizi öfkelendirse de kızsa da bir birey yetiştirmek hiç kolay değil. Anne babanın çocukları ile konuşurken yaptığı 5 hata…
Çoğunlukla duyduğum “Çocuğumuzla birlikte biz de baştan öğreniyoruz, onunla tekrar büyüyoruz” diyen anne ve babalar; bazen sabırsız bazen ne yapacağını bilemeyen ama onları çok seven, çok sevdiğinden bazen hatalar yapan, hata yaptığını anlayan onları telafi etmeye çalışan…
Çocuğu Tanıma Sanatı
Çocuklarına doğru şeklide destek olmak isteyen, etkili ve uygulanabilir yöntemler arayan her anne ve babanın hem kendini geliştirmesi hem de çocuğu ile sağlıklı ve ılımlı bir iletişim kurmasına rehberlik etmek amacıyla yazdığımız “Çocuğu Tanıma Sanatı” kitabı çıktı.
Çocuklarla doğru bir ilişki kurmanın püf noktası onlarla doğru iletişim dilini oluşturmaktır. Peki farkına varmadan da olsa en çok yapılan 5 hatadan uzak durmak çocuğunuzla bağınızı daha da güçlendirecek.
1- Anne ve Babanın Ortak Bir Tutumunun Olmaması
Çocukların bir davranışı anne tarafından övülüp baba tarafından yerildiğinde ya da sınırlar farklılık gösteriyorsa çocuk her ikisine uyum sağlamaya çalıştığında bu tutarsızlık çocukta problemli davranışlara yol açar. bu davranışların devamında çocuk anne-baba tarafından söz dinlemez olarak algılanır. Oysa ki çocuk tutarsızlıktan dolayı ne yapacağını bilemez. Bu nedenle anne ve baba söylediklerinde ve davranışlarında tutarlı ve dengeli bir iletişim içinde olmalıdır.
2- Anne ve Babanın Çocuğuna Koşullu Sevgi Sunması
Çocuğunuzu ne kadar sevdiğinizi söyleseniz de konu özellikle derslere geldiğinde “Ders çalışmaman beni çok üzüyor, çalıştığında seni daha çok seviyorum” dediğiniz her durumda ona koşullu bir sevgi ile yaklaşıyorsunuz demektir. Bu koşullu iletişim size sadece anlık çözüm getirse de sunulan koşul maddesel bir isteğin yanı sıra çoğu zaman temelde güven ilişkini de zedeleyebilir. Bu nedenle çocuğunuza özellikle eylem dilinde yaklaşmanız onu koşulsuz sevginizi göstermenizde daha yararlı bir yöntem olur: “Seni seviyorum ancak senin bazı davranışlarını sevmiyorum.”
3- Anne ve Babanın Çocuğa Kendisini İfade Etmesi için Söz Hakkı Vermemesi
Çocuğunuzun yaptığı hatalı davranış karşısında onu hemen yargılayıcı ya da suçlayıcı davranmak yerine kendini ifade etmesine neden yaptığının açıklamasına izin verilmesi çocukta hem ifade yeteneğinin gelişmesini hem de aranızdaki ilişkinin gelişmesine yardımcı olur. Çocuğunuzun yaşadığı duyguları kelimelere dökebildiği, anlamlandırabildiği ölçüde sorunun üstesinden gelmesi kolay olurken sizinle açık iletişime geçmiş olur.
4- Anne ve Babanın Çocuğa Verdiği Sözlerin Arkasında Durmaması
Çocuklar verilen hiçbir sözü unutmaz ve mutlaka sorarlar. Yerine getirilmediği zaman ise haya kırıklığı yaşayan çocukta güvensizlik oluşabilir. Anne ve babasına karşı hırçın, öfkeli davranışlar sergileyebilir. Yapabileceğiniz şeyleri söylemek iletişim yolundaki kapanan bu engeli aşmanıza yardımcı olur. Unutmayın çocukların her istediğini yapmakla verilen sözlerin tutulması arasında ince bir çizgi vardır.
5- Anne ve Babanın Çocuktan “En iyi” Olmasını Beklemesi
Çocuğunuzu gerçek anlamda tanımak, yetenek ve yatkınlığını bilmek onu yapabileceği şeylere yüreklendirmenin ilk adımıdır. Ancak “Sana güveniyorum, sen yaparsın” gibi söylemler onlarda sadece sizden gelen baskı oluşturur. Bunu yerine motivasyon söylemleriniz gerçekçi ve onun da isteği doğrultuda olursa daha sağlıklı iletişim kurmaya başlarsınız.
M. Fatih Aytaç ve Burçak Çakmak‘ın Lider Yayınları’ndan çıkan Çocuğu Tanıma Sanatı isimli kitabı buradan sipariş verebilirsiniz.
Önsöz
Çocuğu Tanıma Sanatı kitabında; derdinize derman olup, basmakalıp cümlelerden ziyade gerçekçi ve günlük hayatta uygulanabilirliği olan çözümler sunduk. İlköğretim ve lisenin her döneminde çocuklarınızda göreceğiniz değişimlerle ilgili yapılması gereken pozitif yaklaşım yöntemlerini anlattık. Amacımız çocuğunuzla daha iyi iletişim kurmanız ve onun yeteneklerini ortaya çıkarmanız için sizlere yardımcı olmak. Çocuklarınızın özgür bir birey olması yolunda yazdıklarımızı sadece okumakla kalmayıp aynı zamanda günlük yaşamda uygulamanız dileğiyle… (Fatih Aytaç)
