Fazla kafein ve stres titreme sebebi

Vücudun değişik bölgelerinde görülebilen titreme, vücutta birbirine zıt çalışan kaslardaki kasılmalar sonucu ortaya çıkan istemsiz hareket bozukluğudur.

Fazla kafein tüketimi, stres ve yorgunluğun titremelere sebep olabileceğini belirten Anadolu Sağlık Merkezi Nöroloji Bölümü Direktörü Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Bunların dışında tiroid hastalıkları, şeker düşmesi, vitamin eksiklikleri gibi diğer sistemik ve metabolik hastalıklar, beslenme bozuklukları, nörolojik hastalıklar ve parkinson da titremelere sebep olabilir” dedi.

Titreme vücutta en çok eller ve kollarda görülüyor. Yorgunluk, stres, aşırı egzersiz veya nikotin titremelere neden olurken, kimi zaman da titremeler hastalık habercisi olabiliyor. Titremenin nedeninin mutlaka araştırılması gerektiğini söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Nöroloji Bölümü Direktörü Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Ancak esansiyel tremor dediğimiz ve nedenini tam olarak bilmediğimiz bu titremede ise titremeye yönelik kullanılan ve titremeyi azaltacak ilaçlar vardır” dedi. Titremenin tam olarak bir tedavisinin olmadığını belirten Prof. Dr. Kütükçü, titremeyi artıracak kafein ve diğer uyarıcıların azaltılması gerektiğini vurguladı.


Fazla kafein ve beslenme bozuklukları el titremesine neden olabiliyor

Tiroid hastalıkları, şeker düşmesi, vitamin eksiklikleri gibi sistemik ve metabolik hastalıkların da el titremelerine neden olabildiğini söyleyen Nöroloji Bölümü Direktörü Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Bunun dışında tremorlar başka bir nörolojik hastalığın belirtileri olarak karşımıza çıkabilir. Bu nedenle devamlı titremesi olan hastalar çok geç kalmadan mutlaka bir nöroloğa muayene olmalı” dedi. Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Bunun dışında parkinson hastalığı, polinöropatiler, distoni, beyincik hastalıkları, beyin damar hastalıkları, travmalar, metabolik hastalıklar, beslenme bozuklukları, ilaç ve toksinler de titremelere neden olabiliyor” açıklamasında bulundu.


Yaş ilerledikçe titreme artar

Esansiyel tremorun nedeninin tam olarak bilinmeyen, genellikle titreme dışında başka nörolojik bulgu olmayan ve toplumda oldukça sık görülen bir titreme tipi olduğunu söyleyen Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Genellikle ellerde ve başta görülür. Daha az olarak da ayaklarda ve hatta konuşurken seste tremor olabilir. Görülme sıklığı oldukça fazladır ve yaş ilerledikçe görülme sıklığı artar. Türkiye’de 50 yaş üstü toplumda yaklaşık yüzde 5 oranında görülüyor” dedi.

El titremesi tedavisi için geç kalınmamalı

Daha çok ellerin kullanılırken ve iş yaparken titremenin ortaya çıktığının altını çizen Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Yemek yerken, çay ve kahve içerken, yazı yazarken, bir şey taşırken ortaya çıkıyor. Kollar ve eller belli pozisyonlara gelince titreme daha çok belirginleşebiliyor. Bu hastalığın önemli özelliklerinden birisi de hastaların yarısından çoğunda genetik özellik olmasıdır” dedi. Başlangıçta hafif olan titremelerin yıllar içinde giderek belirginleşebildiğini söyleyen Prof. Kütükçü, “Hastalar titreme nedeniyle bir özürlülük yaşamadığı sürece hekime başvurmuyor ancak tedavi için çok geç kalınmamalı” şeklinde konuştu.

Her titreme Parkinson değildir


İnsanların çoğunun titreme başladıktan sonra Parkinson hastalığı endişesi ile doktora başvurduğunu söyleyen Nöroloji Bölümü Direktörü Prof. Dr. Yaşar Kütükçü, “Titreme Parkinson hastalığında önemlidir ancak sadece titreme ile Parkinson hastalığı tanısı konulması mümkün değil. Parkinson hastalığında titremenin yanı sıra hareketlerde yavaşlama, kaslarda sertlik, yürüme ve denge bozuklukları gibi ek belirtilerle seyreder. Bunların dışında hareketle ilgili olmayan birçok bulgu eşlik edebilir.Bu nedenle mutlaka bir nöroloğun muayene ve görüşü alınmalı, gerekirse ayırıcı tanılar ve nedenlerine yönelik tetkikler yapılmalı” açıklamasında bulundu.

Nikotin kullanımı hangi rahatsızlıkları tetikliyor?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.