Hepatit C Virüsü: Kansere kadar gidebilen sinsi hastalık

Hepatit C, dünyada her yıl 350 bin kişinin ölümüne neden oluyor. Dünya nüfusunun yüzde 3’ünün taşıdığı Hepatit C virüsünün Türkiye’de görülme sıklığı, yüzde 1 olarak kaydedildi. Hepatit C virüsü bulaşan kişilerin yaklaşık %18 ile 34’ünde, virüs kendiliğinden vücuttan atılıyor ve hastalık iyileşiyor.

Dünyada her yıl 1.34 milyon insanın ölümüne sebep olan viral hepatitler (özellikle hepatit B ve hepatit C) HIV/AIDS, tüberküloz ve sıtmadan daha büyük küresel bir sağlık sorunu olarak kabul ediliyor. Ayrıca, Hepatit C sinsice ilerleyerek karaciğer hasarı, siroz ve kansere sebep olabiliyor.

Dünya Sağlık Örgütü ve Dünya Hepatit Birliği tarafından “Dünya Hepatit Günü” olarak kabul edilen 28 Temmuz günü, bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de kamuoyunun dikkatini global bir sağlık sorunu olan hepatit hastalıklarına çekmeyi hedefliyor.


Dünya Sağlık Örgütü önderliğinde toplam 194 ülkenin katıldığı “Viral Hepatitin Eliminasyonu” programı, 2030 yılına kadar ülkeler bazında toplumdaki hepatit B ve hepatit C’li kişilerin %90’ına tanı konulmasını; tanı konulanların en az %80’inin tedavi edilmesini ve böylece viral hepatitlere bağlı ölümlerin %65 oranında azaltılmasını hedefliyor.

Hepatit C virüsü, dünyada her yıl 350 bin kişinin ölümüne neden oluyor

Hepatit C, dünyada her yıl 350 bin kişinin ölümüne neden oluyor. Dünya nüfusunun yüzde 3’ünün taşıdığı Hepatit C virüsünün Türkiye’de görülme sıklığı, yüzde 1 olarak kaydedildi. Hepatit C virüsü bulaşan kişilerin yaklaşık %18 ile 34’ünde, virüs kendiliğinden vücuttan atılıyor ve hastalık iyileşiyor.

Uzmanlar, Hepatit C virüsünün kendiliğinden 6 ay içerisinde temizlenmediği takdirde hastaların çoğunda kronikleştiğini ifade ediyor. Kronikleşmesi durumunda yavaş ilerleyen bir hastalık olan Hepatit C, hastaların %10 ile 20’sinde karaciğer sirozuna neden olabiliyor. Siroz gelişen hastaların her yıl %1 ile 5’inde karaciğer kanseri görülebiliyor. Bu evrede takipsiz ve tedavisiz vakaların %15 ile 20’si ölümle sonuçlanıyor.


Hepatit C virüsü bulaşma riskini azaltmak mümkün

Virüsle enfekte olmuş kan ve kan ürünlerinin kullanımı, steril olmayan aletlerle yapılan tıbbi ve cerrahi girişimler, dövme ve piercing uygulamaları, doğum sırasında anneden bebeğe ve nadiren de olsa virüsü taşıyan kişiyle girilen korunmasız cinsel ilişki Hepatit C’nin bulaşmasına sebep olabiliyor.

Uzmanlara göre, Hepatit virüsü bulaşma riskini azaltmanın pek çok yolu var. Bunlar; steril olmayan diş, piercing ve dövme uygulamalarından kaçınmak, özellikle dövme yaptırırken iğnenin sterilize olmasına dikkat etmek, eldiven ve tek kullanımlık iğne kullanımına özen göstermek ve uyuşturucu madde kullanmamak gerekiyor.

Global bir biyofarma şirketi olan AbbVie’nin desteği ile Hepatit C’ye ilişkin toplumdaki bilgi kirliliğini gidermek amacıyla “Yanlış Bilgi Bulaşıcıdır” Projesi gerçekleştiriliyor. Proje çerçevesinde virüs ile ilgili hasta ve çevresinde, toplumda hatta sağlık çalışanlarında eksik bilgilendirme sonucu oluşan önyargıların ve yanlış algıların düzeltilmesini amaçlanıyor.


Yanlış algılar nedeniyle oluşan damgalanma, hastaların sosyal ve iş yaşamlarını ciddi biçimde etkilemekte, kimi zaman sağlık profesyonellerinden destek alma konusunda da sıkıntılar yaşanmasına neden olmaktadır. Oysa, Hepatit C ile ilgili toplumdaki yanlış bilgi, çoğunlukla kan yoluyla bulaşan Hepatit C’den daha bulaşıcıdır.

Hepatit: Dünya’da ve ülkemizde bir toplum sağlığı sorunu


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.