Yapay zeka ve 5G mobil teknolojisi reklam ve pazarlamayı nasıl değiştirecek?

Shape the Future sloganı ile düzenlenen MMA Forum İstanbul’da, mobil dönüşümün biçimlendirdiği gelecek konuşuldu. Yapay zeka ve 5G mobil teknolojisi, reklam ve pazarlama ile şirketlerin geleceğini nasıl etkileyecek?

Yapay zeka 10 yıl içinde iş hayatına nasıl yön verecek?

MMA Türkiye tarafından Shape the Future sloganıyla düzenlenen MMA Forum İstanbul, mobil dönüşümün biçimlendirdiği geleceği konu alan zengin bir içerik sundu.

MMA Forum İstanbul’da, Yapay Zeka, Nesnelerin İnterneti, Artırılmış Gerçeklik, Sanal Gerçeklik, Blockchain, Büyük Veri, Tasarım, Lokasyon, Video, Reklam Sahtekarlığı, Influencer Pazarlaması, ve Girişimcilik Ekosistemi gibi konuları ve bunların geleceği, iş dünyası, finans, teknoloji, mobil pazarlama ve reklamcılığın dünyasının önde gelen isimleri tarafından, ilham verici örnekler ve yeni fikirlerle aktarıldı.


Üst yöneticiler, mobilin işe etkisini nasıl değerlendiriyor?

MMA Forum Istanbul kapsamındaki en ilgi çekici oturumlardan biri Gentleman Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Feyzan Ersinan moderatörlüğünde, Arzum Yönetim Kurulu Başkanı Murat Kolbaşı, Borusan Otomotiv İcra Kurulu Üyesi Uğur Sakarya ve Hafele Türkiye ve Bölge Ülkeler İcra Kurulu Üyesi ve Pazarlama Direktörü Eda Başar Uytun’u bir araya getiren panel oldu.

“Mobil Zeka, İşinize Ne Katıyor?” başlıklı panelde, Feyzan Ersinan’ın sorular yönelttiği üst düzey yöneticiler, iş dünyasının mobili yönetişim ve mobil zekayı kullanma konusunda tecrübelerini aktardılar.

İş Dünyası Gözünü Mobil İletişim ve Mobil Yönetişime Dikti

Arzum’un toplam satışlarının yüzde 10’unun, internet üzerinden gerçekleştiğini dile getiren Murat Kolbaşı;

“Diğer yandan, web sitemizin ve sosyal medya hesaplarımızın ziyaretçi trafiğinin, yüzde 70 oranında mobil cihazlardan geldiğini görüyoruz. Mobil teknolojiler müşterilerimizle birebir iletişime geçmemizi de sağlıyor” dedi. Murat Kolbaşı, bu konuda bir de anekdot aktardı:

“Kullandığımız takip ve raporlama sistemlerimizi yanı sıra, yeni lanse ettiğimiz ürünlerimizle ilgili tüketici yorumlarını mümkün mertebe şahsen takip ederim. Yeni bir ürünümüzle ilgili bir şikayet hem konusu, hem de tüketicinin profili nedeniyle dikkatimi çekti, kendisiyle birebir temas kurdum.

2-3 saat telefonda konuşarak, aslında kullanım şeklinden kaynaklanan konuya açıklık getirdik. Buradan edindiğimiz deneyimle biz de ürünümüzün kullanım kılavuzunda değişiklik yaptık.”

Çin Pazarına Güçlü Giren Arzum, İhracat Pazarlarında İletişim için Mobile Güveniyor

Arzum’un, kendi ülkesinde güçlenip, farklı ihracat pazarlarında yerel ve küresel markalarla rekabete kademeli bir şekilde giren bir marka olduğunu söyleyen Kolbaşı;

“Küresel markaların geniş tanınırlık, yerel markaların yakınsanma avantajları oluyor. Bununla rekabet edebilmek için yüksek bütçeler gerekiyor. Ancak dijital, özellikle de mobil reklam ve pazarlama bize, farklı pazarlarda farklı tüketici profillerine, özel geliştirilmiş stratejilerle özelleştirilmiş mesajları, çok daha uygun bütçelerle iletme gücü sağlıyor” dedi.

Murat Kolbaşı ayrıca, güçlü bir giriş yaptıkları Çin pazarında, gerek yönetişim, gerek tüketici iletişimi alanlarında mobile yatkın bir marka olmanın avantajını gördüklerini de sözlerine ekledi.

BMW pazarlama iletişimi bütçesini yüzde 70’ini mobil ve dijitale ayırıyor

Mobil teknolojinin getirdiği değişimin etkisini en güçlü gösterdiği sektörlerin başında otomotivin geldiğini belirten Borusan Otomotiv İcra Kurulu Üyesi, BMW, MINI, BMW Motorrad Genel Müdürü Uğur Sakarya ise, şunları kaydetti:

“Dört ana konu önem kazanıyor. Birincisi, otonom sürüş. Önümüzdeki 5 yıl içerisinde tüm araçların yüzde 20’si otonom hale gelecek. İkinci önemli konu, bağlantı özelliği.

Bugün genç tüketiciler, aracın beygir gücü, performansı gibi konular yerine, bağlantı özelliklerini, kendi mobil cihazları ile entegrasyon olanaklarını soruyorlar.

Üçüncü konu elektrikli araçlar. Önümüzdeki 15 yıl içerisinde araçların yüzde 22’si sadece elektrikli hale gelecek, buna hibrit araçlar dahil değil. Dördüncü konu da, paylaşım ekonomisi ve paylaşılan mobilite.

Yakın bir gelecekte, kat edilen her yüz kilometreden 30’u paylaşımlı şekilde kat edilecek.”

Tüm bu gelişmelerin, satın alma davranışlarına da yansıdığını söyleyen Uğur Sakarya, “Bugün ilk aracını alacak olan kişilerin yüzde 97’si, kararını online araştırma ile veriyor. İlk araç alımında eskiden 4 olan showroom ziyaret sayısı, bugün 1,5 oldu” dedi.

Sakarya, küresel markaların yerel davranabilme özelliğine de dikkat çekti ve “Bizim kültürümüzde pazarlık var. Tüketici her ne kadar aracıyla ilgili her kararı online kanalda verse de, en sonunda showroom’a geliyor ve mutlaka pazarlık ediyor” dedi.

Uğur Sakarya, mobil odaklı teknolojileri aktif kullanan araçlarla rekabet ve imaj avantajı elde eden bir marka olan BMW’nin, gerek kurumsal uygulamalar, gerek tüketici iletişimi anlamında, geleceği mobilde gördüğünü de sözlerine ekledi.

Pazarlama yatırımlarında bu dinamiklerin etkili olduğunu belirten Sakarya, “Pazarlama iletişimi bütçemizin yüzde 70’ini mobil ve dijitale ayırıyoruz. Tüm planlarımızda, önce mobil ve dijital stratejileri belirleyip, diğer kanalları bunun çevresine örüyoruz” dedi.

Hafele, Mimari Literatürde Klasik Olan Kataloğunu Mobile Taşıdı

Otomotiv ve elektrikli ev ürünlerine oranla kendi sektörünü biraz daha geleneksel yapıda değerlendiren Hafele Türkiye ve Bölge Ülkeler İcra Kurulu Üyesi ve Pazarlama Direktörü Eda Başar Uytun;

“Ancak, mobil ve dijital dönüşüm bizim sektörümüzde de kendini gösteriyor. Bizim temel hedef kitlemiz, mimarlar, iç mimarlar ve müteahhitler. Mobilin gücüyle, sürekli müşterilerimizin yanında olabiliyoruz” dedi.

Hafele’nin üniversite kütüphanelerine de girmiş olan kataloğunun dijital hale getirildiğini söyleyen Uytun, “Mobile hızı bir giriş yaptık. Mobil erişime açtığımız kataloğumuzda, ürünler mimari yazılımlarla da eşleşebiliyor” şeklinde konuştu.

Eda Başar Uytun devamla şunları söyledi: “Mobil teknoloji, nihai tüketici ile etkileşimi de etkiledi. Artık ne istediğini, ne aradığını çok daha iyi biliyor tüketici.

Öte yandan, bu teknolojiler sayesinde hayatımıza, mobil cihazlarla etkileşime girip, uzaktan yönetilebilen akıllı mobilyalar giriyor. Akıllı telefondan ray dolabınızın kapısını açıp, gömlekleri öne çıkarabiliyorsunuz.”

Geleceğin pazarlama aklı, Yapay Zeka mı olacak?

Küresel teknoloji devlerinin 2016 yılı içerisinde 30 milyar dolara yaklaşan tutarda yatırım gerçekleştirdiği Yapay Zeka, mobilin en sıcak gelişim gündemini oluşturuyor. MMA Forum İstanbul’da bu konun reklam ve pazarlamanın geleceğine yansıması da, bir küresel fikir önderi sunumunda ele alındı.

IBM’in Digital Makers Lab Global Direktörü Kei Shimada, MMA Forum İstanbul’daki konuşmasında konuk konuşmacılarından bir diğeriydi. Yapay Zeka alanındaki çalışmalarıyla dünya çapında tanınan bir isim olan Kei Shimeda, Yapay Zeka’nın gelişimi ve pazarlamanın geleceği üzerine konuştu.

Yapay Zeka, 5G teknolojileri ve mobil cihaz teknolojilerinin, gelişimi ile paylaşılan veri trafiğinin muazzam bir büyüme gösterdiğini dile getiren Kei Shimada;

“Mobil cihaz tanımı günümüzde giderek gelişiyor, akıllı telefon ve tabletlerin yanı sıra bugün, kol saatleri ve hatta modern otomobiller de bu denkleme dahil oldu. Bu cihazlarda, attığımız adım sayısından kalp atışlarımıza, internet kullanım alışkanlıklarından yol tercihlerimize farklı verileri takip ediyoruz ve bunları paylaşmaya da giderek daha gönüllü oluyoruz.

Yakında gözlüklerimiz, hatta yastıklarımız, yorganlarımız da bu denkleme dahil olacak. Mahrem veri paylaşımı çağına giriyoruz ve bir sonraki adımda duygulara da erişip, veri olarak değerlendirmeye başlayacağız. Bunun yakın bir gelecekte gerçekleşeceğini göreceğiz” dedi.

Pazarlamanın geleceğinde, tüm bu verilerin, Yapay Zeka teknolojisiyle ‘tahminsel analiz’ olarak işlenip, 1 saat, 1 gün, 1 yıl sonra ihtiyaç duyacağımız ve talep edeceğimiz ürünlerin belirlenip, buna göre stratejiler geliştirilmesi olduğunu söyleyen Kei;

“Yakın geleceğin pazarlama iletişiminde içerik, Yapay Zeka tarafından, giyilebilir mobil cihazlarla takip etiğimiz biyometrik veriler, kullanım alışkanlıklarımız, faaliyetlerimiz gibi veriler üzerinden otonom üretilecek ve en uygun mobil cihaz üzerinden bize gelecek” dedi.

Markalar, Veri Patlamasını Yönetmeye Hazır mı?

Tüm bu gelişmelerin, Yapay Zeka’nın insanı tamamen silmesi anlamına gelmediğini söyleyen Kei, şöyle konuştu:

“Markaların, çok ama çok yakın bir gelecekte, birçok farklı temas noktasından, büyük bir hızla akacak veri patlamasına ve bu düzeyde bilgiyi işlemeye hazır olmaları gerekiyor. Bu nedenle evet, Yapay Zeka geleceğin pazarlama aklı. Ancak, bu aklı kullanmak, Yapay Zeka ve büyük veriyi çıktılarını anlamlı bir şekilde yorumlamak için insan faktörüne her zaman gerek olacak.

Kreatif direktörlere iyi bir haberim var, Yapay Zeka henüz ve yakın gelecekte işinizi elinizden alacak bir tehdit oluşturmuyor. Ancak şu bir gerçek ki insanlar olarak bizlerin, Yapay Zeka ile aynı anda varlığımızı sürdürmeyi öğrenmemiz gerekiyor.”

Kullanıcının mobil reklamı algılaması için saniyenin onda ikisi yeterli olabiliyor.

Etkiliğin konuşmacılarından MMA EMEA Yönetici Direktörü Chris Babayode, mobil reklam ve pazarlamanın tek küresel meslek birliği olan MMA’nin, pazarlamanın inovatif gelişimine ve dönüşümüne mobilin gücüyle hız kazandırmak; tüketicilerle kurula araştıracak daha yakın, daha güçlü ilişkilerin iş hacimlerini büyütmesine katkı sağlamak misyonuyla faaliyet gösterdiğini dile getirdi.

MMA’in bu misyon doğrultusunda analiz, ölçümleme ve bilgi paylaşımına odaklandığı belirten Chris Babayode, sunumunda MMA’in düzenli bilimsel araştırmalarından örnekler verdi.


MMA’in, nöro bilim teknolojisi kullanarak gerçekleştirdiği bir çalışmada, mobil cihazlarda reklamların kullanıcı üzerinde etkili olması için ne kadar süre görüntülenmesi gerektiğinin araştırıldığını söyleyen Babayode;

“Kullanıcı, mobil cihaz ekranında görüntülediği içeriği hızlı bir şekilde kaydırırken, reklamların görüntülenme süresi de değişiyor.

Yaptığımız araştırma, iyi hazırlanmış bir mobil reklamın, beyin tarafından algılanması için saniyenin en az onda dördü ila onda ikisi kadar bir sürenin yeterli olduğunu gösterdi” dedi.

Finans Sektörü ve Teknoloji Girişimciliği Eko-sistemi: Yeni Günde, Kurum içi Girişimciler için Gece Kuluçka Merkezleri

İ.T.Ü ARI Teknokent Pazarlama ve Operasyon Genel Müdürü Deniz Tuncalp, Revo Capital Yönetici Ortağı Cenk Bayrakdar, Garanti Tüzel Dijital Çözümler Direktörü Işık İlhan ve Yapı Kredi Mobil Servisler ve Direkt Bankacılık Müdürü Esat Belhan’ı bir araya getiren “Girişimler Gelecektir!” başlıklı panelde ise, finans sektörü ve teknoloji girişimciliği ekosistemi ilişkisi konuşuldu.

Panelde, finans alanında teknoloji girişimciliğinde Fintek firmalarının ve StartUp’larının ön plana çıktığı ve bankacılık kurumlarının bu tür girişimlerle ilişkilerini yeni yeni tanımlamakta olduğu; başlarda rekabet üzerinde gelişen bu ilişki yapısında, bugün beraber var oluş ve iş birliği arayışlarının öne çıktığı vurgulandı.

Bankaların, özellikle Yapay Zeka odaklı teknoloji uygulamalarının geliştirilmesi alanında StartUp’lardan faydalanabileceğini dile getiren Revo Capital Yönetici Ortağı Cenk Bayrakdar, bu alanda yatırımların önemine dikkat çekti.

Yapı Kredi Mobil Servisler ve Direkt Bankacılık Müdürü Esat Belhan ise, “Bankaları büyük ve hantal birer gemi olarak düşünün. Geminin çevresinde hızlı botlar var. İşte bu botları, büyük finans kuruluşlarının çevresindeki StartUp’lar olarak düşünebiliriz.

İlk başlarda botlar dost mu düşman mı belirlemek gerekti. Şimdi biliyoruz ki bu botlar, geminin giremeyeceği limanlara girebilir, daha hızlı hareket edebilir. Gemiden botlara sesinizi duyurmanız en başta zor olabilir, ama bunlar aşıldı.

Biz şimdi botlara halat atıyoruz, bankacılık servislerini API üzerinden açarak banka platformuna ait fonksiyonları kullanabilmelerini sağlıyoruz. İsteyen o halata asılıp, gemiden güç alıyor. Hatta bazen, öyle çok sayıda bot, belirli bir yöne asılıyor ki, piyasa ve müşteri ihtiyaçlarına göre geminin rotasında değişiklik yapmayı gündeme alıyoruz” dedi.

İ.T.Ü ARI Teknokent Pazarlama ve Operasyon Genel Müdürü Deniz Tuncalp da, bu benzetme üzerinden devamla:

“Bir de üzerimize gelen dev transatlantikler var. Bunlar internet devleri. Gelecekte bunların oligopolistik, tekelci yapılar kurmasını nasıl önleriz? Bu rekabette öne geçmek için gerekli iş birliklerini hızlı kurup, hızlı çözüm üretmenin yolu nedir?” sorusunu katılımcılara yöneltti.

Mobilde İyi Deneyim Sunan Kazanıyor

Garanti Tüzel Dijital Çözümler Direktörü Işık İlhan, bu alanda regülasyonların önemini vurguladı ve “Yurt dışında bankalar, Türk bankalarından daha hantal, ancak ülkemizde hızlı ilerlemenin önünü açacak regülatif düzenlemelere ihtiyaç var. O yönde gidilecek yol var, ama iyi gelişmeler oluyor” dedi. Işık İlhan, sözlerine şöyle devam etti:

“Türk bankalarının bir diğer avantajı da, sahip oldukları ön görü ve deneyim birikimidir. Bu da aslında bizi, son kullanıcının ve son kullanıcıya sunulan hizmet kalitesinin önemine getiriyor.

Özellikle mobil bankacılıkta, müşterisine iyi deneyim sunan banka kazanıyor. Bu deneyimin daha da geliştirilmesi için geliştirilecek dikey uygulamalar da, bankalar ve StartUplar için iyi bir işbirliği alanı olabilir.”

Dünyanın Yapay Zeka çağına girdiğini belirten ve verinin önemine dikkat çeken Cenk Bayrakdar;

“Bankaların elinde muazzam bir veri birikimi var, müşterilerini çok iyi tanıyorlar. Ancak bu verinin hızlı ve verimli işlenmesinde insan yetersiz kalabiliyor. Yapay Zeka kullanımı, verinin iyi harmanlanmasıyla kişiselleştirilmiş hizmet arzını daha iyi kılabilir. Bu alanda StartUp iş birlikleri olabilir” dedi.

Bankaların, güven odağında büyüklük avantajını kullandığını dile getiren Esat Belhan da, “Ancak büyüklük, yeni nesil için bir güven unsuru teşkil etmiyor. Gelecekte Yapay Zeka’yı ve teknolojiyi iyi kullananlar ve müşteri ihtiyacına en hızlı ve en iyi deneyimle cevap verenler öne çıkacak. Teknoloji tabanlı girişimciliğin önemi de burada” dedi.

Girişimcilik alanında kurum içi girişimciliğin de önem taşıdığını vurgulayan Deniz Tuncalp, “Finans kurumlarının iç bünyesinden de teknoloji girişimcileri çıkabilir.

Hatta Teknokent bünyesinde, finans ve diğer sektörlerde çalışan girişimci ruha sahip profesyoneller için, normal mesai saatleri dışında hizmet verecek Gece Kuluçka Merkezi gibi fikirler mevcut” dedi.

MMA Türkiye Teknoloji Girişimcilerini Destekliyor

MMA Türkiye, ülkemiz ekonomisi açısından büyük önem taşıyan teknoloji girişimciliği konusuna destek veriyor.

MMA Forum kapsamında yer alan girişimcilik ekosistemi ve finansmanı konulu bir oturumun yanı sıra, tüm dünyada StartUp terminolojisiyle tanınan 8 teknoloji girişimcisine, etkinlik sırasında tanıtım yapma fırsatı verildi.

StartUp’lardan Ulak, Ahtapot, Glocalzone, Contact Circuit, Sweaters tanıtım standlarının yanı sıra, etkinlik akışı içerisindeki “StartUp Pitch” oturumlarında sunumlar yaptılar. Cook Circle, Track It, Clotie ise, tanıtımlarını standlarında gerçekleştirdiler.

Türkiye, Blockchain’in Gelişimi için Küresel Merkez Olabilir mi?

Blockchain Türkiye Platformu Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Usta moderatörlüğünde, Akbank Direkt Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Tolga Ulutaş, Hopi Global Genel Müdürü Onur Erbay ve Netmarble EMEA Genel Müdürü Barış Özistek’in katılımı ile düzenlenen panelin başlığı ise “Dünyayı Zincirlerinden Blockchain Kurtaracak!” olarak belirlenmişti.

Panelde, Blockchain‘in genellikle finans sistemi ile özdeş anılmasına rağmen, bu teknolojilerin farklı sektörlerde de söz konusu olduğunun altı çizildi.

Blockchain Türkiye Platformu Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Usta: “İnternet, bugün ayrılmaz parçası haline geldiği hayatlarımıza, bir iletişim ve paylaşım protokolü olarak girdi.

Hayatlarımıza yeni giren Blockchain de, özünde güven ihtiyacı ve talebini karşılayan bir protokoldür. Bu protokolün gelişim potansiyeli heyecan verici” dedi.

Blockchain’in, kurumsal süreçlerde maliyetleri düşürdüğünü dile getiren Hopi Global Genel Müdürü Onur Erbay, “Bu konuya eğilen şirketler, bunu nasıl avantaja çevireceklerinin arayışı içerisindeler” dedi.

Blockchain’in, Yapay Zeka ile birlikte dünya gündeminin en sansasyonel iki konusundan biri olduğunu vurgulayan Netmarble EMEA Genel Müdürü Barış Özistek;

“Bu alanlara büyük finansal yatırımlar yapılıyor ve bu da nitelikli insan kaynağını kendine çekiyor. Dünyanın en iyi beyinleri, kafalarını Yapay Zeka ve Blockchain’e yoruyor. Bu şu anlama geliyor: Belki bir sene değil, ama iki sene içerisinde, dünyada birçok şeyi kökten değiştirecek yenilikler, projeler göreceğiz. Burada Türkiye için bir fırsat var.

Bugün Türkiye, dünyanın en büyük 20 ekonomisinden biri olarak, cesur bir adım atıp, Blockchain gelişimi için küresel merkez olarak konumlanabilir. Finans merkezi olma düşüncesi gibi, Blockchain merkezi olma projesi.

Bu, hem büyük bir finansal kaynağı, hem de nitelikli insan kaynağını ülkemize çekecek bir adımdır. Bu yapılabilir. Burada fırsat büyük, ancak fırsatın penceresi dar. Bu adım atılacaksa, en geç bir sene içerisinde atılmalı” dedi.

Tolga Ulutaş ise, benzer bir fırsatı şu sözlerle dile getirdi: “Dünyada Malta, Gibraltar gibi küçük nüfus az, ekonomisi görece küçük yapıda ve statüler gereği regülatif açıdan rahat ülkeler var. Bunlar yeni teknolojilerin deneme laboratuvarları olarak konumlanıp, ekonomik fayda elde edebiliyorlar.

Böyle bir fırsat, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti için de geçerli olabilir. Biz Akbank olarak Blockchain alanında yaptığımız çalışmalarımızla sektöre öncülük etmeye devam ediyoruz.

Blockchain bir güven zinciri olduğu için farklı sektörlerden oyuncuların bir araya gelerek oluşturduğu ekosistemler ile gelişecek ve yaygınlaşacak.”

Markaların Yeni Oyun Alanı: E-Spor

Nielsen Media Türkiye Genel Müdürü Erdem Tolon, MMA Forum İstanbul kapsamındaki sunumunda, dünyada fırtınalar estiren e-Spor konusunda gelmiş geçmiş ilk sinema filmi olma özelliği taşıyan ve 2 Kasım 2018 tarihinde vizyona girecek ‘İyi Oyun’ filminin yönetmeni Umut Aral’ı konuk etti.

Erdem Tolon, dünyada yaklaşık 1,5 milyar dolarlık bir endüstri haline gelen, genç ve çok iyi eğitimli bir takipçi kitlesine sahip e-Spor’un, markalar açısından büyük iletişim fırsatları sunduğunu söyledi.

MMA Forum’lar Dünyanın İstanbul Gibi Önemli Kentlerinde Düzenleniyor

50 ülkede, 800 üye ile faaliyet gösteren, MMA (Mobile Marketing Association / Mobil Pazarlama Birliği), MMA Forum etkinliklerini her yıl aralarında İstanbul, Londra, New York’un da yer aldığı dünyanın önemli kentlerinde düzenliyor.


Benzer yazılar:

Yapay zekadan pazarlama uzmanlarına yeni roller


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.