Gün içinde ayakta fazla kalan kişilerin hastalığı olarak bilinen ve kadınlarda erkeklere göre daha fazla görülen varis, en sık görülen damar hastalıklarının başında geliyor.
Şiddetli ağrı, kaşıntı ve gece kramplarının yanı sıra estetik görünüm açısından da problemlere yol açan varisler, ameliyat gerekli değilse radyofrekans, lazer, buhar tedavisi ve doku yapıştırıcı gibi kateter bazlı yöntemlerle kolaylıkla tedavi edilebiliyor. Memorial Hizmet Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü’nden Op. Dr. Okan Coşkun, varis ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
İhmal edilen varis hayati riske yol açabilir
Varis, bacaklardaki toplardamarlardaki genişlemelere bağlı olarak ortaya çıkan önemli bir sağlık sorunudur. Genellikle ayakta fazla duranların hastalığı olarak bilinmesine rağmen hemen herkeste görülebilmektedir. Tedavi edilmediği takdirde sıradanlaşan varis, şişlik, ağrı, gece kramplarının yanı sıra önemli bir görüntü bozukluğuna neden olmaktadır.
Damarlarda meydana gelen tıkanıklıklar ağrıların şiddetini artırırken tıkanıklık tedavi edilse bile damar fonksiyonlarındaki bozuklukların kalıcı olmasına neden olmaktadır. Ayrıca önemsenmeyen varisler bir anda akciğer embolisine neden olarak hastada hayati risk oluşturmaktadır.
Tedaviden hemen sonra taburcu olabilirsiniz
Günümüzde açık varis ameliyatları yerine uygulanan radyofrekans, lazer, clarivein, buhar tedavisi, doku yapıştırıcı gibi kateter bazlı modern yöntemler hastanın bu şikayetinden ağrısız acısız kurtulmasını sağlamaktadır. Varisi olan bazı hastaların ek sağlık problemleri, bazı hastaların ise anesteziden çekinmesi de bu yöntemleri ön plana çıkarmaktadır.
Lokal anestezi altında kesi olmadan yapılan işlemler sayesinde, açık ameliyat sonrası görülme ihtimali olan kanama, enfeksiyon ve hareketsizlikle oluşabilecek problemler belirgin bir şekilde ortadan kalkmaktadır. Tedaviden hemen sonra taburcu olarak hayatına kaldığı yerden devam eden hasta önemli bir konfor yaşamaktadır.
Varislerinizden kış aylarında kurtulun
Hastanın damar fonksiyonları düzeltilerek ağrı, şişlik gibi şikayetler ortadan kalktıktan sonra tedavinin 2.aşamasında gözle görülen damarlara microfoam sclerotherapy yöntemi ile poliklinik şartlarda müdahale edilmektedir.
Polidokanol maddesi köpük haline getirildikten sonra damar içine verilerek damarın yok olması sağlanmaktadır. Skleroterapide önemli olan nokta damar anatomisinin iyi anlaşılması ve uygulama bölgelerinin buna göre planlanmasıdır.
İşlemlerin öncelikle sonbahar ve kış döneminde yapılması tercih edilmektedir. Poliklinik ortamında seanslar halinde yapılan her işlemden sonra varislerde büyük ölçüde azalma görülmektedir.
Hamile kalmadan önce varislere karşı önleminizi alın
Damar tıkanıklıkları, bazı kronik hastalıklar, kanser tedavisi görenler ve hamile kadınların dışında her hastaya uygulanan skleroterapi yönteminde başarı oranı oldukça yüksektir. İşlem yapılan bacak bandajla sarılacağı için rahat bir ayakkabı ve eşofman gibi bir kıyafet giyilmesi gerekmektedir.
Herhangi bir anestezi işlemi uygulanmayan ve 10-30 dakika arasında süren uygulama sırasında bazen hafif bir ağrı, sonrasında ise nadiren alerjik reaksiyonlar, baş dönmesi, bulantı gibi geçici şikayetler görülebilmektedir. Tedavi etkinliğini artırmak için bacak sarıldıktan sonra 30 dakika yürüyüş önerilir, 12-24 saat sonra bandaj tamamen çıkarılmaktadır.
Fazla kilolarınızı verin, egzersize başlayın
Hareketsiz yaşam ve fazla kilo tüm hastalıklarda olduğu gibi variste de önemli rol oynamaktadır. Yaşam tarzınızda yaptığınız küçük değişikliklerle varis oluşumunu önleyebilirsiniz. Bu nedenle fazla kiloların verilmesi, spor yapılması, ayakta uzun süre hareketsiz durulmaması, sağlıklı beslenme ve topuklu ayakkabı kullanılmaması gerekmektedir.
Ayrıca, varis tedavisi birbiriyle bağlantılıdır bu nedenle tüm tedavilerin aynı merkezde uygulanması tedavi başarısını artırır. Kronik bir hastalık olan varis, tedavi edildikten sonra hastaların belli aralıklarla mutlaka takip edilmesi gerekmektedir.