Türkiye’de antidepresan kullanımı 10 yılda yüzde 70 oranında arttı!

Sağlık Bakanlığı, 2020 Yılı Sağlık İstatistikleri açıklandı. Rapora göre, antidepresan kullanımı son 10 yılda yüzde 70 oranında arttı. Milyonlarca kişi de sağlığa erişemedi, tedavi olamadı. Toplumun ruh sağlığı tehdit altında!

antidepresan

Türkiye’de antidepresan kullanımı 10 yılda yüzde 70 oranında arttı!

Sağlık Bakanlığı, 2020 Yılı Sağlık İstatistikleri Yıllığı’nı tam bir buçuk yıl gizledikten sonra 31 Mayıs’ta açıklandı. Raporun sansürlenerek sunulduğu iddia ediliyor.


Bakanlığın 300 sayfalık raporunda yer alan verilerin büyük bir kısmının 2020 yılına değil de 2019 yılına ait olduğu görülüyor. Raporda Covid-19 salgınıyla geçen 2020 yılına dair az sayıda açıklanan verilerde de oldukça çarpıcı bilgiler yer aldı.

Raporda, antidepresan kullanımının son 10 yılda yaklaşık yüzde 70 oranında arttığı belirtildi. 2009 yılında bin kişi başına günlük 29 antideprasan ilacı düşerken bu oran 2020’de 49’a fırladı.

En fazla satılan ikinci ilaç: Sinir sistemi ilaçları

Raporda, 2020’de ülke genelinde en fazla sindirim sistemi ve metabolizma ilacı satıldığı belirtildi. 2015 yılında 324 milyon kutu sindirim sistemi ve metabolizma ilacı satılırken bu oran 2020’de 401 milyon kutuya yükseldi. 2020’de satılan 401 milyon kutu sindirim sistemi ve metabolizma ilacının satış değeri ise 9 milyar 117 milyon TL olarak açıklandı.

En fazla satılan ikinci ilacın ise “sinir sistemi” ilaçları olduğu açıklandı. 2015’te 271 milyon kutu sinir sistemi ilacı satılırken 2020 yılında ise 5 milyar 536 milyon TL değerinde 320 milyon sinir sistemi ilacı satıldı. Sinir sistemi ilaçları ise “Depresyon, şizofreni, huzursuzluk ve sıkıntı gibi hallerde kullanılan ilaçlardan” oluşuyor.

Milyonlarca kişi salgın endişesiyle doktora gidemedi

Bakanlığın raporunda, Covid-19’la mücadeleyle geçen 2020 yılında, ameliyat olan, hekime müracaat eden ve hastaneye yatan yurttaş sayısında da büyük oranda düşüş olduğu görüldü. Raporda, 2019 yılında ülke genelinde toplam “Hekime müracaat” sayısı 812 milyon olarak açıklandı. Ancak, 2020 yılında hekime müracaat sayısı tam 212 milyon azalarak 600 milyona düştü. Bu büyük düşüşün nedeni ise Covid-19 salgınıyla hem sağlık sisteminin çökmesi hem de birçok yurttaşın salgın endişesi ile hastaneye gitmemesi olarak yorumlanıyor.

Ameliyatlarda büyük düşüş

2019 yılında 13 milyon 806 bin yurttaş hastanede yatarak tedavi görürken 2020 yılında hastaneye yatan kişi sayısı da 3 milyon azaldı. 2020’de 10 milyon 620 bin kişinin hastanelerde yatarak tedavi gördüğü ifade edildi.

Hazırlanan raporda yıllara göre ameliyat sayılarına da yer verildi. 2019 yılında Sağlık Bakanlığı’na bağlı olan hastaneler ile üniversite hastaneleri ve özel hastanelerde toplam 5 milyon 223 bin ameliyat gerçekleştirildiği belirtildi. Ancak, Covid-19’la mücadeleyle geçen 2020 ameliyat sayısında büyük düşüş yaşandı. 2020’de sadece 3 milyon 772 bin ameliyat gerçekleştirildiği belirtildi. Uzmanlar da Covid-19 salgını nedeniyle 2020 yılında defalarca ameliyatların ertelendiğini, çöken sağlık sistemi nedeniyle yurttaşların sağlığa erişemediğini belirtmişti.


Türkiye, antibiyotik tüketiminde ilk 5’te

Sağlık İstatistikleri Yıllığı’nda yer alan bilgilere göre, Türkiye, Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü’ne (OECD) üye ülkeler arasında en fazla antibiyotik tüketilen beşinci ülke. En fazla antibiyotiğin sırasıyla Yunanistan, Güney Kore, Fransa, İspanya, Türkiye, Şili ve Polonya’da tüketildiği belirtildi. En az antibiyotik ise İsveç ve Hollanda’da tüketiliyor.

Organ bağışlayan kişi sayısında da büyük azalma oldu. 2019 yılında 14 bin 571 organ ve doku nakli gerçekleştirilirken 2020’de 10 bin 518 nakil gerçekleşti. Öte yandan Sağlık Bakanlığı, 31 bin 23 kişinin 2020’de organ ve doku nakli için sıra beklediğini açıkladı.

“Bakanlık verileri gizledi”

Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Kayıhan Pala da Sağlık Bakanlığı’nın yine verileri gizlediği vurgulayarak şunları söyledi:

“Son yıllarda sağlık istatistikleri yıllığını epidemiyoloji bilgisi olmayanlar hazırlıyor büyük ihtimalle. Örneğin 5 yaş altı çocuk ölüm hızı epidemiyoloji bilimden uzak hazırlanmış. Önceki yıllarda da bebek ölüm hızını Sağlık Bakanlığı düşük göstermek için farklı bir yöntemle hesapladı. Klasik hesaplama yönteminin dışına çıktılar. Ulusal, uluslararası ortamlarda, makalelerimizde bunları ifade ettik ve bundan vazgeçmek zorunda kaldılar.

Öte yandan 2020 yılının yıllığına 2019 yıllına ait tablolar konmuş. 2020 yıllığında 2020’nin verisi yok, 2019’un var. Bunu bu yıl yayımlamayacaksanız ne zaman yayımlayacaksınız? Zaten 2020 yıllığını da 2022’nin Haziran ayında yayımladılar. Hem Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın hem de bu işle ilgilenen kadroların Türkiye’nin gerçek verilerini açıklaması lazım. Sağlık Bakanlığı, 2020 yılının verilerini büyük oranda yayımlamayarak tıpkı Covid-19 salgının yaptığı gibi verileri yine gizledi.”

Toplumun ruh sağlığı tehdit altında!

Gazi Üniversitesi Psikiyatri Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Selçuk Candansayar da antidepresan ve psikiyatri ilaçlarının kullanımında büyük oranda artış olduğu belirterek şunları söyledi:

“Pandemi, ekonomik çöküş ve politik kriz psikiyatriye başvuruyu çok artırdı. Toplumun genel ruh sağlığı ve bireylerin ruh sağlığı tehdit altında. Merkezi Hekim Randevu Sistemi (MHRS) yüzünden hastalara yeterince zaman ayrılamıyor. Bu durum da doktorların daha ilaç ağırlıklı tedavileri seçmek zorunda kalmalarına neden oluyor. En az 30 dakika olması gereken psikiyatri muayenelerine sadece 5-7 dakika zaman veriyor sistem. Bu durum hem hasta memnuniyetsizliğini hem de sağlık çalışanının tükenmesini artırıyor.”

“Verileri manipüle ediyorlar”


Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) eski Başkanı Prof. Dr. Sinan Adıyaman ise Sağlık Bakanlığı’nın hâlâ Covid-19’a ilişkin birçok veriyi gizlediğini de hatırlatarak, “Sağlık Bakanlığı bir takım veriler açıklasa da hâlâ birçok soru yanıt bekliyor. Covid-19 salgınında fazladan ölümler yaşandı. Yani Sağlık Bakanlığı’nın resmi olarak açıkladığından daha fazla insan Covid-19 nedeniyle yaşamını yitirdi. Gerçek ölümlerin açıklanandan en az 3 kat fazla olduğunu TTB salgının başında beri söylüyor. Hâlâ gerçek ölüm sayıları açıklanmıyor. Çünkü Sağlık Bakanlığı hâlâ verileri gizliyor, manipüle ediyor” dedi.

Borçlanma hızı 1 haftada 10 kat arttı!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.