Şekerin neden olduğu 9 hastalığa dikkat!

Doğal olmayan şekerin fazla tüketimi günümüzde çocukluk döneminden başlayarak yetişkinlik döneminde de hızla yaygınlaşıyor. Şekerin neden olduğu bu 9 önemli hastalığa dikkat!

Şekerin neden

Bazen çocuğumuzu ya da kendimizi ödüllendirmek için tükettiğimiz şeker, başta obezite olmak üzere; kalp hastalıkları, Tip2 diyebet, hipertansiyon, depresyon ve uyku bozuklukları gibi birçok rahatsızlığa neden olabiliyor. Hayati riske de yol açan bu hastalıklardan korunmak için doğal olmayan şekerlerden ve ilave şeker içeren besinlerden uzak durulması gerekiyor. Memorial Hizmet Hastanesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Bölümü’nden Doç. Dr. İdris Kuzu, “19–25 Eylül Dünya Şeker Tüketimine Dikkat Haftası” nedeniyle şeker içeren gıdaların zararları ve korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Şeker ihtiyacınızı atalarımız gibi sınırlı tutun ve meyvelerden karşılayın

Avcı- toplayıcı dönemlerinden yakın tarihimize kadar yaşayan atalarımızın şeker tüketimi sadece meyvelerin olgunlaştığı mevsimlerle sınırlıydı. Vücudun ekstra şekere ihtiyacı olmadığı düşünüldüğünde aslında bu çok sağlıklı bir durumdur. Ancak son dönemlerde basit şeker tüketimi her yaştan insanı etkisi altına almış durumdadır. Dünya ile birlikte ülkemizde de ilave şeker kullanımının oldukça arttığı ve buna bağlı olumsuz sonuçların da ortaya çıktığı görülmektedir.


Yanıltıcı isimlerle satılan besinlerden uzak durun

Doğal olmayan şekerin kendisi kadar besinlere ilave edilen şeker de kişinin tüm vücut sistemlerine zarar verebilmektedir. Bu riskleri özellikle serbest şeker artırır. Serbest şekerler üretici, aşçı veya müşterinin kendisi tarafından yiyecek ve içeceklere eklenen monosakkarit ve disakkaritler ile bal, şurup, meyve suları ve meyve suyu konsantrelerinde bulunabilmektedir. Besin maddelerine sonradan eklenen grup daha riskli olabilmektedir.

İlave şekerli içecek, genellikle yararı olmayan ve yaygın olarak tüketilen bir gıda türüdür. Bu kategoriye giren içecekler; geleneksel (kamış şekeri veya mısır şurubu ile tatlandırılmış) sodalı içecekler, sporcu içecekleri, tatlandırılmış çaylar, meyveli içecekler, limonatalar ve “vitaminli su” gibi isimler taşıyan bazı ürünler olabilmektedir. Genellikle bu içeceklerin ortak özelliği besin değerine sahip olmamaları ve bol miktarda şeker içermeleridir. İçecek seçimi yapılırken içeriğine, üretici firmanın güvenilirliğine çok dikkat edilmelidir.

Şeker hayati riske bile sebep olabilen hastalıklara yol açabiliyor

Aşırı miktarda şeker içeren besinlerin tüketilmesi kişilerde bazen hayati riskleri de olabilen şu hastalıklara neden olabilir:

  1. Obezite
  2. Kalp hastalıları
  3. Tip 2 diyabet
  4. Hipertansiyon
  5. Karaciğer yağlanması
  6. Uyku bozuklukları
  7. Depresyon
  8. Diş çürükleri
  9. Bazı kanser türlerinin riskini de artırabilir.

Çok fazla olumsuz etkisi olan aşırı şeker tüketiminden korunmak için çeşitli önlemler almamız gerekir. Öncelikle şeker tüketimini kısıtlayacak kararlar alınmalıdır. Şeker tüketimini azaltmak için toplumsal ve bireysel olarak şu önerilere uyulması önemlidir.

• Okul kantinlerinde çocuklarda obeziteye neden olacak ürünlerin satışı kısıtlanabilir ya da doğrudan yasak konulabilir.


• Gıdaların üzerine kalori içeriğini gösteren ve uyaran etiketleme uygulaması yapılmalıdır.

• Şekerin en önemli obezite nedeni olduğu konusunda çocuklar eğitilmelidir.

• Çocuklara evde, içinde basit şeker olmayan atıştırmalıklar hazırlanabilir.

• Şeker ihtiyacı doğal yollardan sınırlı olarak karşılanmalıdır.

• Hareketli yaşam alanlarında yani herkesin birbirini görüp etkilendiği park, bahçe gibi alanlarda şeker ve paketli ürünlerin tüketilmesi sınırlandırılabilir.

• Çay, kahve gibi içeceklerde şeker kullanılmayabilir.


• Eve basit şeker alınmaması da alınabilecek basit bir önlemdir.

Hareketsiz yaşamın yol açtığı 6 önemli hastalık || Bizi takip edin: Facebook, TwitterInstagram


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.