Korkulardan kaçmalı mı yoksa korku ile yüzleşmeli mi?

Korkulardan kaçmak mı yoksa yüzleşmek mi? Hayatımız boyunca farklı nedenlerde birçok kez korku duygusunu yaşıyoruz. Ancak bu duygu, yaşamımızı etkilediğinde bir önlem almak gerekiyor. Psikolog Kübra Uğurlu, korkularımızla mücadelenin yollarını anlattı.

Korkulardan kaçmak

Korkulardan kaçmalı mı yoksa korku ile yüzleşmeli mi?

Evrensel bir duygu olan korku, kişinin duygusal veya fiziksel anlamda bir tehlike altında verdiği uyarıcı tepki ve yaşamsal bir mekanizma olarak tanımlanıyor. Korktuğumuzda titreme, terleme, kalp atışında hızlanma, kasılma veya donma, ağız kuruluğu, düşünce ve algıda yavaşlama gibi belirtiler görülüyor. Korku ile kaygının sık sık karıştırıldığını söyleyen DoktorTakvimi.com uzmanlarından Psikolog Kübra Uğurlu, bu iki duygu arasında farkı şöyle açıklıyor:


“Korku somut olarak var olan bir tehlikeye karşı hissedilen duygu iken, kaygı potansiyel bir tehlikeye karşı hissettiğimiz duygudur.”

İnsanın varoluşundan bu yana hayatta kalmak için mücadele ettiğini ve çeşitli sebeplerden ötürü birçok kez korkuya maruz kaldığını belirten Psk. Uğurlu, bazen bu korkuların ileri noktalara gelip, gündelik işlevselliğimizi zayıflatıp hatta engelleyebildiğinin altını çiziyor. Psk. Uğurlu, “Örneğin; araba kazası yaşayan birinin sonraki dönemlerde, tekrar başına aynı şeyin gelmesi korkusuyla her seferinde arabaya binmekten kaçınması.


Bu durum kişinin gündelik işlevselliğini yavaşlatabilen en basit örneklerden biridir. Bir diğer yönden kaçma eylemi bir tür savunma mekanizması olarak da çalışır. Bu örnekler çoğaltılabilir; yükseklik korkusu, asansör korkusu, uçak korkusu gibi… Ancak korkulardan ne kadar kaçarsak bilinç dışında kaçtığımız o korkuyu bir o kadar önemli ve büyük kılarız” diyor.

Psikolog Uğurlu, kişinin korkudan uzaklaşmak veya o korkuyu engellemek için yaptığı her kaçma hamlesinin aslında yaşadığı korkuyu pekiştirmesine neden olduğuna dikkat çekiyor. Kişinin korkulardan kaçmak yerine aşamalı olarak korkularıyla yüzleşmesi ise yaşadığı korkuyu yenmesi için uzun vadeli bir güven ortamı oluşturacağını anlatan Psk. Uğurlu, şöyle devam ediyor:


“Beyin korku duyulduğu için kaçılan durumu, canlıyı ya da nesneyi değerinden daha fazla önem atfı vakfeder. Korkuya profesyonel bir psikolojik destekle aşamalı maruz ve çözümleme sürecine girilmesi kişinin psikolojik dayanıklılığı arttırmasına yardımcı olacak, gündelik yaşam standardını tekrar yükseltmesini sağlayacaktır.”

Korku testi: Seni en çok korkutan şey ne?


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.