Başarılı emzirmenin 8 etkili yolu nedir?

Tek başına mucizevi bir besin olan anne sütü, bebeğinizin özellikle de ilk altı aylık gelişiminde D vitamini haricinde ihtiyaç duyduğu tüm vitamin ve mineralleri tek başına karşılayabilirken, emzirmek de anne sağlığı açısından sayısız fayda sağlıyor. Ancak bazen anneler yeterince emziremediklerini, bu yüzden bebeklerinin yeterli gelişimi gösteremeyeceğini düşünerek kendilerini başarısız hissediyorlar. Oysa emzirme istek ve bilgiye sahip her kadının rahatlıkla başarabileceği bir süreç.

Başarılı emzirmenin

Kendilerini başarısız hisseden annelere verilecek destekle bu durumun çok kolay aşılabileceğini belirten Acıbadem Maslak Hastanesi, Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Çiğdem Yavrucu, çiçeği burnunda annelere başarılı emzirmenin 7 etkili yolunu anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu.

Doğumdan kısa süre sonra emzirmeye başlayın

Emzirme fikrine hamilelik sürecinde hazırlanın. Bebek Dostu Hastanelerde bebek doğumdan çok kısa süre sonra anne ile buluşturulur. Zira, bebeğin emmeye en çok istekli olduğu saat, doğumundan sonraki bir saattir. Bebeğiniz çok az emse de yenidoğanın midesinin bir çay kaşığı süt ile dolacağını sakın aklınızdan çıkarmayın. Ayrıca ilk sütünüz yani kolostrum çok değerli bir süttür. Bağışıklık sistemini güçlendirecek, büyüme ve gelişmeyi sağlayacak özel bir içeriğe sahip. Mucizevi bir öneme sahip, adeta ‘aşı’ denilebilecek bu sütten bebeğinizin yararlanmasını sağlayın.


Bol su için

Emziren annenin mutlaka günde üç litre su içmesi gerektiğini, suyun anne sütünü artıran temel besin maddesi olduğunu vurgulayan Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Çiğdem Yavrucu, günlük sıvı alımının üç litre olmasına, bu sıvının çoğunlukla su içilerek karşılanması gerektiğini belirterek “Suyun yanı sıra ayran, kefir, taze sıkılmış meyve suyu ve çorba da içilebilir. Ancak kahve, çay, gazlı içeceklerle bazı bitki çaylarından uzak durulmalıdır. Anne sütünün içerisinde bebeğin ihtiyacı olan su da bolca bulunduğundan bebeğinize özellikle ilk altı ayda su vermeyin. Tıbbi bir gereklilik olmadığı takdirde mamadan, emzirme döneminde ‘süt artırıcı’ olduğu iddia edilen bitkisel takviye adı altındaki ürünlerin kullanımından kesinlikle kaçınılmalıdır” diyor.

“Sütüm gelmiyor” diye emzirmeyi bırakmayın!

Çiçeği burnunda birçok annenin anne sütü yerine mamayı tercih etmesinin başlıca etkenlerinden biri sütünün gelmediği ya da az geldiği için bebeğinin aç kalabileceği endişesi oluyor. Bu endişenin yersiz olduğunu vurgulayan Dr. Çiğdem Yavrucu şöyle konuşuyor: “Annenin tıbbi bir rahatsızlığı yoksa sağlıklı ve dengeli besleniyor, bol bol su içiyor, olumlu ve güzel düşüncelerle kendini rahatlatıp emzirme tekniklerini doğru uyguluyorsa sütü bebeğine mutlaka yeterli gelecektir. Bebek memeyi emdikçe annenin beynine ‘bebek aç ve süte ihtiyacı var’ mesajı gidecek ve emzirme yolları açılarak yeterince süt üretilecektir. Öyle ki, ikiz bebekleri olan anneler bile, her iki bebeğe yetecek kadar süt üretebilirler”

Bebeğinizi sık aralıklarla ve emmek istedikçe emzirin

Bebeğinizi emzirmek için özellikle ilk haftalarda zaman aralıkları yapmayın, sık sık ve emmek istedikçe mutlaka emzirin. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Çiğdem Yavrucu, emzirdikçe sütünüzün geleceğini ancak memelerin yeterince boşaltılamaması durumunda süt yapımının azalacağını belirterek “Bu nedenle memeleriniz iyice boşalana kadar emzirmeye devam edin. Memeden süt gelmesi için en önemli uyaran bebeğinizin memenizle buluşması ve sonuna kadar emmesidir. Bu nedenle emzirmeye başlamadan önce memenizin ucundan birkaç damla sütü bebeğinize damlatarak motive edin. Toplumda yanlış inanışlardan biri; uyuyan bebeğin emzirme için uyandırılmaması gerektiği düşüncesi. Ancak bebeği özellikle ilk aylarda günde 10-12 kez emzirmek gerektiği için, uyuyor olsa da iki saati geçmişse uyandırarak emzirin” diyor.


Emzirmeden önce mutlaka ellerinizi yıkayın

Gün içerisinde en fazla kirlenen organımız ellerimiz. Eller etraftaki bakteri ve virüslerin de bulaşmasında çok önemli bir etken olduğundan ellerinizi sık sık yıkayın. Özellikle de bebeğinizi her emzirmeden önce mutlaka yıkamaya özen gösterin. Meme başınızın ve çevresinin temiz olduğundan emin olun. Meme uçlarını tahriş etmemesi için suyla temizleyin, emzirmeden sonra da memenizdeki bir iki damla sütle etrafını yumuşakça silmeniz yeterli. Meme başlarınızı sabun, ıslak mendil ve alkol içeren ürünlerle temizlemekten kaçının. Bebeğiniz için anne kokusu büyük önem taşıdığından emzirme süreniz boyunca parfüm sıkmayın.”

Meme başında çatlak ve yaraya karşı bu önlemleri alın

Birçok annenin mustarip olduğu ve bebeğini emzirmekten alıkoyan etkenlerden biri de; meme başındaki çatlaklar ve yara oluyor. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Çiğdem Yavrucu“Meme başındaki çatlak ve yaranın önüne geçmek için, bebeğinizin sadece memenin uç kısmını değil çevresindeki kahverengi kısmı da ağzına vermeye dikkat edin. Bebeğiniz sadece memenizin uç kısmını emerse çatlak ve yara oluşumuna neden olabilir ve canınız yanacağı için emzirmeye ara vermenize ya da son vermenize neden olabilir. Ancak bu basit önlemlerle bu sorunun üstesinde kolaylıkla gelebilirsiniz” diyor.

Kendi diyetinize çok dikkat edin!

Lohusalık dönemi, özel bir süreçtir. Doğru beslenmeniz emzirme sürecinizi etkileyebilir. Bu süreçte sağlıklı besinler yemeyi tercih edin. Akdeniz diyeti ve bol su, sizin için ideal olanı. Yediğiniz her besin, sütünüzün içeriğini etkiler. Bebeğinizin de yediğiniz sağlıklı gıdalardan oluşan bir süt menüsünden beslendiğini hayal edin. Her bebeğin gelişimi kendine özgü olsa da genel olarak ilk 6 ayda bebekler ortalama ayda 800 gr alırlar. Boyları da 1.5-2 cm kadar uzar. 6 aydan sonra kilo alımı ayda 200-500 gr arasına düşer, boyu da 1 cm kadar uzayabilir. Boy ve kilosu normal gelişiyorsa, siz bu işi başardınız demektir!

Size iyi gelen şeylere odaklanın


Psikoloji, fiziksel sağlık kadar önemli diyen Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Çiğdem Yavrucu, “Annelerin ruhsal olarak kendilerini iyi hissetmeleri emzirmenin devam etmesi için çok önemli. Emzirme sürecinde üzüntü yaşanması, birçok annenin sütünün azalmasına yol açar. O nedenle, anne de bilinçli davranarak, bebeğini düşünerek, çevreden gelen olumsuz etkilerden uzak durmaya çalışmalıdır. Annenin çevresindekiler özellikle babalar bu özel süreci düşünerek, anneye moral olarak destek vermelidir. Kendini iyi hisseden anneler, emzirmeye daha iyi odaklanabilirler” dedi.

Anne sütü hakkında doğru sanılan 10 yanlış!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.