Evden çalışanlar gelecekte nasıl görünecek? Yapay zeka oluşturdu

evden çalışanlar

Pandemi ardından tüm dünyada başlayan uzaktan çalışma opsiyonu özgürlük gibi gözükse de, dikkat edilmediğinde vücutta ciddi problemler yaratabilir. Yapay zeka, evden çalışanların 25 yıl sonra ve 70 yıl sonra nasıl görüneceğinin görsellerini hazırladı.

Covid-19 ile başlayan uzaktan çalışma dönemi, birçok çalışan için büyük bir konfor ve özgürlük olarak görüldü. Yol, trafik ve resmi giyim tarzından kurtulup evde pijama ile çalışmak gayet hoş gibi görünse de dikkat edilmediği takdirde sağlık olarak büyük tehlikeler insanoğlunu bekliyor olabilir. İş bulma platformu DirectyApply, yapay zekaya danışarak uzaktan çalışan insanların 25 yıl sonra nasıl görünebileceğini araştırdı.

Yapay zekaya Susan adında bir çalışanın yaşam stili üzerine sorular soruldu ve görselleştirilmesi istendi. 25 yıl boyunca, 8-5 arası ortalama bir şekilde bilgisayarla çalışan Susan’ın geleceğinin pek de parlak olmadığı görüldü.


Riskler neler?

Günde sekiz saat boyunca ekran karşısında oturmak, güneş ışığı ve fiziksel aktivite eksikliği, günümüz dünyasında pek sık karşılaşılan bir problem. Fakat bunu sürekli yapmak, vücutta bozukluklar oluşturuyor, D vitamini eksikliğinden dolayı cilt kırışıyor ve saçlar seyriliyor.

25 yıl evden çalışan

Ayrıca kötü görme, sürekli bilgisayara bakmaktan dolayı oluşabilecek boyun bozukluğuiltihaplı gözler, korkunç bir duruş ve hızlı kilo alma ile karşı karşıya kalmak mümkün.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi azalan sosyal etkileşim, egzersiz eksikliği, kambur vücut şekli, dijital göz yorgunluğu… Yapay zekanın oluşturduğu görsel, bilgisayara yapışık bir şekilde oturmanın 25 yıl içinde nelere sebep olabileceğini özetliyor.

Makaleye göre, sonunun böyle olmasını istemeyen insanlar için hala umut var.

Psikolog Dr. Rachel Allen, yaptığı açıklamada zihinsel olarak iyi tutmanın temel yolları olduğunu söylüyor. Allen, “Yaşamınızda üretkinlik düzeylerinize ve iş taleplerinize uygun bir rutine bağlı kalmak, uzaktan çalışırken duygusal sağlığı korumak çok önemli. Diğer insanlarla, yani arkadaşlarınızla bağlantı kurduğunuzdan emin olmak ve sosyalliği arttırmak, sağlığınızı korumak ve Susan gibi olmamak için önemli. Yüz yüze yapamıyorsanız dahi, ki yapmanız tavsiye edilir, sanal olarak arkadaşlarınızla iyi ilişkiler kurmaya özen gösterin” ifadelerini kullandı.

‘Fiziksel aktiviteyi eksiltmenin büyük zararları var’

Psikolog Allen, uzun süre insan temasından yoksun kalmanın kan basıncını yükselttiğini ve fiziksel olarak zararlı olabilecek strest hormonunun kortizol seviyelerinin yükselmesine yol açabileceğini belirtiliyor. Fiziksel sağlık konusunda da dışarıya çıkmanın ve egzersiz yapmanın ‘hayatsal’ bir öneme sahip olduğu belirtilirken, Susan gibi olmak istemeyenler için sağlıklı bir hayat sahibi olmanın şart olduğu belirtiliyor.


Bir başka model: Evden çalışanlar 70 yıl sonra nasıl görünecek?

Furniture at Work, 2100 yılına gelindiğinde evden çalışanların nasıl görünebileceğini ortaya çıkardı ve bu hiç de hoş bir manzara değil.

anna

Furniture at Work, “Anna; sürekli teknoloji kullanımı, ekrana maruz kalma ve kötü duruş nedeniyle birçok fiziksel etki gösteriyor ve ayrıca potansiyel zihinsel sağlık sorunlarını vurguluyor.” dedi.

Ekip, İngiltere’deki evden çalışanların üçte birinin evde özel bir çalışma alanı olmadığını tespit eden Leeds Üniversitesi araştırmasını takriben Anna’yı yarattı.

Furniture At Work, evde çalışmak için uygun bir yere sahip olmamanın etkilerini görselleştirmek için bilimsel araştırmalardan yararlandı ve geleceğin uzaktan çalışanlarının nasıl görünebileceğini ortaya çıkarmak için sağlık uzmanlarıyla birlikte çalıştı.

Yataktan çalışmak; sırtı kambur ve omuzları kalkık olan Anna’ya zarar vermiş, bütün gün ekrana bakarken gözleri kızarmış ve şişmiş. Elini faresinin etrafında kıvırarak geçirdiği uzun saatler, parmaklarının kalıcı bir pençe şeklinde kıvrılmasına neden olmuş. Ayrıca kilo alımı ve yetersiz temiz hava nedeniyle zayıf bir bağışıklık sistemi, kaygı ve depresyonun kurbanı olmuş.

United Medical Education Kurucusu Brian Clark, “Uzaktan çalışanlar, sırt ve boyun ağrısından kaçınmak için vücutlarını esnetmek ve hareket ettirmek için düzenli molalar vermelidir.” ifadelerinde bulundu.

20-20-20 kuralını uygulayın

Proaktif Sağlık Hizmetleri direktörü Sarah Gibson, “20-20-20 kuralı, uzun süre ekrana bakarken gözlerinizi korumak için harika bir yöntem. Her 20 dakikada bir 20 saniye boyunca ekranınızdan başka yöne bakın ve 20 fit (6 metre) uzaktaki bir şeye odaklanın.” diyerek  “20-20-20” kuralına uyulmasını tavsiye ediyor.


Bu arada, düzenli olarak evden çalışıyorsanız Bay Clark, özel bir çalışma alanı oluşturmanızı tavsiye ediyor: “Ergonomik mobilyalarla belirlenmiş bir çalışma alanı oluşturmak, iş ve kişisel zaman arasında net sınırlar oluşturmak için de önemlidir.”

Uzaktan çalışmak için en uygun işler belirlendi


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.