Kişinin endişe, kaygı, korku gibi duygulara karşı aşırı tepkiler vermesine neden olan anksiyeteye işaret eden uzmanlar, bazı belirtilerin kişinin hayatının işlevselliğini ve ikili ilişkilerini etkileyebileceğini söylüyor.
Anksiyetede kalbin hızlanması, nefes darlığı, bulantı ve baş ağrısı gibi fiziksel semptomların yaygın olarak görüldüğünü dile getiren Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, “Depresyon ve anksiyete birbirlerine yakın arkadaş gibidirler. Bir tanesinin varlığında diğerinin ortaya çıkma olasılığı çok daha fazladır.” dedi.
Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Feneryolu Tıp Merkezi Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, anksiyete ve depresyon birlikteliğine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Geçmişe nazaran farkındalıklar artığı için başvurular çok arttı
Son zamanlarda anksiyeteye olan farkındalığın artmaya başladığını dile getiren Psikiyatri Uzmanı Dr. Erman Şentürk, “Bununla ilgili olarak yaşamın hızlanması, teknolojinin gelişmesi ve insanların sürekli bir yere yetişmeye çalışması gibi pek çok uyaran vardır. Tüm bunlar değerlendirildiğinde geçmişe nazaran farkındalıklar artığı için psikiyatriye başvuranların çok arttığı da görülüyor.” dedi.
Depresyon ve anksiyete farkı
Depresyon ve anksiyete arasındaki temel fark semptomlardır.
Depresyon, kalıcı bir üzüntü hissidir. Ayrıca enerjiniz kalmaz ve bir zamanlar sevdiğiniz aktivitelere olan ilginizi kaybedersiniz. Depresyonu olan bazı kişiler kendilerine zarar vermeyi düşünür.
Anksiyete, kontrol edemediğiniz korku veya endişeyi içerir. Sahip olduğunuz anksiyete türüne bağlı olarak, endişe yeni insanlarla tanışmak gibi günlük aktiviteler sırasında ortaya çıkabilir.
Depresyon belirtileri:
Depresyon, nasıl hissettiğinizi ve davrandığınızı etkiler. Depresyonda olduğunuzda şu gibi belirtiler yaşayabilirsiniz:
- Üzüntü, umutsuzluk veya kaygı
- Bir zamanlar zevk aldığınız şeylere karşı ilgi kaybı
- Enerji eksikliği
- Eskiden olduğundan daha fazla veya daha az yemek yeme
- Çok az veya çok fazla uyuma
- Düşünme veya konsantre olma sorunu
Belirtilerinizin depresyon olarak kabul edilmesi için, bunları en az 2 hafta boyunca neredeyse her gün, günün çoğunda yaşamanız gerekir. Ve tiroid sorunu gibi tıbbi bir nedenleri olmamalıdır. Doktorunuz, depresyon belirtilerine benzer belirtilere neden olan tıbbi rahatsızlıklar açısından sizi kontrol edebilir.
Anksiyete belirtileri:
Endişe ve korku hayatın normal parçalarıdır. Ancak bu duygular geçmediğinde veya aşırı olduğunda, bir kaygı bozukluğunun belirtileri olabilir.
Şunları sık sık hissediyorsanız kaygı sorununuz olabilir:
- Endişeden bunalmış
- Huysuz veya gergin
- Terli veya titrek
- Kontrolden çıkmış gibi
Anksiyete (kaygı) türleri:
Her biri kendine özgü semptomlara sahip birkaç kaygı bozukluğu türü vardır.
Yaygın kaygı bozukluğu, birçok farklı şey hakkında endişelendiğiniz zamandır.
Sosyal kaygı bozukluğu, diğer insanların etrafındayken aşırı endişe duymanızdır.
Panik bozukluğu, göğüs ağrısı ve çarpıntı gibi semptomlarla birlikte aniden korku hissine neden olur.
Fobiler, kapalı alanlar veya hayvanlar gibi yerlere veya şeylere karşı yoğun korkulardır.
Obsesif-kompulsif bozukluk, belirli davranışları tekrarlamanıza neden olan bir düşünce veya korku örüntüsüne sahip olduğunuz zamandır.
Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB), genellikle zor veya travmatik bir şey yaşadıktan sonra ortaya çıkar. Bir şey olaya ilişkin hafızanızı tetiklediğinde geri dönüşler, panik ataklar veya kaygılı duygular olarak ortaya çıkabilir.
Hastalıkların birbirine benzeyen yönleri olduğu gibi ayrışık noktaları da vardır
Kişinin endişe, kaygı, korku gibi duygulara karşı aşırı tepkiler vermesine neden olan anksiyeteye dikkat çeken Dr. Erman Şentürk, “Yaygın anksiyete bozukluğu, panik atak, fobiler, agorafobi, sosyal fobi, ayrılık anksiyetesi ve travma sonrası stres bozukluğu gibi pek çok rahatsızlıklar bulunmaktadır.
Bazı belirtiler ise kişinin hayatının işlevselliği ve ikili ilişkilerini etkileyebilir. Bunlar kalbinin hızlanması, nefes darlığı, bulantı ve baş ağrısı gibi fiziksel semptomlar yaygın olarak görülmektedir. Bu belirtiler, kişinin günlük yaşamını ve sosyal ilişkilerini önemli ölçüde zorlaştırabilir.” diye konuştu.
Depresyon klinik tablo
Dr. Erman Şentürk, “Depresyon klinik tablodur ve en az iki hafta kişinin o klinik tabloyu yaşaması gerekiyor. Gün içerisindeki ufak çöküşler, demoralize olduğu anlar ve kendini kötü hissettiği zamanlar depresyon olarak değerlendirilmemeli. Depresyon bunların çok daha ötesinde psikolojik açıdan ve motor fonksiyonları açısından gerilik yaratan bir durumdur.” dedi.
Anksiyete bozukluğu ve depresyonda tedaviler de benziyor
“Depresyon ve anksiyete birbirlerine yakın arkadaş gibidirler. Bir tanesinin varlığında diğerinin ortaya çıkma olasılığı çok daha fazladır. Hem anksiyete bozukluğunda ve depresyonda medikal anlamda kullanılan tedaviler benzerdir.” diyen Dr. Erman Şentürk, bireyin sürece kendisini alıştırması gerektiğini, durum eğer kötü hale gelirse klinik olarak tabloyu daha da kötüleştirebildiğini belirterek, “Normal yaşantıda da her zaman mutlu olma olasılığı yoktur. Yaşantıda olumsuz duyguların da yaşanması gerekmektedir. İnsanın iyi bir ilişki yumağının olması gerekmektedir.” şeklinde sözlerini şöyle tamamladı.
Kaynak:
- Depression vs. Anxiety: Which One Do I Have? – WebMD
- The Critical Relationship Between Anxiety and Depression | American Journal of Psychiatry
- Depression and anxiety: Can I have both? – Mayo Clinic