Kilo verme çabası başarısızlıkla sonuçlanmışsa, bunun nedenlerini değerlendirmek gerekir. Zayıflayamayan kişilerde tiroit hormon tetkiklerinin incelenmesi gerekir. Özellikle hipotiroidi denilen tiroit yetmezliği varsa kilo vermek çok zordur. Bu hastalığın bir endokrinoloji uzmanınca tedavisi gerekir.” Prof. Dr. Metin Özata
Röportaj: Prof. Dr. Metin Özata / Gülşen Kaş
Kilo verme çabası başarısız oluyorsa
Gülşen Kaş: Bazı şişman kişiler diyet yaptığı halde neden zayıflayamıyor?
Prof. Dr. Metin Özata: Bu kişilerde zayıflayamamanın nedeni sağlıklı beslenmemek ve hareketi artırmamaktır. Bunları yaptığı halde zayıflayamayan kişilerde hormonal bir bozukluk veya genetik bir hastalık olma olasılığı vardır. Ayrıca kullanılan doğum kontrol hapları, depresyon ilaçları da kilo vermeyi engelleyebilir. Bu kişiler bir endokrinoloji uzmanına başvurmalıdırlar.
Sıklıkla karşılaşılan bir durum ise, belirli bir kilo verdikten sonra, daha fazla kilo verememektir. Bunun nedeni vücudun kendini koruma mekanizmasıdır. Bu koruma mekanizmalarından biri, kalori azalınca tiroid hormonu olan T4’ün T3’e dönüşümünü sağlayan 5-deiyodinaz enziminin çalışmasında bir yavaşlama olmasıdır. T4 hormonundan T3 hormonu az oluştuğu için, metabolizma biraz yavaşlar ve bu durum da kilo vermeyi önler. Bu nedenle zayıflayamayan kişilerde tiroit hormon tetkiklerinin incelenmesi gerekir. Özellikle hipotiroidi denilen tiroit yetmezliği varsa kilo vermek çok zordur. Bu hastalığın bir endokrinoloji uzmanınca tedavisi gerekir.
Kilo verememenin bir diğer neden kandaki insülin hormonunun yüksek olması ve iyi çalışmamasıdır. Biz buna insülin direnci adını veriyoruz. İnsülin hormonunun kanda yüksek olması ve hücrelere kan şekerini sokamaması nedeniyle ortaya çıkan duruma insülin direnci adı verilir. İnsülin direnci yüksek olan kişilerde, kan şekeri düşüklüğü(hipoglisemi) atakları oluşur. Bu durum insanı şekerli şeyler yemeye yöneltiği için zayıflamak mümkün olmaz. İnsülin direncini azaltan krom pikolinat, acarboz veya metformin gibi ilaçlar bu konuda faydalı olabilir. Bu ilaçları doktorunuz size uygun şekilde önerecektir. Doktorunuza danışmadan bu tür ilaçlar kullanmayınız.
Ghrelin hormunu yemek yeme isteğini arttırıyor…
Kilo vermeyi engelleyen diğer bir durum kandaki bazı minerallerin az olmasıdır. Örneğin kanında kalsiyum, mağnezyum ve selenyum eksikliği olan kişilerde zayıflama zor olur. Bu minerallerin ölçülerek eksikse alınması kilo kaybına fayda sağlar.
Kilo vermeyi engelleyen bir diğer hormon, midemizden salgılananghrelin isimli hormondur. Kilo vermeye başladıkça kanımızda ghrelin hormonu artmaya başlar ve bizi yemek yemeye yönlendirir. Beyinden salgılanan oreksin isimli hormon da yemek yemeyi artırmaktadır. Leptin isimli hormondaki değişiklikler de kilo vermeyi önlemektedir. Yağ kaybettikçe veya kilo verdikçe, kanımızdaki leptin hormonu düşer. Düşük leptin düzeyleri bu defa beyini uyararak yemek yemeyi artırır.
Gördüğünüz üzere vücudumuz, salgıladığı hormonlarla, devamlı kilo vermeye karşı direnç gösterir.
Belirli miktarda kilo verildikten sonra, vücut yeni duruma karşı bir denge sağlamaya çalışır ve kilo kaybı azalır, bazen durur. Bu kişiler ümitsizliğe kapılmamalı, sağlıklı beslenme ve egzersize devam etmeli hatta egzersizi biraz daha artırmalıdırlar.
Kilo veremeyen kişilerde hormonlar dışında başka hangi nedenler olabilir?
Kilo verme çabası başarısızlıkla sonuçlanmışsa, bunun nedenlerini değerlendirmek gerekir.
Kilo verememenin nedenleri genellikle şunlardır
- Fazla yemeye devam etmek
- Hareketi artırmamak
- Psikolojik olayların araya girmesi
- Ailede diğer kişilerin yardımcı olmaması ve sosyal baskılar
- Depresyon, tıkınırcasına yeme nöbetleri gibi yeme davranış bozukluklarının olması.
Yukarıda belirtilen durumlar varsa bunlara yönelik girişimlerde bulunmalı veya gereken tedavilere başvurulmalıdır.
Kandaki insülin yüksekliği kilo vermeyi zorlaştırıyor!
Metabolizmayı hızlandırmak için neler yapılabilir?
Belirli bir yaştan sonra metabolizmamızda yani alınan gıdaları yakma özelliğimizde bir yavaşlama oluyor. Alınan gıdalar yakılamadığından kilo alımı başlar. Menopozdaki kadınlarda ve 40 yaş üzeri erkeklerde metabolizma yavaşladığından göbekte yağ birikmeye başlar. Genetik olarak metabolizmanız yavaş ise az yemeye karşın kilo alırsınız. Metabolizmayı yavaşlatan tiroit yetmezliği, insülin yüksekliği gibi hormon bozuklukları varsa tedavi edilmesi gerekir. Yapısal olarak metabolizma yavaşlığı varsa o zaman bazı önlemler faydalı olabilir.
Metabolizmayı hızlandıracak ve kilo kaybını sağlayacak önlemler şunlar olabilir:
Yemeklerinizi akşam yerine daha çok sabah ve öğleyin yiyin, daha fazla hareketli olun ve hergün 30 dakika yürüyüş yapın, günde 3 defa ana öğün ve 3 defa ara öğün şeklinde yemek yiyiniz, şekerli ve unlu gıdaları azaltıp protein daha fazla alın, günde en az 2-2.5 litre su için, yeşil çay için.
Bazı şişman kişiler az yediği halde kilo veremiyor. Bunun nedeni nedir?
Bazı şişman kişilerde diyet yaptığı halde kilo veremediğini biz de gözlemliyoruz. Bunun nedeni metabolizmalarının çok yavaş çalışmasıdır. Bu kişiler büyük uğraşlarla verdikleri kiloları kısa zamanda hemen alırlar. Bunun nedeni genetik ve hormon bozukluğu nedeniyle metabolizmanın çok yavaş çalışması ve alınan kalorileri yakamamasıdır. Bu nedenle bu kişilerde hormon bozuklukları ve genetik analizlerin yapılması gerekir. Yeme davranış bozuklukları ve psikolojik sorunların analiz edilerek çözümlenmesi de önemli bir adımdır. Tüm bu analizlere rağmen çözümün bulunamadığı genetik olgularımız da olabiliyor. Bunun nedeni henüz beynimizde bulunan açlık ve tokluk merkezini ayarlayan hormonların henüz yeterince tam anlaşılamamış olmasındandır. Yakın bir gelecekte bu sorunun çözüme ulaşacağına inanıyorum.
Kilo verme sırasında ne yapmalı?
Hızlı kilo verirken altıncı ayda ve birinci yılda boy, ağırlık, vücut kitle indeksi, bel çevresi ölçülmeli ve ne kadar zayıflandığı takip edilmelidir. İlaç alanların daha sıkı takip edilmesi gerekebilir. Diyet yapan kişinin, altı ay-1 yıl içinde ağırlığının %10’nunu kaybetmesi, zayıflama programının iyi gittiğinin bir işaretidir. O zaman bu kiloyu muhafaza etme aşamasına girilir. Risk faktörleri devam ediyorsa yoğun kilo verme programına devam etmelidir.
Tam tahıl ürünleri kan şekerinin düşmesini önlüyor
Bazı şişman kişiler diyete başlayınca baş dönmesi ve baygınlık gibi nedenlerle diyeti bırakıyor. Bunun nedeni nedir?
Bazı şişman kişiler, diyete başladıktan sonra, baş dönmesi ve açlık atakları ortaya çıktığı için diyeti bırakırlar. Bunun nedeni kan şekerinin düşmesidir. Özellikle sadece bir tek gıdaya dayalı yanlış diyet yapanlarda ve rafine karbonhidratları (beyaz pirinç, kurabiye, pasta, kraker gibi) çok yiyenlerde, bu tür kan şekeri düşmeleri daha sık olur. Bu şekerli gıdalar kan şekerini önce yükseltir, arkasından da çok insülin salgılandığı için, şeker normal seviyenin de altına iner. Kan şekeri düşüklüğü kişide şiddetli bir açlık hissi yaratır ve atıştırmalara neden olur.. Kan şekerinin düşmesini önlemek için, tam tahıl ürünleri (tam buğday ekmeği, çavdar gibi), sebze ve meyve yemelidir. Bu kişiler diyet yaparken üç ana öğün üç ara öğün yemek yemelidirler.
Kan şekeri düşüklüğü şişmanlarda sık mı görülüyor?
Kan şekeri düşüklüğü, yaşamı çok kötü etkileyen, iş verimini düşüren ve ruhsal bozukluk yapan bir durumdur. Sık, ancak teşhis edilmeyen veya üzerinde pek durulmayan önemli bir hastalıktır.
- Şekerli gıdalara saldırıyorsanız,
- Öğleden sonraları baş ağrısı varsa;
- Uykudan birkaç saat sonra gece yarısı uyanıyor ve zor uyuyabiliyorsanız,
- Kötü rüyalar görüyorsanız,
- Mide krampları ve devamlı bir yorgunluk varsa,
- Öğleden sonra canınız şeker çekiyor veya kahve içmeyi çok istiyorsa,
- Baş dönmeleri varsa,
- Yemek yiyinceye kadar halsizlik ve yemek gecikince kendinizi bitkin hissediyorsanız, Halsizliğiniz yemek yiyince düzeliyorsa,
- Yemek gecikince ellerde titreme ve çarpıntı oluyorsa,
- Çok duygusalsanız,
- Çabuk sinirleniyor ve kontrolünüzü kaybediyorsanız,
- Yemek önceleri çok huzursuzsanız,
- Yemeklerden sonra uyku basıyor ve gün boyu uyukluyorsanız, Bu belirtiler kahvaltı öncesi de oluyorsa, kan şekerinizde düşüklük olabilir.
Bunun başlıca nedeni de dengesiz beslenme, uykusuzluk, fazla karbonhidratlı, nişastalı gıdalar ve şeker yeme, stres ve aşırı kafein alımıdır (kahve, çay, kola).
Röportajımız, “Normal kilolu insanlarda da kan şekeri düşüklüğü ve Çocuklarda şişmanlık tedavisi” başlıkları altında devam edecek… Bize bu yararlı bilgileri veren Endokrin ve Tiroid Uzmanı Prof. Dr. Metin Özata’ya çok teşekkür ederiz.
İlgili yazılar
Karaciğer yağlanması obezite ve aşırı kiloya neden oluyor
Domuz gribi salgını (H1N1): En çok merak edilenler