Suriye’de kimin eli kimin cebinde olduğu belli değilken Türkiye’nin son günlerde Rusya ile attığı adımlar insanı şaşırtmıyor değil! Türkiye ne yapmaya çalışıyor?
AKP iktidarı Suriye’de ne yaptığını bilmiyor!
Dış politikada teorik olarak “dost”, “müttefik” diye bir kavram vardır. Pratiğe döndüğünde ise hala “dost” arayanın aklına şaşarım!
Uluslararası ilişkiler tümüyle “çıkarlar” üzerine kuruludur, bunun üzerinden legal, bazen de illegal politikalar üretilir, uygulamaya koyulur.
Şimdi, Esad’ın kardeşten kalleş olduğuna girmeyelim, o apayrı bir konu… Siyasi beceriksizliğin getirdiği bir sonuçtur.. Biz, burada Türkiye’nin dış politikasına özellikle Suriye konusunu genel bir çerçeveden ele alalım; kişiye indirgemeden devletler bazında konuya göz atalım…
Ahmet Davutoğlu Dışişleri Bakanlığı döneminde Suriye ile 2009 yılında bir anlaşma yaptı. Bu anlaşmaya göre Türkiye – Suriye arasında vizeler kalktı. O dönemlerde Esad henüz kalleş (!) olmamıştı.
Aradan biraz daha zaman geçti, ABD‘nin istekleri Libya‘ya kadar dayandı; ancak istenilenler Suriye’de gerçekleşmeyip Rusya Esad’a desteğini güçlü bir şekilde ortaya koyunca ABD ne yapacağını şaşırdı.
Emperyalist güce bir maşa lazım, o da kim olmalı? Tabi ki Türkiye…
ABD, dost (!), müttefik (!), değil mi? Türkiye de yardımına koştu tabi ABD’nin. İşte o anda kardeş Esad, birden kalleş oluverdi!
Filmi biraz hızlandıralım…
ABD, IŞİD diye bir belayı Türkiye’nin de aracılığı ile Suriye’ye soktu. CIA, MİT’in aracılığı ile hem örgüte silah sağladı, hem de elaman teminine yardımcı oldu.
Hadi, bol keseden atmayalım ve biraz destekli sallayalım. Yok, merak etmeyin Adana’da durdurulan tırlardan bahsetmeyeceğim; o tırlarda zaten “Turkish delight (!)” vardı!
2014 yılında New York Times şunu yazdı: “Hacıbayram’dan IŞİD’e militan akıyor!”
Hacıbayram, Ankara’nın bir mahallesi…
Burası PKK’lıların “Çözüm Süreci”nde şehirlerde örgütlendiği Şırnak, Mardin ya da Diyarbakır değil! Burası Türkiye’nin kalbi, başkenti Ankara! Tabi o zaman IŞİD henüz terör örgütü değil, o zaman sadece Ahmet Davutoğlu’nun dediği gibi “öfkeli Sünni gençler (!)”…
O dönemde Ankara’nın merkezinde IŞİD’e elaman sağlanıyor ve bizim emniyet istihbaratının, MİT’in haberi olmuyor!.. Halbuki kadınlarla kısır günlerine katılsalardı haberleri olurdu, yani istihbaratçılık oynamaya gerek yok ülkede!..
ABD; Suriye’de, Türkiye’yi öne sürebildiği kadar sürdü! Bunun üstene sırtımızı sıvazlayıp Rusya uçağını düşürttüler.
PYD lideri Salih Müslim ile Ankara’da mutluluk pozları verdik, sonra gittik adamı terörist ilan ettik.
PYD, YPG’yi PKK’nın uzantısı kabul ederken Barzani’nin peşmergesine Kobani için ‘buyurun sınırdan geçin’ dedik.
Sonra mı?
Suriye’de kabadayıcılık oynamaya başladık. Putin’in korkusuna Türk jetleri Suriye sınırına dahi yaklaşamadı. Bu arada Akdeniz’e ABD, Rusya savaş gemileri geldi demirledi.
Biz mi? Biz o zaman seyirciyiz…
Suriye’de ABD, Rusya karşılıklı kartlarını oynadı. ABD, Esad’ı deviremeyeceğini anladı ve Rusya ile anlaşmaya vardı. Türkiye bir anda oyun dışında kaldı.
ABD ile Rusya beraber IŞİD’in kalesi olan Rakka’ya saldırı düzenledi. PYD, bir güzel Fırat’ın batısına geçti. Türkiye mi? Daha hala seyirci…
Kürt koridoru
Bizim yetkililer baktılar Suriye’nin kuzeyinde bir Kürt koridoru oluşuyor, ‘biz de oyuna dahil olalım da nasıl olursa olsun’ diyerek bir özür çaktılar.
Geçtiğimiz günlerde de Rusya ile Suriye konusunda birlikte hareket etmek için yani IŞİD ile mücadele etmek için anlaşmaya vardılar…
Eeee şimdi; ABD, Rusya, Türkiye birlikte ortak hareket edecek. ABD ve Rusya ne için uğraşıyor? Suriye’nin kuzeyinde bir Kürt koridoru oluşturmak için…
Kim ile beraber hareket ediyorlar? PYD ve YPG ile…
Eee hani PYD lideri Salih Müslim teröristti?
Hani PYD, Fırat’ın batısına geçerse müdahale edecektik?
Hani Suriye’nin kuzeyinde Kürt koridoru oluşmasına izin vermeyecektik?
Kusura bakılmasın ama AKP, Suriye’de ne yaptığını bilmiyor!
Siz de haklısınız; nerede ne yaptığını biliyor ki?!..
**
AKP iktidarının kurumsallaşamayan dış politikası
ABD Dış Politikası Türkiye’yi Nasıl Etkiliyor?
Türkiye Dış Politikası’nda İslam Unsuru
