Bir insanın her gün kahveli kitap fotoğrafı paylaşıp ‘bakın ben okuyorum’ gösterişleri de o insanı benim gözümde asla kültürlü yapmıyor. Sonra biri çıkar Kürk Mantolu Madonna’yı sorar vereceğiniz cevap Madonna’nın hayatından öteye gidemez.

Dinlemek size zor geliyor, daha çok konuşmayı seviyorsanız; bilmiyorum demek size zor ve hatta utanç verici geliyorsa; biraz politikacı, biraz teknik direktör, biraz sanatkar, biraz iyi insan, biraz güçlü, biraz muhteşem, biraz biraz biraz… Hepsinden de anlarım, hepsi bende mevcut diyorsanız; Çok bilenler kulübüne hoş geldiniz!
Bilmiyorum demenin cahil hissettirdiği bir çağdayız
Bunun en büyük tetikleyicisi de sosyal medya. Herkesin mükemmel, kusursuz gözükmeye çalıştığı, kaliteli insan rollerinin kusursuz oynandığı, herkesin her şeyden çok iyi anladığı adeta bir kültür okyanusu olan platform: Sosyal medya!
Ne zaman önemli bir maç olsa listemin yarısının futbol uzmanı olduğunu görüyorum. Falanca oyuncuyu çıkarıp diğer oyuncuyu alsaydık muhtemelen o maçı bizim takım alacaktı. Yıllardır bu işi yapan hakem kuralları hiç iyi bilmiyordu oysa bizim Mehmet Amca hakem olsaydı çok adil bir maç olabilirdi. Ha bir de gol olunca facebook ya da twitter’a ‘ gooolll’ diye yazman gerekiyor. ‘O’ lar ne kadar fazla olursa o kadar sevinmiş olduğunu gösteriyorsun.
Güçlü görünmeye çalışan bir sosyal medya karakteri
Her gün sosyal medyada güçlü kadın rolleri çizen kız evlendikten sonra ‘ kocişim de kocişim’ diyorsa, kendi yetkinliklerinden ve yaptıklarından çok kocasıyla övünüyorsa, hele ki düğününde o kırmızı kurdeleyi beline bağlayıp kendisine hediye paketi muamelesi yapılmasına ses çıkarmıyorsa o halde ne feminizmden anlıyordur ne de güçlü bir kadındır. Sadece güçlü görünmeye çalışan bir sosyal medya karakteridir.
Kürk Mantolu Madonna
Bir insanın her gün kahveli kitap fotoğrafı paylaşıp ‘bakın ben okuyorum’ gösterişleri de o insanı benim gözümde asla kültürlü yapmıyor. Sonra biri çıkar Kürk Mantolu Madonna’yı sorar vereceğiniz cevap Madonna’nın hayatından öteye gidemez. Bu da size bilmiyorum, okumadım demekten daha fazla utanç verir.
İlkokulu henüz bitirmiş daha ergenliğe adım atmamış çocuklar sosyal medyada A parti, B parti, sağ, sol muhabbetleri yapıyor bense şaşkınlıkla onları izliyorum. Evet gençlerin yaşadıkları ülkenin geleceğine kayıtsız kalmamaları, fikir sahibi olmaları iyi olabilir ama bunlar daha çocuk! Ve çocukların siyaset konuşmalarını pek tabi normal karşılayamam.
Velhasıl her şeyi bilmek, her şeyden anlamak zorunda değilsiniz. Bazen bilmiyorum diyebilmek de bir erdemdir. Belki roman değil hikaye ya da şiir okumaktan hoşlanıyor olabilir, bu yüzden çoğu kişinin bildiği bir romanı ilginiz olmadığı için siz bilmiyor olabilirsiniz. Ya da erkek olduğunuz halde futboldan hoşlanmıyor olabilirsiniz. Siyasetten çok iyi anlamıyor olabilirsiniz ya da çok güçlü biri olmayabilirsiniz. Netice de kimse Süpermen değil, herkesin güçsüz olduğu bir yanı vardır. Bu yüzden kendinize ansiklopedi muamelesi, bilgisayar muamelesi ya da bir süper kahraman muamelesi yapmayın.
Bilmiyorsanız bilmiyorsunuzdur hepsi bu!
🌐 Bunlar da ilginizi çekebilir:
- Zamanın hızı azaltılabilir mi?
Algılanan zamanın hızına etki eden zihinsel ve çevresel faktörler inceleniyor; farkındalıkla yavaşlama mümkün mü? - Başka bir dünya mümkün
Toplumsal dönüşüm, umut ve bireysel sorumlulukla alternatif bir yaşam biçimi hayal ediliyor. - Düşünceleriyle tarihe damgasını vurmuş filozoflar
Platon’dan Nietzsche’ye, insanlık tarihini şekillendiren felsefi yaklaşımlar özetleniyor. - Gün boyunca kaç gölgeniz var?
Işık, zaman ve benlik üzerinden varoluşsal bir sorgulama sunuluyor. - Tanrı kaldıramayacağı ağırlıkta bir taş yaratabilir mi?
Mantık ve inanç arasında sıkışan klasik paradoks, felsefi ve teolojik yönleriyle ele alınıyor. - Sonsuza kadar sürecek istikrarlı bir dünya hayali
Düzen, denge ve sürdürülebilirlik üzerine ütopyacı bir düşünce denemesi sunuluyor. - Vicdan: İç ses nedir?
Ahlaki kararların temelinde yer alan vicdanın biyolojik ve ruhsal kökenleri sorgulanıyor. - Nasıl mutlu olunur?
Mutluluğun formülü alışkanlıklar, düşünce kalıpları ve yaşam tarzı üzerinden analiz ediliyor. - Gurdjieff ve Dördüncü Yol: Kendini bilme sanatı
Bilinçli farkındalık, içsel çalışma ve uyanış üzerine Gurdjieff’in öğretisi tanıtılıyor. - Öğrenilmiş cehalet psikolojisi
Bilgiye erişim çağında cehaletin nasıl sürdürüldüğü ve psikolojik mekanizmaları açıklanıyor. - Yürüyen Adam: Meredith Eberhart
Amerika’yı yürüyerek geçen Eberhart’ın yolculuğu, içsel dönüşüm ve özgürlük arayışıyla anlatılıyor. - İnsan içre âlem: Bir seyir öyküsü
İçsel evrenin keşfi ve ruhsal yolculuk üzerine metaforik bir anlatım sunuluyor. - Bir ütopya: Doğruluğun fayda verdiği gün
Gerçekliğin ve doğruluğun ödüllendirildiği alternatif bir toplum düzeni hayal ediliyor. - Cennet de burada, cehennem de
Zihinsel algı ve yaşam tercihlerinin bireysel cennet–cehennem deneyimini nasıl şekillendirdiği anlatılıyor. - İnsanlık tarihi ile eşdeğer olan soru: Gerçeğim nedir?
Varoluşun en temel sorusu olan “Ben kimim?” üzerinden felsefi bir sorgulama sunuluyor.



