Hashimoto Tiroidi kimlerde görülür? Belirtileri ve tedavi şekli nasıldır?

Uzun süren, hatta giderek artan halsizlik, üşüme veya unutkanlık gibi şikayetlerinizin nedeni Hashimoto Tiroidi olabilir.

Hashimoto Tiroidi kimlerde görülür? Belirtileri ve tedavi şekli nasıldır?

Medical Park Fatih Hastanesi Dahiliye Uzmanı Yrd. Doç. Dr. M. Genco Erdem, kadınlarda erkeklere oranla 5-10 kat daha fazla görülen bu hastalığın genetik faktörlere bağlı olarak ortaya çıktığını söyleyerek, hastalıkla ilgili bilgiler paylaştı.

Boynumuzda, soluk borumuzun önünde yer alan, kelebek benzeri şekilli, tiroid hormonlarını salgılayan organa tiroid bezi deniyor.


Tiroid hormonlarını, yaşam hormonlarımız olarak da isimlendirebiliriz; çünkü bu hormanlar aynı zamanda metabolizma hızımızı ayarlıyor.

Yrd. Doç. Dr. M. Genco Erdem, bugünlerde adı daha sık duyulmaya başlanan Hashimoto (Haşimoto) Tiroidi’nin ilk kez 1912 yılında Japon tıp doktoru Hakaru Hashimoto tarafından tanımlanan vücudun savunma hücrelerinin vücudun kendisine zarar verdiği durum olan otoimmün bir hastalık olduğunu kaydetti. Erdem, hastalıkla ilgili şu bilgileri verdi:

Konuşma yavaşlar, hafıza geriler

Hashimoto Tiroidi’nde vücudun en önemli savunma hücrelerinden olan lenfositler, tiroid bezine hücum eder ve tiroid bezi işlevini yitirene dek saldırmayı sürdürür.

Bu esnada kanda dolaşan Anti-TPO ve Anti-Tiroglobulin antikorların neden olduğu hasar da tiroid bezini giderek daha küçük ve işlevsiz bir hale getirir.

Hashimoto hastalığının erken döneminde tiroid bezinde hafif büyüme yani guatr vardır; daha sonra tiroid bezi yavaş yavaş devam eden hasar nedeniyle yıllar içinde küçülerek adeta yok olur.

Sonuç olarak “hipotiroidi” ortaya çıkar. Tiroid hormonlarının eksildiği durum olan Hipotirodi’de hareketler ve konuşma yavaşlar, yüzde, ellerde ve ayaklarda ödem ortaya çıkar, dilde büyüme olur, cilt kurur, vücut ısısı düşer, kalp hızı yavaşlayabilir, özellikle küçük tansiyonda yükselme görülür, hasta depresif bir ruh haline girer, hafıza ve diğer düşünsel fonksiyonlar geriler. Hashimoto Tiroiditi, hipotiroidinin en sık nedeni olduğundan önemini korumaktadır.


Genetik faktörler etkili

Beyaz ırkta Hashimoto Tiroidi görülme oranı %5’e yakındır. Hashimoto, kadınlarda erkeklere oranla 5-10 kat daha fazla görülür. Hashimoto Tiroidi’nde genetik geçiş önemli oranda mevcuttur.

Birinci derece akrabalarında Hashimoto Tiroidi olan kişilerde ortaya çıkma ihtimali oldukça yüksektir. Özellikle tip 1 şeker hastalığı, romatoid artrit, B12 vitamini eksikliği ile gözlenen kansızlık veya farklı otoimmün hastalıklara sahip bireylerde daha sık gözlenir.

Tedavi var iyileşme yok

Hashimoto Tiroidi

Hashimoto Tiroidi, tanısı alan bir hasta, bu hastalığın ömür boyu süren bir hastalık olduğunu bilmelidir; tedavi altında istisnai vakalar hariç hastalık sonlanmaz.

Yapılacak tedavi, tiroid yetersizliği (hipotiroidi) gelişmişse vücuda dışarıdan tiroid hormonu vermektir. Sevindirici olan haber ise bu tedavi ile tiroid hormonu yetersizliğinin vücuttaki negatif etkileri tamamen ortadan kaldırılır.

Son yıllarda kanında düşük selenyum düzeyi saptanan hastaların günde 100-200 mikrogram selenyum almalarının hastalığın ilerlemesini yavaşlatabileceği düşünülmektedir. İyotlu tuz kullanımı konusunda pek çok tartışma olsa da selenyum takviyesi eşliğinde iyot alımının pozitif etkileri olduğu son 5 yılda yapılan çalışmalarla ortaya konulmuştur. Selenyum eksikliği olan hastalarda ise bu eksik giderilmeden iyot kullanımı hastalığın şiddetini arttırabilir.

Şikayetleri dikkate alın

Uzun süren ve giderek artan halsizlik, üşüme veya unutkanlık gibi şikayetlerinizin nedeni Hashimoto Tiroidi olabilir. Hastalıklardan korkmak ya da görmezden gelmek bir çözüm değildir.


Her kronik hastalık gibi Hashimoto Tiroidi’nde de doktor kontrolünde olmak çok önemlidir. İç hastalıkları uzmanınız sizi doğru tanı ve tedavi yöntemleri eşliğinde sağlıklı yaşama yönlendirecektir.

Tiroid hastalığı ile ilgili doğru bilinen 11 yanlış


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.