Bu bir boykot çağrısıdır! Büyük AVM’ler, kitapçılar, gazete bayileri o sözde tarih dergisini satıp satmamak sizin elinizde! Sizden alışveriş yapmamak da bizim elimizde!
Ecdad sevgimiz bir hayli arttı son zamanlarda. Herkesin dilinde bir ata, ecdad sözü. Peki gerçekte ne kadar seviyoruz atalarımızı? Mesela söyledikleri bilgece sözlerin kaçta kaçını bilir, kaçını uygularız hayatımızda?
Benim en sevdiğim atasözüdür: “Kafile ters dönünce topal eşek baş olurmuş.” Ne kadar bilgece bir söz ve maalesef günümüzde hala geçerli.
Günümüz az düşünen çok konuşan ve bir o kadar kendi dediğine inanan insanların dönemi. Bunun en iyi örnekleri de maalesef her gün televizyonlarda sözde tarihçi kisvesiyle veya yorumcu kisvesi altında boy gösteriyor. Daha vahimleri de var elbette; kendini ilim sahibi gösterenler, dinden imandan bahsedenler de var. Hepsinin ortak özelliği, atalarını çok sevmeleri (!) Peki bu pek ecdad sever adamlar neden ağızlarından pislik akıtarak saldırırlar; Atatürk’e?
Bunun cevabı da aslında yine bugünde gizli. Günümüz insanı okumayan, az düşünen bolca inanan insan. Tıpkı evvelki zamanlardaki gibi. Atatürk sadece bir ülke bırakmadı bize. Bir ülkü bıraktı. Yolu aydınlık olan, bilgiye, tartışmaya, geliştirmeye ve üretmeye dayanan bir ülkü.
Düşünsenize topyekûn o yoldan gittiğimizi… O vakit kim durdurabilir bizi? O vakit kim kandırabilir, kim güdebilir bizi? Muhteşem bir proje değil mi? Lakin bu muhteşemlik, bizim için yani yolunu Gazi Paşa’nın yolu bilenlerin… Diğerlerinin ise korkulu rüyası. O yüzden cahil halkın ferasetine güvenen eğitimcilerin çıkması. Ondan sebep ağzından irin akan lakin kendilerine ilim adamı diyenlerin çıkması. Sizce Atatürk’e hakaret eden o sözde tarihçi güruh bilmez mi gerçekleri? Ama kabul ederlerse onların sonu olacak bunu da gayet iyi biliyorlar. Çünkü kabul ettiklerinde artık kimseyi güdemeyeceklerini de kabul edecekler. Okuyan adam itaat etmek yerine sorgulayacak çünkü. Kısaca başlayınca sorgular, takke düşecek kel görünecek.
Bu bir boykot çağrısıdır!
Peki tüm bu adamlar değirmenleri dönsün diye bu kadar kolay konuşurken, bu ülkenin kurucusuna saldırırken, hakaret ederken, sonra dahası iftirada bulunurken yetkililer nerededir? Halihazırda geçerli olan anayasamızın 5186. Kanunu bu ve bunun gibi haddini bilmezlerin önünü kesmek için çıkarılmamış mıdır? Alenen bu millete ve bu milletin kurucusu, en büyük atamız Mustafa Kemal Atatürk’e bu kadar hakaret edilirken ne beklenilmektedir?
Peki sözde bu kadar ecdad seven milletimiz Ata’sına söven bu hainlere cevabını vermeyecek midir? Kumanda sizin elinizde, izlememek sizin elinizde, büyük AVM’ler, kitapçılar, gazete bayileri o sözde tarih dergisini (Derin Tarih) satmamak sizin elinizde! Sizden alışveriş yapmamak da bizim elimizde! Kısaca efendim kafileyi düzeltmek de yine bizim elimizde!
Ne olmuştu?
6 Mayıs 2017 tarihinde Albayrak Holding’in sahibi olduğu TVNet’te yayımlanan ‘Derin Tarih’ isimli programda Mustafa Kemal Atatürk’ün manevi kızı Afet İnan hakkında “Çankaya’nın nikahsız First Lady’si” denilmişti.
‘Afet İnan’ın manevi evlat olamayacağını’ iddia eden Yeşilyurt, sözlerini şöyle sürdürmüştü:
“Mustafa Kemal İzmir’de bir müsamerede Afet İnan’ı görür. Afet İnan’ın alımlı çalımlı halini görünce babası Ziraat Müdürü İsmail Hakkı Bey’i çağırtılar, der ki ‘Ben kızınızı manevi evlat almak istiyorum.’ Şimdi burada doğruları konuşmak lazım. Manevi evlat kimdir? Bakıma muhtaç, tahsile muhtaç ama bu bir Ziraat Müdürü’nün kızı, bir dönem de milletvekilliği yapmış. Hem ziraat müdürünün hem milletvekilinin kızını almak, el vicdana koyacağız. Afet İnan, Latife Uşşakizade’den sonra Çankaya’nın çağlayanıdır. Afet İnan hiçbir zaman manevi evlat değildir, Çankaya’nın nikahsız First Lady’sidir.”
Türkiye’nin Büyük Masonları, Ermeni Yahudi Rum Asıllı Milletvekilleri ve Atatürk’ün Gönül Galerisi gibi kitapların yazarı Süleyman Yeşilyurt, katıldığı ‘Derin Tarih’ isimli programda Atatürk’ün manevi kızı Afet İnan hakkında açıklamalarda bulunmuştu.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca “Atatürk’ün hatırasına hakaret etme” suçundan Süleyman Yeşilyurt hakkında gözaltı kararı verildi.
