Anti-aging kelimesini duyduğunuz zaman ne düşünüyorsunuz? Anti-aging nedir? Doğal anti-aging nasıl yapılır?
İlk aklınıza gelen “daha genç görünüme sahip olmak” olabilir. Fakat anti-aging, sadece cilt gençleşmesi ve genç görünmekten daha fazlası olmalı. Nitekim antia-aging kavramı günümüzde gençlik yıllarının enerjisine ve sağlığına da sahip olmayı da iddia ediyor. Temel anti-aging ile ilgili ipuçları ve konu ile ilgili merak edilen tüm detayları Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Aşkın Nasırcılar açıkladı.
Biyolojik Saati Yavaşlatan Adımlar
Yaşlandıkça cildimizin kırışması, sarkması, incelmesi, saçların beyazlaşıp grileşmesi aslında bize yıllar içerisinde cildimizin altında neler olduğu hakkında fikir veriyor. Yaşlanma hücresel seviyede başlıyor ve zamanla, görmeyi, işitmeyi, enerji seviyesini, cinsel güç ve isteği olumsuz yönde etkiliyor. Gerçek anti-agingi tanımlamak gerekirse hücresel seviyede bu kötüleşmelerin yavaşlatılması ya da bazen geriye çevrilmesi diyebiliriz. Biyolojik saatimizi belirgin şekilde yavaşlatabilen basit adımlar var. Maalesef çoğumuz göz ardı ediyoruz ancak bazı kötü alışkanlıklardan kurtulmalı ve sağlıklı yaşam stilleri kazanmalıyız.
Uyku Doğal Bir Anti-Aging
Uyku doğal bir anti-agingtir. Bugün biliyoruz ki kronik uyku eksikliği iş performansınızı, sağlığınızı, ailenizle ve çevrenizle olan ilişkilerinizi olumsuz yönde etkiliyor. Aynı zamanda çok erken yaşlandırıyor. Zihin ve beden yenilenmesi için mutlaka yeterli sürede kaliteli uyku uyunmalıdır. Bu anlamda çoğu kişi için 8 saat kaliteli uyku anti-aging için şarttır.
Mutluluğunuzu Artırın
Kaliteli uyku gibi diğer önemli bir nokta mutluluktur. Yapılan araştırmalar kısa süreli mutlulukların değil, hayatınıza anlam katan anne, babaya, ihtiyacı olanlara yardım etmek, çocuk büyütmek gibi bizi manevi yönden ve uzun süre mutlu eden olayların yaşam ömrünü uzattığını ortaya koymuştur. Yani anlık ve bireysel kazançları düşünmeyin. Mutluluk fiziksel ve zihinsel stresinizi azaltır. Mutluluk ve stres kavramları kişiye özeldir, o nedenle size hayatta derin anlam ve amaç veren, sizi neşelendiren neler var onları aramaya başlayın.
Kalori Kısıtlamasına Gidin
Kalori kısıtlaması bilinen bir anti-aging yöntemidir. Bilimsel olarak anti-aging etkisi kanıtlanmış, hatta geçtiğimiz yıllarda Nobel Ödülü almış bir olgu. Kalori kısıtlamasıyla genetik olarak telomeraz aktivitesini artıran genler açılır. Telomeraz RNA ve proteinden oluşan kimyasal bir enzimdir. Görevi telomerleri korumaktır yaşımız ilerledikçe ve hücrelerimiz bölünüp çoğaldıkça telomerler kısalır. Telomerlerin kısalması yaşam ömrünün kısaldığına işarettir. Telomerlerin kısalmasını engelleyen telomeraz enziminin düzgün çalışması olabilecek biyolojik yaşınızı maksimumda yaşamanıza imkan sağlayabilir.
Düzenli Egzersiz Yapın
Tabii ki kastettiğim olimpik bir atlet gibi egzersiz yapmanız değil. Kalp hızını belli seviyenin üzerine çıkaran, yeterince terleterek toksinleri atmanıza yardımcı olan herhangi bir fiziksel egzersiz yeterli. Orta-şiddette düzenli egzersiz metabolizmayı hızlandırır, uyku kalitesini arttırır ve birazda kilo vermenize yardımcı olur.
Sigara ve Alkolden Uzak Durun
En önemli ve en sık tüketilen toksik ürünlerin başında sigara ve alkol gelmektedir. Bunları azaltmak veya bırakmak hızlı şekilde etki eden anti-aging yöntemidir. Sadece kırışıklıklara neden olmazlar yaşam döngüsünü de kısaltırlar.
Şekeri Diyetinizden Çıkarın
Rafine şeker hücrelere zarar verir bu nedenle bir toksin olarak düşünülebilir. En az sigara ve alkol kadar bağımlılık yapar. Vücudun kendini tüketmesine neden olur. Kalp rahatsızlıkları, diyabet, birçok kanserde hatta ölümde başta gelen etmendir. Rafine şekerin besin değeri yoktur. Diyetinizden çıkarmak belirgin ve pozitif anti-aging etkisi yaratır.
Isıl İşlem Görmüş Besinlerden Kaçının
Isıl işlem herhangi bir besinin, hem kalori içeriğini hem de kalitesini etkiler. Aynı zamanda proteinlerin kimyasını bozar. Fırınlanmış ürünler tercih edilebilir.
Sağlıklı Besin Seçenekleri Arayın
Eski ve ünlü bir deyiş aslında durumu çok net özetlemiş “Ne yerseniz, osunuz”. Doğrusu bu deyişi anti-aging başlayışı olarak da kabul edebiliriz. Bu nedenle mevsiminde antioksidanlar açısından zengin, taze sebze ve meyveleri tüketmeyi tercih edin. Aynı zamanda kavrulmamış ceviz, badem, fındık gibi yemişleri diyetinize katın. Deniz balıkları ve yağsız et sağlıklı proteinler, yağlar içermeleri açısından önemlidir. Aşırı pişirmekten kaçının.
Kök Hücre Tedavisi
Kök hücreler anti-agingin fiziksel halidir diyebiliriz. İyi haber, hepimiz kök hücrelere sahibiz. Kök hücre tedavisi tüm bedensel ve zihinsel sağlığa etki eder. Yaşla ilişkili eklem ağrısına, hareket yeteneğine, enerji artışına ve kondisyona kadar birçok şeye etkisi vardır. Bunlar dışında cinsel disfonksiyondan, kelliğe ve duygu durum değişikliklerine kadar birçok rahatsızlıkta devam eden çalışmaları bulunmaktadır. Cilt elastikiyeti ve parlaklığını artırır, kalp-damar sağlığına olumlu etki eder.
Anti-aging’te amaç genel sağlığı iyileştirmek hücresel düzeyde yaşlılığın etkileri ile savaşarak doku onarımı sağlamaktır. Ancak bu sayede gerçek anti-aging başarılabilir. Anti-aging amaçlı kök hücre tedavileri yatış gerektirmez, ayaktan uygulanabilir ve ağrılı iyileşme süreçleri içermez.