Cildimizi güneşin zararlı ışınlarından en doğal yollarla korumanın yollarını aradığımız bugünlerde kokusuyla hepimizi cezbeden kakao yağı, faydalarıyla şaşırtıyor.
Genellikle bronzlaşmak için tercih edilen kakao yağının içerisinde herhangi bir kimyasal madde bulunmuyor. Bronzlaştırıcı etkisiyle tanıdığımız kakao yağı, yaz aylarının gelmesiyle birlikte güneşin zararlı ışınlarından, sıcaklardan ve nemden zarar gören cildimizi korumakla kalmıyor ciltteki çatlaklardan yıpranmış saçlara kadar birçok şeye iyi geliyor.
İçerdiği yağ asitleri nedeniyle doğal ve faydalı yağların başında gelen kakao yağı, doğru bir şekilde ve miktarda kullanıldığında bağışıklık sistemini de düzenliyor.
Kakao yağı hem katı hem sıvı halde kullanılabiliyor
Genel olarak katı halde bulunsa da vücut sıcaklığıyla kolayca eridiğinden doğrudan cilde uygulanabiliyor. Alerjik reaksiyonların oluşması ihtimaline karşın kakao yağı öncelikle vücutta çok küçük bir alana uygulanıp 24 saat gözlemlendikten sonra kullanılmalı.
Kakao yağı, Hindistan cevizi yağı ya da zeytinyağı gibi yağlarla da karıştırılarak etkisi artırılabiliyor. Bu sayede cildin nemlendirilmesi hızlanırken vücuttaki çatlaklar ve yara izleriyle baş ediliyor. Bunun yanı sıra, özellikle kuru ve yıpranmış ciltler ya da saçlar için kullanacaksanız bal ve süt gibi destekleyici malzemeler de karıştırılabiliyor.
Kakao yağı sürmeden önce…
Sıklıkla bronzlaşmak için kullanıyor ancak mutlaka kakao yağını sürmeden önce cildine bir güneş koruyucu krem sürülmesi gerekiyor. Aksi halde çok hızlı bir şekilde yanabilir, vücutta güneş yanıklarının neden olduğu kızarıklık, kaşıntı gibi belirtiler baş gösterebilir.
Doğru bir şekilde ve miktarda kullanıldığında bilinen ciddi bir zararı bulunmuyor. Doymuş yağ içerdiğinden kakao yağı ile hazırlanan yiyecekler çok fazla yendiğinde kalori ve yağ olarak dönebiliyor. Bu nedenle içinde kakao yağı bulunan yiyecekleri aşırıya kaçmadan tüketmek büyük önem taşıyor. Aynı şekilde fazla tüketilmesi hazımsızlık, uykusuzluk gibi sorunlara da neden olabiliyor.
Kakao yağı faydaları saymakla bitmiyor:
• Güçlü antioksidan özellikleri sayesinde bağışıklık sistemini güçlendiriyor.
• Ölçülü olarak tüketildiğinde kalp krizi, felç gibi ciddi kalp ve damar hastalıklarına yakalanma riskini azaltıyor.
• Stres ve yorgunluğa iyi geliyor, stres nedeniyle yaşanan uykusuzluk sorununa da çözüm oluyor.
• Bağırsakların sağlıkla çalışmasına destek oluyor, bu özelliğiyle kabızlık sorunu yaşayanlara da yardım ediyor.
• Cildin nemlenmesini sağlıyor, bu sayede özellikle kuru cilt sorunu yaşayanlara iyi geliyor.
• Nemlendirici özelliği nedeniyle kuruyan, çatlayan dudakların bakımında da rahatlıkla kullanılabiliyor.
• Antioksidan bakımından zengin olduğundan hücrelerin serbest radikallerden arınmasını sağlıyor. Bu zararlı maddeler yüzünden zarar gören cildin onarılmasını sağlıyor.
• Cildi onarırken kırışıklıklara karşı da olumlu etkilerde bulunuyor. Yaşlanma karşıtı bir etki oluşturuyor.
• Özellikle ciltte oluşan çatlakların oluşumunu engelliyor, var olan çatlakların görünümünü en aza indiriyor.
• Yaralanmalar nedeniyle oluşan ama bir türlü geçmek bilmeyen izlerin görünümünü de iyileştiriyor.
• Bronzlaşmanın daha hızlı ve kalıcı olmasını sağladığından güneşlenip bronzlaşmak isteyenlerin kullandığı en doğal ürünlerden olmasıyla da biliniyor.
• Kuru ve yıpranmış saçların sağlığına kavuşmasına destek oluyor.
• Kepek sorununun çözümünde de önemli roller üstlenebiliyor.
• Son olarak ağız içinde oluşan yaralara, egzama ve sedef rahatsızlığı gibi cilt sorunlarına da iyi geldiği söyleniyor.