Egzersiz: Kırılganlık sendromunda en güçlü silah!

Biyolojik yaşlanmayla beraber ortaya çıkan kırılganlık sendromu, yorgunluk, performansta azalma, enfeksiyonlara eşlik eden hastalıklara daha fazla duyarlı olunması gibi durumlarla yol açıyor.

Karantina döneminde evde yapılması gereken egzersiz hareketleri

Kırılganlık sendromu ile mücadelenin en etkili silahının egzersiz olduğunu belirten uzmanlar, dengeli beslenme, sağlıklı ve protein açısından zengin bir diyet ve yeterli sıvı alımına dikkat edilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Üsküdar Üniversitesi Fizyoterapi ve Rehabilitasyon Bölümü Dr. Öğretim Üyesi Yıldız Erdoğanoğlu, yaşlanma sürecinin, tıbbi ve tıbbi bakım desteği gerektiren hafıza, organ ve fonksiyonel bozukluklara yol açtığını söyledi.


Dr. Öğretim Üyesi Erdoğanoğlu, bağımsız bir hastalık olmayan kırılganlık sendromunun, biyolojik yaşlanmayla birlikte yorgunluk ve doğal sonucu olarak kişinin performansında azalma, akranlarına göre enfeksiyonlara eşlik eden hastalıklara daha fazla duyarlı olması ile karakterize karmaşık bir durum olduğuna dikkat çekti.

Kırılganlığın sonuçlarının ani ve kontrol edilmesi zor kilo kaybı, kas kaybı ve kas güçsüzlüğü, eklem ağrıları, yürümede güvensizlik hissi, kemik erimesi (osteoporoz) ve kemiklerin artmış kırık riski olduğunu belirten Dr. Öğretim Üyesi Yıldız Erdoğanoğlu, “Bu belirtilerle fiziksel ve zihinsel güçsüzlüğü arttıran kırılganlık sendromunun tedaviye ihtiyacı olduğu aşikârdır” dedi.

Şeker hastalığı ve yüksek tansiyon, riski artırıyor

Kırılganlık sendromunda çeşitli risk faktörleri olduğunu belirten Erdoğanoğlu, “Çeşitli risk faktörleri ve gelişimsel süreçler, şeker hastalığı (diabetes mellitus) ve yüksek tansiyon (hipertansiyon), vücutta kronik iltihabi süreçler ve psikolojik faktörler de dahil olmak üzere, kırılganlık sendromunun altında yatanlar olarak görülmektedir” dedi.

Hareketlerde yavaşlamaya dikkat!

“Bu sendromdan etkilendiyseniz, kendi yaş grubunuzdakilere göre daha zayıf bir bağışıklık sistemi, kansızlığınız ve değişen hormon düzeyleriniz olabilir” uyarısında bulunan Dr. Öğretim Üyesi Yıldız Erdoğanoğlu, “Fiziksel kapasitenizde bir azalma ile daha çabuk tükenme, hareketlerde yavaşlama, koruyucu hareketlerinizde azalma ve sonuç olarak daha az aktif bir yaşamınız olur. Hareket eksikliği kas kütlenizin azalmasına ve kas zayıflığına yol açar. Yürüyüşünüz çoğunlukla yavaşlar ve ayağınızı daha güvensiz yere basarsınız. Bazı kişilerde kemik kaybı da bu tabloya eklenebilir ve sonuç ne yazık ki; kemik ağrısı, sık görülen kırıklar olur. Fiziksel zayıflık aynı zamanda zihinsel durumu da etkiler ve genellikle duygusal tükenmeye neden olur” diye konuştu.


Bu tavsiyelere kulak verin!

Dr. Öğretim Üyesi Yıldız Erdoğanoğlu, şu tavsiyelerde bulundu: “Yaşla ilgili kırılganlık sendromunuz varsa,dengeli beslenmeniz, özellikle size gerekli tüm besin maddelerini ve yeterli sıvı almanız önemlidir. Sağlıklı, protein açısından zengin bir diyet yapın ve D vitamini eksikliğinden kaçının. Ani ve hızlı kilo kaybınızı kontrol edemediğiniz durumda bir beslenme uzmanından destek alabilirsiniz.

Biyolojik yaşlanmayı yavaşlatabilirsiniz

Kaslarınızın yapısı ve dolayısıyla fiziksel gücünüzü korumak için ise size egzersiz yapmanızı tavsiye ederim. Bu, bağımsız bir egzersiz eğitimi veya gerekirse fizyoterapist eşliğinde olmalıdır.

Kuvvet eğitimi, koordinasyon ve denge kombinasyonlu egzersiz eğitimleri, kaslarınızı ve zihninizi eğitir ve düşme riskinizi azaltır.

Kuvvet artırmak için ağırlıklardan faydalanabilirsiniz. Doğru belirlenmiş ağırlık ileri yaş grupları için de uygundur. Ayrıca fizyoterapiye ek olarak düzenli yürüyüş, yüzme gibi aktivitelerde bulunabilirsiniz.”

Zihinsel uyarımı ihmal etmeyin!

Denge bozukluklarına ve düşme olasılığına tedbir olarak görme ve işitme cihazlarıyla zayıflıkların kontrol edilmesi gerektiğini ifade eden Dr. Öğretim Üyesi Yıldız Erdoğanoğlu, “Yüksek riskli merdivenlerde korkulukları her iki elinizle tutarak inin ve çıkabilirsiniz. Güvenliğiniz için baston, önkol koltuk değnekleri veya yürüteçlerden faydalanabilirsiniz.

Ev zeminine kaymayı önleyici bir taban yerleştirebilir ve köşelerin keskin olmadığından emin olabilirsiniz. Tuvaletler ve banyolarda tutunma yerleri olmasını sağlamak yine güvenliğinizi artıracaktır. Gerekirse, yardımcı olabilecek bir ev acil çağrı sistemi kurabilirsiniz. Ayrıca zihinsel uyarımı ihmal etmeyiniz. Günlük gazeteyi okumak ve çapraz bulmaca çözmek gibi basit önlemler bile olumlu bir etkiye sahiptir” diye konuştu.


Mental sağlık problemlerine karşı egzersiz şart!

Hangi egzersizin vücudusunuz?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.