Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Şansölyesi Merkel ile birlikte düzenlediği basın toplantısında Can Dündar hakkındaki soruya yanıt verdi. “Şu an bu kişi Türk yargısına göre bir mahkumdur, ajandır. Devletin sırlarını ifşa etmiştir. Kendisinin iadesini istemek en doğal hakkımızdır” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Almanya Şansölyesi Angela Merkel, Berlin’de yaptıkları görüşmenin ardından birlikte basının karşısına geçti.
Merkel, Can Dündar hakkındaki soruya “Belli ihtilafların olduğu açıkça ortada. Bu basın toplantısına katılmamaya tamamen kendisi karar vermiştir. Hukuki zemin var akreditasyon için. Eşitlik açısından bu hak ona tanınmıştır. Cumhurbaşkanı ve benim Can Dündar konusunda farklı düşüncelerimiz olduğu ortada” yanıtını verdi.
Erdoğan da “Can Dündar’ın bir ajan olduğunu, devletin sırlarını ifşa etme durumunda olan bir işi olduğunu ve 5 yıl 10 aya mahkum edildiğini herhalde biliyorsunuzdur. Kaçarak Almanya’ya gelmiştir. Şu an bu kişi Türk yargısına göre bir mahkumdur, ajandır. Devletin sırlarını ifşa etmiştir. Kendisinin iadesini istemek en doğal hakkımızdır” ifadelerini kullandı.
Can Dündar: Basın toplantısına katılmamaya karar verdim
Toplantıya dakikalar kala Can Dündar, basın toplantısına katılmayacağını açıkladı. Dün geceden beri toplantıya katılmaması yönünde Türk heyetinin yoğun bir diplomatik temas sürdürdüğünü belirten Can Dündar, Özgürüz’e yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:
“Erdoğan ben gelirsem basın toplantısını boykot edeceğini söylemiş. Bizim Erdoğan’da alışkın olduğumuz bir tavır ama Erdoğan’ı bu kadar korkutacağını düşünmemiştim. Erdoğan soru sorulmasını istemiyor. Bir gazeteci haber yapmak zorundadır, haber olmaktan kaçınmak durumundadır. Şunu anlıyorum ki basın toplantısına gidersem, Erdoğan basın toplantısını iptal edecekti. Ben basın toplantısına gidersem kendim haber olacağım. Benim sorularım Alman meslektaşlarıma emanet. Bu nedenle toplantıya katılmayacağım. Ben sorular sormaya devam edeceğim. Erdoğan nereye giderse gitsin sorularımız peşinden gelecek.”
Teröristlerin iadesi
Basın toplantısının soru-cevap kısmında; Merkel, Almanya’daki teröristlerin iadesi hakkındaki soruya “FETÖ konusunda Türkiye’nin savlarını ciddiye alırız ancak daha çok nesnel bulguya ihtiyacımız var. PKK ile aynı seviyede görmek için daha çok kanıta ihtiyacımız var” yanıtını verdi.
Erdoğan da “Binlerce PKK mensubu Almanya’da. FETÖ terör örgütünün de yüzlerce mensubu buralarda bulunuyor. Aramızda suçluların iadesi anlaşması var. Yakalayıp teslim etmek ülkelerimizin huzuru, mutluluğu ve güvenliği için çok büyük önem arz ediyor” diye konuştu.
“Vize serbestisi ve Gümrük Birliği’nde gelişme istiyoruz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle konuştu:
“Sayın Merkel ile görüşmemizde bir süredir çalışmayan işbirliği mekanizmalarını işler kılmak noktasında fikir birliğine vardık. İki ülke arasındaki ilişkilerin daha da güçlendirilmesinden ve bu ivmenin korunmasından yanayız.
Vize serbestisi konusunda kalan 6 kriteri en kısa zamanda yerine getirmeyi planlıyoruz. Vize serbestisinin sağlanması ve Gümrük Birliği’nin güncelleştirilmesi hem Türkiye’nin, hem AB’nin faydasına olacaktır. Bu kritik sürecin belli çevrelerin kaprislerine maruz bırakılmadan iletilmesini diliyoruz. Almanya’nın vereceği desteğe de büyük önem veriyoruz.
Türkiye, başta Suriye krizi olmak üzere bölgesel konularda ciddi sorumluluk üstleniyor. Komşumuz Suriye’de 7 yıldır süren ve 1 milyon insanın hayatına mal olan zulmün bir an önce sona ermesini arzu ediyoruz. Almanya ile benzer bir yaklaşıma sahibiz. Şu an itibariyle 3,5 milyon mülteci ülkemize misafir edilmektedir. Burada Almanya’nın Suriye meselesinin insani boyutuna gösterdiği hassasiyet nedeniyle memnuniyetimi ifade etmek isterim.
Merkel: Camilere yönelik saldırılar kabul edilemez
Merkel de şu ifadeleri kullandı:
“İnsanların tüm çıkarlarını koruduğumuzu, ayrımcılığa uğramadan burada barışçıl bir yaşam sürmeleri için elimizden geleni yaptığımızı söyledim. Elbette camilere yönelik saldırılar kabul edilemez. Camilere karşı saldırılara tavır almaktayız. Yabancı düşmanı saldırının 25’inci yıl dönümünde kendim de orada bulundum. Biz kesinlikle her türlü güvenlik önlemini alarak güven ortamını daha da sağlamlaştırmak istemekteyiz.”
“Yarın tekrar görüşeceğiz”
“Son yıllarda malum bazı köklü karşıtlıklar olmuştur. Farklı görüşmelerimiz olmuştur. Basın özgürlüğü gibi konular olmuştur. Son derece somut durumların da çözüme ulaşması bizi mutlu etti. Halen Alman vatandaşı olarak tutuklu olan bir takım insanlar var. bu konuda da bir çözüm bulunması için katkıda bulunmaya çalışıyorum. Sayın Erdoğan ile yarın da bir görüşme yapacağız. Bu konuları da ele alacağız.
“Dörtlü zirve Ekim’de”
“İdlib konusunu da görüştük. Bu konuda Rusya, Fransa ve Türkiye’yle Ekim ayında birlikte toplantı yapmak için uğraşıyoruz.”
