Okul reddini yenmenin 7 altın kuralı

Tatil süresince okul dönemine kıyasla daha serbest ve dilediğince vakit geçirmeye alışan çocuklar, okulun ilk günlerinde zaman zaman ‘okul reddi’ sorunu yaşayabiliyor.

Okula ilk kez başlayacak çocuklara doğru yaklaşımların belirlenmesi ve uzman desteğiyle bu dönemi kolayca atlatmanın mümkün olduğuna değinen Emsey Hospital Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Fırat Hamidi, her 100 çocuktan 1’inde görülen okul reddi sorununa dikkat çekti.

Çocuklar için onları en zorlayacak konu yeniden düzenli ve disiplinli hayata dönüş yapmak olacağını belirten Hamidi;


“Önceki sene okula gitmiş çocukların okula başlamalarında çeşitli motivasyonlar vardır, ancak okula ilk kez başlayacak çocuklar için her şey yolunda gibi görünse de okulun ilk günlerinde ailelerinden ayrılmak istemeyişi ve okula gitmeye karşı tepki göstermesi bazı ailelerin oldukça zor bir dönemden geçmesine neden olabiliyor” şeklinde konuştu.

Okul reddi kızlarda ve erkeklerde aynı oranda görülüyor

Uzm. Dr. Fırat Hamidi, “Okul reddi; okul çağına gelmiş çocuklarda okula gitmek istememe, gitmemek için karşı koyma ile kendini gösteren fiziksel, duygusal, davranışsal birtakım bulguların eşlik ettiği bir durumdur.

Okul zamanı geldiğinde çocuk okula gitmek istemediğini sözel olarak ya da davranışlarıyla ifade eder. Israrla, evden ayrılmak istemez. Yataktan kaldırmak, uyandırmak son derece güçlenir. Bu durum okul çağına gelmiş her 100 çocuktan 1’inde görülüyor ve okul hayatının herhangi bir döneminde ortaya çıkabiliyor.


Sosyoekonomik statü gözetmeksizin, erkek ve kız çocuklarında eşit oranda görülüyor. Okula gitmeyi reddeden çocuğa yardımcı olmanın temel şartı bu durumun altında yatan nedenin araştırılması olacaktır” şeklinde konuştu.

Sorun aile ya da okul kaynaklı olabilir

Okul reddi sorununa neden olan faktörün ortaya çıkartılması gerektiğine değinen Emsey Hospital Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Fırat Hamidi;

“En sık yapılan yanlış tutumlardan biri de okul reddinin neden oluştuğunu araştırmadan kızmak, suçlamak ve öfkeyle çocuğu baskılamaya çalışmaktır. Okula gitmeyi reddetme durumunda, sorunun mutlaka çocuktan kaynaklandığını iddia edemeyiz.

Çocuğun okulunun ya da sınıfının değişmesi, öğretmeni ile yaşamış olabileceği bir problem, arkadaşlık ilişkilerinde oraya çıkabilecek sorunlar veya üstesinden gelemeyeceği kadar ağır bir sorumluluk varsa okul reddi görülebilir.” dedi.

Nasıl bir yol izlemeli?


Okula gitmeyi reddetme davranışının nedenlerini anlamadan, sadece baskı yaparak okula gitmesi için zorlamak çocukta öfke nöbetleri, okuldan kaçmak, kendine zarar vermesi gibi durumlara sebep olabilir.

Emsey Hospital Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Fırat Hamidi, Okul Reddini önlemenin 7 altın kuralını şöyle sıraladı;

  1. Okula başlayacak olan her çocukta heyecan, kaygı gibi duygular gözlemlenebilir. Bu son derece normaldir.
  2. Çocuğunuzla okula gitmek istememesinin nedenlerini konuşmanız, onun bu konuda kendi duygularını anlatmasını sağlamanız, anlaşıldığını hissettirecek ve sizinle daha kolay iletişim kurmasını sağlayacaktır.
  3. Bazen çocuklar çok kolay anlatmayabilir. Böyle durumlarda resim çizdirme, hikâye anlatma ya da insan figürlü oyuncaklar yardımıyla farklı bir iletişim kanalı kurulabilir.
  4. Sorun aile içinden kaynaklanıyorsa, aile içi iletişimi güçlendirmeye, çocuğun yaşına ve bilişsel gelişimine uygun becerileri geliştirmesine yönelik destekleyici yaklaşımlarda bulunulmalıdır.
  5. Okul kaynaklı ise, okul alanında düzenlemeler yapılmalıdır. Okul içindeki bireylerle arasında bir sorun varsa, rehberlik servisinin ve idarecilerin devreye girmesi işe yarar. Okul nedenli sorun aşılamıyorsa son aşamada sınıf ya da okul değişikliği de yapılabilir.
  6. Çocuk kendini rahat hissedinceye kadar ebeveyn sınıfta bekleyebilir, aşamalı olarak çocuğun ebeveyni ile kaldığı süre azaltılıp, fiziksel mesafe giderek uzatılabilir.
  7. Ebeveyn tarafından okula bırakılıyor ise, ayrılma süresi kısa tutulmalı, ne zaman tekrar almaya geleceği ve tam olarak nerede bekleyeceği bilgisi net bir şekilde çocuğa ifade edilmelidir.

Okul fobisi belirtileri neler? Bu uyarılara dikkat!


Editor
Haber Merkezi ▪ İndigo Dergisi, 19 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. Amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. Ayrıca İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İndigo Dergisi herhangi bir çıkar grubu, ideolojik veya politik hiçbir oluşumun parçası değildir.