Yaralı taklidi yaparak kendisine yardıma gelen 18 yaşındaki Gamze’ye saatlerce tecavüz eden Yunus Emre Çakır mahkeme tarafından, ‘Gamze tecavüz sırasında çığlık atmadı’ denilerek serbest bırakıldı. Gamze’nin avukatı, olay günü ifade alınırken görevli polislerden bazılarının ‘O saatte dışarıda ne yapıyordun?’ Elin adamına niye yardım ediyorsun? Gecenin bir saatinde dışarıda ne işin vardı?’ diyerek tecavüzü meşrulaştırma çabasına girdiklerini belirtti.
Bursa’da yolda yaralı olarak görüp, yardım ettiği Yunus Emre Çakır’ın cinsel saldırısına maruz bırakılan Gamzenur A., ilk kez konuştu. Gamzenur, Yunus Emre Çakır’ın tutuklu yargılanmasını istedi.
Bursa’da yolda yaralı olarak görüp, yardım ettiği Yunus Emre Çakır’ın cinsel saldırısına maruz bırakılan Gamzenur A., ilk kez konuştu. 9 aydır psikolojik tedavi gördüğünü belirten Gamzenur, Yunus Emre Çakır’ın tutuklanmaması nedeniyle kendini güvende hissetmediğini belirtti.
Avukat Nazlı Ceren Şendoğan, müvekkili Gamze A.’ya cinsel saldırıda bulunduğu gerekçesiyle yargılanan Yunus Emre Çakır’ın mahkeme tarafından, “tecavüz sırasında çığlık atmadı” denilerek serbest bırakıldığını söyledi.
Olay, 6 Kasım 2019 tarihinde merkez Osmangazi ilçesi Emek Mahallesi’nde meydana geldi. Gamzenur A., yaya olarak evine giderken yolda yaralı Yunus Emre Çakır’ı gördü. Gamzenur A., kendisinden yardım isteyen Yunus Emre Çakır’ı yakındaki özel bir hastaneye götürdü. Hastaneden çıktıktan sonra Yunus Emre Çakır ile Gamzenur A. bir süre birlikte yürüyüp, sohbet etti. Yunus Emre Çakır, evinin önüne geldiğinde, Gamzenur A.’yı ağzını kapatıp, sürükleyerek içeriye götürdü.
Kendisine 3 kez cinsel saldırıda bulunulduğu söyleyen Gamzenur A., sabah saatlerinde Yunus Emre Çakır’ın bir boşluğundan yararlanarak, evden kaçtı. Gamzenur A., bir süre sonra Emek Polis Merkezi’ne giderek, şikayetçi oldu. Şikayet üzerine gözaltına alınan Yunus Emre Çakır, emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi. Yunus Emre Çakır, çıkarıldığı mahkemece tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
“Bağırdım ama sesimi kimse duymadı!”
Olayın ardından savcılıkta ifade veren Gamzenur A., “Yunus Emre Çakır’ı yolda yaralı gördüm, yardım ettim. Hastaneden çıktıktan sonra biraz yürüdük. Bir evin önüne geldiğimizde bana içeride bir şey olduğunu söyledi. Sonra aniden ağzımı kapatarak, beni apartmana sürükledi. Bağırdım ama kimse duymadı. Engel olmaya çalıştım, fakat gücüm yetmedi. Sabah saat 06.00 sıralarında bir boşluktan yararlanıp evden kaçtım. Beni evime kadar takip edip tehditlerine devam etti. Çok bağırdım ama kimse sesimi duymadı” dedi.
Yunus Emre Çakır ise savcılıkta verdiği ifadesinde suçlamaları reddetti.
Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde, Yunus Emre Çakır hakkında ‘Nitelikli cinsel saldırı ve cebir, şiddet, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak’ suçlarından 25 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.
Sosyal medyada büyük tepki topladı
Yunus Emre Çakır’ın tutuksuz yargılanmasına devam edilirken zor günler geçirdiğini söyleyen Gamzenur A., sesini duyurmak için yaşadıklarını bir sosyal medya hesabına yazdı. Sosyal medya hesabının Gamzenur A.’nın yazdıklarını paylaşmasının ardından birçok kişiden Yunus Emre Çakır’a tepki yağdı.
Gamzenur ilk kez konuştu
Gamzenur A. olayın ardından ilk kez konuştu. Yunus Emre Çakır’ın tutuksuz yargılanması nedeniyle korktuğunu belirten Gamzenur A., olayın ardından psikolojik tedavi gördüğünü söyledi. Gamzenur A., şöyle konuştu:
“Yaşadığım şeyi hiç kimsenin yaşamasını istemiyorum. Yaşadığım olay şikayetim üzerine yargıya yansıdı, o sebeple detaylı anlatamayacağım. Fail tutuksuz yargılanıyor ve yakın çevremde yaşıyor. O nedenle kendimin ve başka kadınların güvende olduğunu hissetmiyorum. Hayata ilişkin hayallerim, umutlarım, hedeflerim vardı, ama şu anda uyuyamıyorum. Toplu taşıma kullanamıyorum. Kalabalık alanlara karışamıyorum. Psikolojik tedavi görüyorum. Hayatımı, yaşadıklarımı yaşayan hiçbir kadın gibi planlamadığım bir gerçek. Failin tutuklanmasını ve başka kadınlara zarar vermesini engellemek istiyorum. Adalet istiyorum. Bu konuda ihmalkar davranan herkes hakkında gerekeni yapacağız.”
Duruşmanın ikinci celsesi 4 Kasım’da
Gamzenur’un avukatı Ezgi Parıldar Beyaz ise, “Müvekkilimin yaşadığı olay, derin üzücü ve toplumu da kanatan bir konu. Bursa 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nde duruşma görülüyor. 4 Kasım’da ikinci celse görülecek. Pandemi sebebiyle duruşmalar yapılamadı. Bu nedenle ikinci celseyi bekliyoruz. Bizim amacımız sanığın tutuklu yargılanmasını sağlamak. Şu anda tutuksuz yargılanıyor. Sürecin takipçisi olacağız” dedi.
Gamzenur’a daima destek olduklarını belirten Bursa Kadın Meclisleri Temsilcisi Cemile Boncuk ise, şiddetin cinayetlerin durmasını istediklerini belirterek, “Gamzenin yaşadığı olaya elbette çok öfkeliyiz” diye konuştu.
Gamze’nin avukatı konuştu
Cumhuriyet’e konuşan avukat Nazlı Ceren Şendoğan müvekkiline saatlerce tecavüz edildiğini ve müvekkilinin bu esnada sara nöbetleri geçirdiğini aktardı.
Avukat Nazlı Ceren Şendoğan olayı şöyle anlattı:
Geçtiğimiz sene müvekkilim Gamze A. bir arkadaşı ile dışarıda vakit geçirdikten sonra evine gitmek üzere yürüyor. Yürürken yolda kolunu tutan, sızlanan birini görüyor. Yunus Emre Çakır isimli bu şahıs kendisine hastanenin adresini soruyor ve şehrin yabancısı olduğunu kendisine hastaneye kadar eşlik etmesini rica ediyor. Gamze de insanlık namına yardım ederek eşlik ediyor. Hastanede çok kısa bir tedaviden sonra ikisi de kendi evlerine doğru gidiyor.
Hatta Gamze bu olaylar yaşanırken en yakın arkadaşına mesaj ile yolda birini gördüğünü hastaneye götürdüğünü de aktarıyor. Gamze A. evine yaklaşık 4 apartman kala Yunus Emre Çakır tarafından bir apartmanın içerisine çekiliyor. Müvekkilimi zemin kattaki evine zorla sokarak kendisini alıkoyuyor ve cinsel saldırıda bulunuyor. Tecavüz saatlerce sürüyor.
Ayrıca bu süreçte müvekkilim sara nöbetleri geçiriyor. Bu şahıs müvekkilimi sıcak ve soğuk suda yıkayarak bir nevi işkence ediyor. Müvekkilimin fotoğraflarını çekiyor tehdit ediyor. Son olarak sabaha karşı birine söylersen seni öldürürüm diyerek Gamze A.’ı serbest bırakıyor. Gamze A. yaşadığı şoku atlatır atlatmaz en yakın arkadaşını çağırıyor ve hemen karakola şikâyette bulunuyorlar.
“Yetkililer mağduru yargıladı!”
İşte buradan sonra ihmaller silsilesi başlıyor. Görevli polisler müvekkilimi ve sanığı aynı ekip arabasında getiriyorlar. Böyle bir psikoloji içerisinde olan bir insanın yaşamak isteyeceği en son şeylerden biri bu uygulama.
Bu tarz suçlar özel suçlardır. Fiziksel deliller her an kaybolabilir. Görevli memurların bunu bilip hızlıca delilleri toplamaları gerekirken saatlerce müvekkilim bekletiliyor. Ekstra olarak ne yapması gerektiğine dair hiçbir bilgi verilmiyor.
Daha sonra ifade alınırken görevli polislerden bazıları ‘O saatte dışarıda ne yapıyordun?’, ‘Elin adamına niye yardım ediyorsun?’, ‘Gecenin bir saatinde dışarıda ne işin vardı?’ gibi cümleler kullanarak hem tecavüzü meşrulaştırma çabasına girdiler hem de müvekkilim kötü olan psikolojisini iyice bozdular.
Bu cümleleri duyan Gamze A.’nın yakın arkadaşı sinirlenerek itiraz ediyor. Görevliler sen çok konuştun diyerek o arkadaşının ve Gamze A.’nın diğer yakınlarının orada bulunmasını engelliyor. Fakat Yunus Emre Çakır’ın tüm ailesi rahat bir şekilde içeri girip sanığın yanında olabiliyorlar.
Aynı zamanda görevliler sanık ile sohbet ediyor, yorulduğu için uzanmasına imkân tanıyorlar, çay ikram ediyorlar. Sanki mağdur ile sanığın yeri değişmiş gibi bir ortam mevcuttu. Tüm bu olanlara müvekkilim şahit oluyor. Bu şahıs o gün içinde serbest bırakılıyor. Zaten müvekkilimi en yıpratan durum bu.
“Tutuklama istiyoruz”
Sanığın olay günü serbest kaldığını ve hala Gamze A.’ nın sokağında yaşadığını söyleyen Şendoğan şunları aktardı:
“Sanık müvekkilimin yaklaşık 4 apartman yanında oturuyor, yaşadığı korkuyu anlatmam imkânsız. Bizim tıbbi ve fiziksel delillerimiz var. Bu delilleri de geçiyorum. Yunus Emre Çakır adlı bu şahıs karakolda iken Gamze A.’ya mesaj atıyor. Attığı mesajda kendisinin evli ve çocuklu olduğunu konuyu uzatamaması gerektiğini ve başka şekilde çözebileceklerini söylüyor.
Sadece bu kısa mesaj bile yaşanan tecavüzün kanıtıdır. Ama mahkeme şâhısı tutuksuz yargılıyor. Gerekçe olarak da sanığın şu ifadesi gösteriliyor. Sanık aile apartmanında oturduklarını ve Gamze A.’nın çığlık atsa duyulabileceğini ama atmadığını rıza gösterdiğini söylüyor. Mahkeme de tutarsız bularak bu gerekçe ile şâhısı tutuksuz yargılıyor.
Şahıs hala Bursa’da aynı mahallesinde yaşamaya devam ediyor. Ne mahkeme tarafından ne de toplum tarafından gerekli tepkiyi görmedi. Müvekkilim yaşadığı olaydan sonra tekrar tekrar mağdur ediliyor. Biz tekrar tutukluluk talep edeceğiz.
Davamız pandemiden dolayı Kasım’a ertelendi hakkımızı sonuna kadar arayacağız. Bu olayda da görüyoruz ki İstanbul Sözleşmesi’nin yükümlükleri yerine getirilse Gamze sürekli olarak yaşadığı mağduriyetleri yaşamayacaktı. Bu süreci psikolojik olarak daha sağlıklı atlatabilecekti. Ya da sözleşmedeki kurumlar işlevsel olsaydı süreç daha sağlıklı işleyebilirdi.”
