Öğrenilmiş çaresizlik: “Ne yapsam olmuyor” mu diyorsunuz?

Öğrenilmiş çaresizlik, kişinin karşılaştığı olumsuz durumlara karşı çaba harcamaması, isteksizlik yaşaması ve motivasyon kaybı ile pasifleşmesi anlamına geliyor.

Öğrenilmiş çaresizlik

“Ne yapsam olmuyor” mu diyorsunuz? Öğrenilmiş çaresizlikle baş etmenin yolları

“Ne yapsam olmuyor” gibi düşüncelere sebebiyet veren öğrenilmiş çaresizliğin birçok farklı tanımının olduğunu söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Ezgi Dokuzlu, “Öğrenilmiş çaresizlik, bulunduğu durumdan kurtulmak için elinden gelen her şeyi yapması fakat başarı elde edememesiyle birlikte mevcut durumu kabullenip mücadeleyi bırakması olarak da tanımlanabilir. Bu davranış durumunda kontrol kaybının yaşanması kişinin motivasyonunu, duygusal durumunu ve bilişsel performansını etkileyebiliyor” açıklamasında bulundu.


Öğrenilmiş çaresizlik yüzünden geçmişteki üzücü ve olumsuz deneyimlerin bugün verilen kararları belirlediğini söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi’nden Uzman Psikolog Ezgi Dokuzlu, “Örneğin küçük yaşlarda basketbolda başarılı olmayı hedefledik ama yeterli motor becerilerimiz tamamlanmadığı için top zıplatmakla ilgili yeterli performansı gösteremedik ve başarılı olamadık. Birkaç deneme sonrası bu konu hakkında yetersizlik duygusunu daha da deneyimleyerek güçlendirdik. İleride yeterli becerilerimiz olduğunda bile denemeden ‘nasıl olsa yapamam, denememe gerek bile yok’ düşüncesi bu duruma temel bir örnek olabilir” dedi.

Durumlar üzerindeki kontrol kaybı karamsar düşüncelere neden olabilir

Kişinin bir durumu değiştiremediği zaman, yani olay üzerindeki kontrolünü kaybettiğinde değişime karşı karamsar düşüncelere kapılabildiğini vurgulayan Uzman Psikolog Ezgi Dokuzlu, “Bu kontrolsüzlük defalarca yaşandığında kişi düzelmeye ve değişime olan inancını zamanla daha da yitirmeye başlayabiliyor. Kişi motivasyonunu kaybedip çaresizliği deneyimleyebiliyor. Bu durum kişinin kendisini yetersiz hissetmesine neden olurken pasif kalma sürecine girmesine de neden olabiliyor” şeklinde konuştu.

Yaşam koşulları öğrenilmiş çaresizliğin şiddetini etkiliyor

Öğrenilmiş çaresizlik sonucunda kontrol kaybı yaşanmasının kişinin motivasyonunu, duygusal durumunu ve bilişsel performansını etkilediğini belirten Ezgi Dokuzlu, “Kontrol kaybı, 3 farklı şekilde karşımıza çıkıyor. Motivasyonel düzeyde kontrol kaybı oluşabiliyor ve yaşanan olumsuz tecrübelerin sonucu olarak durumu değiştirme ve kontrol etme isteği kaybolabiliyor. Bu durumdaki kişilerde, çevrede olup bitenlere karşı tepki vermede genel bir istek kaybı ve motivasyon kaybı olabiliyor.

Diğer kontrol kaybı ise duygusal düzeyde kontrol kaybı. Çaresizliği öğrenmiş̧ kişi, içinde bulunduğu zor duruma karşı çözümsüz kaldığında, bu mevcut durumdan kendi imkanlarıyla kurtulamayacağına inandığında karamsar düşüncelerin de etkisiyle kontrol kaybı da derinleşebilir. Kişide dış dünyaya karşı güven eksikliği, anksiyete ve stres şiddetinde artış, umutsuzluk, karamsarlık, depresyon gibi sonuçlar meydana gelebilir” diye konuştu.

Sonuncusu ise bilişsel düzeyde kontrol kaybı… Bunun, kişinin bilişsel becerilerindeki kontrolsüzlüğünün, karşılaştığı olumsuz durumlar sonucunda meydana gelebildiğini hatırlatan Dokuzlu, “Kişi bunun sonucu olarak davranışları ve davranışlarının sonuçları arasındaki ilişkiyi doğru yorumlayamaz ve süreci bütünlük içinde kavramakta zorluk yaşayabilir. Tabii ki yaşam koşulları ve olaylara bakış açısı öğrenilmiş çaresizlik şiddetini ve türünü de etkileyebiliyor. Olaylara daha pozitif bakan bireyler sorunların üstesinden rahatlıkla gelebilirken, olaylara daha olumsuz yönlerinden bakan kişiler sorunların üstesinden gelmekte zorlanabiliyor” dedi.


Kendini tanımak önemli

Öğrenilmiş çaresizliğin doğuştan gelen bir duygu olmadığını, deneyimlerle şekillendiğini hatırlatan Psikolog Ezgi Dokuzlu, “Zaman kavramı kişilerin problem çözme ve öz kontrol becerilerini geliştirdiği için kişinin zor durumlar karşısındaki mücadele gücünü oluşturabilir. Dolayısıyla bireylerin öz farkındalıkta kendini tanıması, duygu ve düşüncelerini bilmesi ve olumsuz duygu ve düşüncelerin kaynaklarını inceleyerek çözüm yollarına odaklanması öğrenilmiş çaresizliğe karşı koruyabilir” şeklinde konuştu.

Öğrenilmiş çaresizlikle baş etmek için öneriler:

İyimser bakış açısını benimseyin.

Olayların olumlu yönlerine odaklanmaya çalışın. Karamsar düşünceye sahip olmak çaresizlik duygusunu arttıracaktır.

Kontrolün sizde olduğunu hatırlayın.

Kontrolün kendisinde olmadığını düşünen kişiler çabalarına rağmen başarısız olacaklarına inanırlar ve çaba harcamayı bırakırlar.

Gerçekçi hedefler koyun.

Hedefiniz ulaşılabilir ve gerçekçi olmalı. Aksi halde, başarısızlık olasılığı nedeniyle öğrenilmiş çaresizlik döngüsüne kapılırsınız. Aslında yapabileceğiniz şeyler hakkında bile karamsarlığa kapılabilirsiniz.

Başarısızlıklarınızdan öğrenin.

“Yine başarısız oldum” demek yerine, “Bir daha bunu yaşadığımda ne yapabilirim?” gibi bir sorgulama, beyninizin problem çözme alanlarına erişmenize yardımcı olur.

Kendinizi takdir edin.

Küçük başarılar için bile kendinizi övün, kendi çabanızı ne olursa olsun değersizleştirmeyin.

Kendinizi iyi tanıyın.


Başarı ve başarısızlıklarınızı gözden geçirin. Başarılı olma yolunda önünüzdeki engelleri aşmak için neler yapabileceğinizi düşünün.

Evlilik kararı alırken bu sorulara yanıt aranmalı!


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.