Kronik migren hastaları Ramazan’da nasıl oruç tutabilir?

Yaz mevsimi ve Ramazan ayı migren hastaları için zor geçen dönemlerin başında geliyor. Ramazan ayının yaz mevsimine denk gelmesi ise migren hastaları için riskin 2 kat artmasına zemin hazırlıyor. Ramazan’da oruç tutmak isteyen kronik migren hastalarına ‘toksin’li çözüm ve beslenme önerileri nelerdir?

Kronik migren hastaları Ramazan'da nasıl oruç tutabilir?

Kronik migren hastaları için ağrısız oruç tutmanın 8 yolu

Ramazanda değişen beslenme alışkanlıkları, uzun süre aç, susuz kalmak, parlak güneş ışınları migren ataklarını tetikleyebiliyor. Nöroloji Uzmanı Uzm. Dr. Sevda Dağcıoğlu, oruç tutacak kronik migren hastaları için çok önemli uyarılarda bulundu.

“Türkiye Baş Ağrısı ve Migren Epidemiyolojisi Çalışması” verilerine göre kadınlarda migren oranı %24,6 erkeklerde %8,5. Buna göre ülkemizde her 4 kadından ve her 12 erkekten birinde migren görülüyor.


Yine bu araştırmaya göre Türkiye’de 18-65 yaş arası erişkinlerde migren sıklığı %16,4. Yani Türkiye’de her 7 kişiden biri migrenli. Bu oranlara göre ülkemizde yaklaşık 12 milyon migren hastası bulunuyor.

Migrenin birçok tetikleyicisinin olduğunu söyleyen Uzm. Dr. Sevda Dağcıoğlu; “açlık, susuzluk, lodos, uykusuzluk veya her zamankinden fazla uyumak, bazı yiyecekler ve kadınların yaşadığı hormonal değişiklikler atakların gelmesine sebep olabiliyor” dedi.

Kronik migren atağı; zonklayıcı, yaşam kalitesini düşüren, çoğu zaman bulantı, kusma, ışığa veya sese karşı aşırı hassasiyetle birlikte geliyor. Oruç tutan kronik migren hastalarında bu ataklar daha fazla soruna neden olabiliyor. Özellikle uzun süren açlık ve susuzluk migreni tetikleyebiliyor. Hava sıcaklığındaki artış, uyku düzenindeki değişiklikler ve oruç, pek çok kişide baş ağrısı şikâyetlerini artırsa da uygun tedavi yöntemleriyle kronik migren ağrıları ile başa çıkılabiliyor. Dağcıoğlu, “Kronik migren hastaları da iftar ve sahurda bazı yiyecek ve içeceklerden uzak durarak, koruyucu tedavi yöntemlerini tercih ederek migren ataklarını kontrol altına alabilir ve ağrısız bir ay geçirebilirler” dedi.

Oruç tutmak isteyenlere toksinli çözüm

Oruç tutmak isteyen ancak atak geçirir miyim korkusu yaşayan kronik migren hastalarına ‘Botulinum Toksin A’ uygulaması yaptırmalarını öneren Uzm. Dr. Sevda Dağcıoğlu, “Araştırmalar 3 aydan fazla süre boyunca, ayda 15 ya da daha fazla gün, migren karakterinde baş ağrısı olarak tanımlanan kronik migren tedavisinde botulinum toksin uygulamasının etkili olduğunu gösterdi. Kozmetik amaçla sadece yüz bölgesinde uygulanan Botulinum Toksin A, migren tedavisinde alın, şakaklar, ense ve boyun bölgelerinde belirli noktalara uygulanıyor. Uygulamanın etkisi yaklaşık 6 ay sürüyor” şeklinde konuştu.

Bol sıvı tüketin, uykusuz kalmayın

Oruç öncesi bol sıvı tüketilmeli, uykusuz kalmamalıdır. Kafein kesilmesine bağlı başağrısı tetiklenmesine karşı sahurda güçlü kafein etkisi olan bir bardak kahve ile kesilme sıkıntısını yok edebilirler.

Başağrısından koruyan gıdalar tüketin

Glisemik indeksi düşük gıdalar tüketerek başağrısından korunulabileceğini söyleyen Dağcıoğlu, kronik migreni olanlar “az yağlı yoğurt, az yağlı süt, çavdar, buğday, bezelye, havuç, patlıcan, brokoli, karnabahar, lahana, mantar, domates, biber, marul, yeşil fasulye, kiraz, erik, greyfurt, şeftali, elma, armut, kuru kayısı yiyebilir” dedi.

Kronik migreni olanlar sabıkalı gıdalardan uzak dursun

Kronik migreni olanların bazı sabıkalı gıdalardan uzak durması gerektiğini anlatan Uzm. Dr. Sevda Dağcıoğlu; “Eğer oruç tuttuğunuzda baş ağrısı yaşamak istemiyorsanız sosis, salam, sucuk, janbon gibi şarküteri ürünleri, cips, ısıtmaya hazır yiyecekler, alkol, sigara pasta, kurabiye, hamur işleri, beyaz pirinç, beyaz ekmek, kavun, patates, dondurmadan uzak durun. Muz, peynir, çikolata, soğan, fıstık ezmesi, sirke gibi besinleri tüketmeyin” hatırlatması yaptı.


Kronik migren hastalarının oruç tutarken dikkat etmesi gerekenler

1- İyi dengeli beslenin- her öğüne protein içeren besinler (balık, kefir, az yağlı yoğurt, yumurta, brokoli, havuç, bezelye, elma) ekleyin, dondurma, buzlu yiyecekler, tuz tüketmeyin

2- Fenilalanin (aspartam içeren tatlandırıcılar) veya tiramin içeren (alkol, muz, peynir, çikolata, soğan, fıstık ezmesi, sirke) besinleri tüketmeyin.

3- Her gün iftar ve sahurda lifli gıdalar tüketmeye özen gösterin (Yulaf ezmesi, yulaf gevreği, mercimek, elma, badem, portakal, armut, fındık, keten tohumu, fasulye, bezelye, nohut, yaban mersini, salatalık, kereviz, havuç, badem, ceviz, fındık, arpa, kuskus, kahverengi pirinç, bulgur, kabak, elma, kereviz, brokoli, lahana, enginar, domates, havuç, salatalık, yeşil fasulye, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kuru üzüm, üzüm)

4- İftar sahur arasında en az 2 litre sıvı tüketin. En çok su tüketmeye özen gösterin. Su içmek istemediğinizde soda, limonata veya ayran da iyi bir seçenektir.

5- Sık aralıklarla az az beslenin. İftar ve sahur arasında 4 öğün yapın.

6- Sıcak havalarda dışarıda dolaşmayın. Klimalı (ancak direk klima altında bulunmadan) ortamlarda bulunmayı tercih edin.

7- Başağrıları için gerektiğinde hekim tavsiyesi ile uzun etkili ağrı kesicileri kullanın.


8- Eğer ataklar sık ve şiddetli ise ve kullanılan tedavilere rağmen oruç başağrılarının geçmiş deneyimlerinden tetiklendiği biliniyorsa, Ramazan ayında girişimsel yöntemler dediğimiz (Botulinum Toksin A gibi) uygulamaları hekimlerinden talep edebilirler.


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.