Ayakta çalışanlar ayak sağlığını nasıl korumalı?

Siz de uzun saatler boyunca ayakta durarak çalıştığınız için ayaklarınızda çeşitli rahatsızlıklar yaşıyor musunuz? Peki, bazı ayak bakımı önerileriyle bu problemlerden kurtulabileceğinizi biliyor muydunuz?

Ayakta çalışanlar dikkat! Ayak sağlığınızı nasıl korursunuz?

Gün içerisinde uzun saatler boyunca oturarak çalışanlar, sürekli hareketsiz kalmaya bağlı bazı ergonomik problemler yaşayabiliyor. Fakat oturarak mesai geçirenler kadar sürekli ayakta kalarak çalışanlar da birçok ayak sağlığı sorunuyla karşılaşabiliyor. Central Hospital’dan Dermatoloji Uzmanı Dr. Hicran Ercan, “Gün içerisinde 6-8 saat kadar ayakta kalmak, bacakların alt kısımlarında, özellikle ayaklarda yorgunluk oluşmasına yol açar. Yavaşlayan kan dolaşımına vücut tepkime yaptığında ise bacakta ve ayakta şişmeler meydana gelebilir.” diyor.

Hostes, garson, AVM çalışanı, güvenlik görevlisi veya tezgahtar gibi mesleklere mensup olanlar, uzun süre ayakta çalışmaları nedeniyle bazı sağlık problemleri ile karşı karşıya kalabiliyor. Bu problemlerin başında ise ayak sağlığı sorunları geliyor. Gün içinde sürekli ayakta kalarak çalışan kişilerin en fazla yaşadığı rahatsızlıklar arasında ortopedik ve dermatolojik problemler sayılıyor.


Uzun süre ayakta kalmak kan dolaşımını azaltıyor

Gün içerisinde 6-8 saat kadar ayakta kalmak, bacakların alt kısımlarında, özellikle ayaklarda yorgunluk oluşmasına yol açar. Bunun nedeni de vücutta hareket azaldıkça kan dolaşımının da azalmasıdır. Yavaşlayan kan dolaşımına vücut tepkime yaptığında ise bacakta ve ayakta şişmeler meydana gelebilir.

Ayak tabanında şişme, su toplaması ve karıncalanma hissi oluşabilir

ayak-sagligi

Uzun saatler ayakta durarak çalışanlar, ayak sağlığı problemlerinden korunmak için gün içerisinde belli aralıklarla mutlaka oturmaya ve dinlenmeye özen göstermelidir. Çünkü 10 saat ve üzeri çalışanların, sürekli ayakta durmaları nedeniyle tüm vücut yükü bacaklara ve ayaklara biner. Bunun sonucunda ayak ve bacaklarda oluşan baskı ise ayak tabanında şişme başta olmak üzere, su toplaması ve karıncalanma hissi gibi problemlerin oluşmasına neden olur. Bu kişiler gün içerisinde yeteri kadar dinlenmediğinde, ilerleyen süreçlerde varis problemleriyle karşılaşabilir. Ayakta çalışanlar, varis probleminin önüne geçebilmek için varis çorabı kullanabilir. Varis çorapları, varisleri tedavi etmese de bacakların dinlenmesine ve yeni varis oluşumun engellenmesine katkı sağlayabilir.

Kösele ayakkabıları unutun

Sürekli ayakta durmak, varis dışında topuk dikeni sorununa da zemin hazırlayabilir. Çünkü topuğun taban yapısı özel bir yağ dokusu ile kaplıdır. Bu doku, vücudun mevcut yükünü taşıyabilmek için bölüm bölüm olacak şekilde topuk tabanında sıralıdır. Bu yağ dokusunun uzun süre ayakta kalmaya bağlı olarak aşınması, ayağın yük taşıma özelliğini kaybetmesine ve zamanla çeşitli ağrıların oluşmasına sebep olabilir. Bu gibi sorunlarla karşılaşmamak için ise kösele tabanlı ayakkabılardan uzak durulmalı, aksine yumuşak tabanlı ayakkabılar giyilmelidir. Ayrıca sabahları yataktan kalktıktan sonra ayak tabanını esnetmeye faydalı olacak egzersizler yapılabilir. Ayakta ağrıyan bölgeler varsa, her gün 1-2 dakika kadar masaj yapılabilir.

Uygun olmayan ayakkabı kullanımı nasırı tetikleyebilir

Ortalama olarak 12 saatlik bir mesaisi bulunan kişiler nasır problemi yaşayabilir. Uzun ve yorucu çalışma saatleri, rahatlık şartlarına sahip olmayan yanlış ayakkabı seçimi ve sabit duruş nasırın oluşmasına yol açar. Nasır, ayak tabanında oluşabildiği gibi parmak aralarında da görülebilir.


Ayakkabı seçerken görselliğe değil rahatlığa bakılmalı

10 saat ve üzeri sürelerde ayakta çalışan kişilerin dikkat etmesi gereken bazı noktalar vardır. Bunların başında ayakkabı seçimi gelir. Bu kişiler, ayakkabı satın alırken renk ve şekil özelliklerine değil ayak sağlığına özen göstermelidir. Ayrıca mesai sonunda ayaklar şişebildiği için, giyilecek ayakkabı günlük ayakkabılardan yarım veya 1 numara büyük olmalıdır. Satın alınan ayakkabı ise yalnız tek ayakta değil iki ayakta birden denenmelidir.

Ortopedik özellik olmazsa olmaz

Kış aylarının yaklaştığı şu günlerde bot ya da çizme alınacaksa tercih, elastik tabana sahip olan ortopedik modellerden yana kullanılmalıdır. Kış sonunda rafları alacak yazlık ayakkabılar ise yine ortopedik ve ayağın hava almasına olanak sağlayan türde olmalıdır. Ayakkabı seçimi sırasında plastik içerikli ayakkabılar ve deri babetlerden de uzak durulmalıdır. Çünkü bu türdeki ayakkabılar ayakların terlemesine ve mikropların oluşmasına yol açabilir. Çalışma şartları gereği topuklu ayakkabı giymek zorunda olanlar ise 5 cm’den yüksek olmayan ayakkabılar tercih etmelidir.

Ağrı sorununu silikon tabanlık çözebilir

Gün içerisinde sürekli ayakta kalan kişilerin ayakkabı tabanına yerleştireceği silikon tabanlık, daha yumuşak bir basış elde edilmesine ve ayak tabanında oluşan ağrıların azaltılmasına katkı sağlayabilir. Bu tabanlıklar ayrıca kişinin kemikli olan bölgelerinin korunmasına da yardımcı olur.

Ödem oluşumuna karşı ılık ve tuzlu su

Ayak sorunlarını en aza indirebilmek için birtakım bakım yöntemlerinin uygulanması gerekir. Gün sonunda ayakların yıkanması da bu yöntemlerin başında gelir. Fakat ayakları yıkarken kullanılan suyun ne çok soğuk ne de çok sıcak olmamasına dikkat edilmelidir. Ayaklar yıkandıktan sonra ise mutlaka bir havlu yardımıyla kurulanmalıdır. Ayakları ılık ve tuzlu içinde bekletmek ödem oluşumunu hafifletebilir.

Terleme ve kokuyu pamuklu çorapla önleyebilirsiniz


Uzun süre ayakkabı içinde kalan ayakları biraz olsun rahatlatabilmek için aynı ayakkabıyı iki gün üst üste giymemeye özen göstermek gerekir. Bu durum, ayaklarda oluşacak terleme ve kötü kokuları önlemeye yardımcı olabilir. Her bireyin ayak ve cilt yapısı farklılık gösterir. Bu nedenle bazı kişilerin ayaklarında aşırı terleme yaşanabilir. Bu terlemeleri engelleyebilmek için işe ilk önce ayaktaki bakteri miktarını azaltmakla başlanmalıdır. Bunun için de alüminyum içeren kremler kullanılabilir. Belli periyodlarla antiseptik içeren ilaçlarla ayakları yıkamak da kötü koku oluşumunu önleyebilir. Ayrıca kapalı ayakkabıların içine giyilecek çorapların muhakkak pamuktan üretilmiş olmasına dikkat etmek gerekir. Çünkü naylon çoraplar ayakların terlemesine ve ayakta kötü koku oluşmasına zemin hazırlar.

Karpal tünel nedir? Mouse parmağın dokusunu nasıl bozar?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.