Ağrı nasıl geçer? Ağrılar için neler yapmalı?

Türkiye’de ve dünyada ortalama yaşam süresi uzuyor. Ortalama ömrün uzaması sonucunda tam olarak tedavi olmayan veya devamlı tedavi gerektiren hastaların ve hastalıkların sayısı artıyor. Ağrı nasıl geçer? Ağrısız bir yaşam mümkün mü?

Ağrı nasıl geçer? Ağrısız yaşam mümkün mü?

Okan Üniversitesi Hastanesi Algoloji Uzmanı Prof. Dr. Selim Candan, “Medikal ve cerrahi tedavilerin ilerlemesi, yeni teknolojilerin gelişmesi ve yaşam koşullarının daha iyi hale gelmesi ile ülkemizde ve dünyada ortalama yaşam süresi uzamaktadır. Ortalama yaşam süresinin uzaması sonucunda tam olarak tedavi olmayan veya devamlı tedavi gerektiren hastaların ve hastalıkların sayısı artmaktadır. Daha önce halk arasında adı duyulmayan huzursuz bacak sendromu, fibromiyalji gibi hastalıklar artık gündelik yaşamımızın bir parçası haline geldiler. Yukarda saydığımız nedenlerin yanı sıra birçok neden ağrılı ile yaşayan kişi sayısını çoğaltmaktadır” dedi.

Ağrı ile yaşayanlar yeterli ağrı tedavisi alıyor mu?

Prof. Dr. Selim Candan, “Peki bu ağrılar ile yaşayanlar yeterli ağrı tedavisi alıyor mu? Buna evet demek pek mümkün değil. Bunu ağrı polikliniğine gelen hastalarımızdan anlayabiliyoruz. Ağrıların tedavisinin yetersiz olmasının birçok nedeni var. Öncelikle her hekim genellikle kendi branşı ile ilgili hastalığın tedavisine ağrıdan daha fazla önem veriyor. Eğer hastalığı önleyebiliyorsa ağrının azalacağını veya kaybolacağını düşünüyor. Daha doğrusu tedavi süresince çoğu zaman hastanın ağrısına yeterince önem verilmiyor. Ağrısı olan hastalara veya hasta yakınlarına sağlık personeli ne gibi söylemlerde bulunuyor?


Birtakım örnekler verelim:

  • “O kadar ağrı olacak. Biraz dayanacaksınız”.
  • “Ağrı eşiğiniz çok düşük. Yoksa bu kadar ağrınızın olmaması lazım”.
  • “Bu ağrılar hastalık süresince size eşlik edecek. Ağrılar ile arkadaş olmayı öğreneceksiniz”.
  • “Tüm ağrı kesicileri denedik, ağrılarınız için yapabileceğimiz başka bir şey yok”.

Bu gibi hatalı söylemler, hem hastaların motivasyonunu bozmakta hem de hastaların çare arayışının tükenmesine neden olmaktadır. Ağrısı olan hastanın yaşadığı huzursuzluk ve depresyon beraber yaşadığı aile bireylerine de yansımaktadır” dedi.


Okan Üniversitesi Hastanesi Algoloji Uzmanı Prof. Dr. Selim Candan hastalar için neler yapıldığı konusunda bilgiler verdi.

Tabii ki ağrının nedenini bulup yok etmek çok önemli. Hastalığın nedeni yok edilemiyorsa veya nedeni bulunamıyorsa yine de ağrı tedavisi uygulayıp hastaların ağrısını yok ediyoruz. Nedeni bulup tedaviye başlarken öncelikle birinci basamak olarak ilaçları tercih ediyoruz. İlaçlar ise çok çeşitli olup bunları gruplara ayırıp ağrının şiddetine göre başlıyoruz. İlaçların fayda etmediği durumlarda ise daha ileri tedaviler uyguluyoruz. Bu ileri tedaviler hastalığın tipi ve şiddetine göre değişkenlik gösteriyor. Bunlar enjeksiyonlar, sinirleri kimyasal veya ısı ile tahrip etme veya ağrı pompaları yerleştirme gibi tedavileri içeriyor. Bu ileri tedaviler hastanede yatış gerektirmeyen günü birlik işlemlerden oluşuyor. Tedaviler sırasında gerektikçe başka branşlardan da görüş alıyoruz.


Prof. Dr. Selim Candan, “Bir hastamı örnek vermek istiyorum. Trigeminal nevralji (Ani yüz ağrısı) hastası. Yani yüzün bir yarısına aniden elektrik çarpar veya bıçak saplanır tarzda ağrı oluşuyor. Bazen bu 5 dakikada bir oluyor. 10 yıldır ilaç kullanıyor ama ilaçlardan fayda görmemiş. Hastanın ağrısı ilaçlara dirençli olduğu için radyofrekans termokoagülasyon dediğimiz ısı yöntemiyle hastanın ağrıya yol açan sinirini tahrip ettik. Hasta 10 yıldır yaşam kalitesini düşüren ağrıdan kurtulmuş oldu. Buna benzer örnekleri bel ve baş ağrıları için de verebiliriz” dedi.

Baş ağrısı neden kaynaklanır? Nasıl geçer?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.