Üst solunum yolu enfeksiyonu mevsim değişikliklerinde daha sık görülüyor

Mevsim geçişlerinde sıcaklık, hava basıncı, elektriksel yük, rüzgar ve nem gibi pek çok çevresel faktördeki ani değişiklikler, metabolik ve psikolojik problemlere neden olabiliyor. Üst solunum yolu enfeksiyonu da mevsim değişikliklerinde daha sık görülüyor.

Üst solunum yolu enfeksiyonu mevsim değişikliklerinde daha sık görülüyor
Üst solunum yolu enfeksiyonu mevsim değişikliklerinde daha sık görülüyor

Bu dönemde en sık görülen sağlık sorunlarının başında üst solunum yolu enfeksiyonlarını geldiğini belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Görevlisi Tuna Kenar, hastalıklardan korunmak için sağlıklı ve dengeli beslenmenin ve düzenli uykunun büyük önem taşıdığını söylüyor.

Mevsim geçişleri pek çok kişi için hastalıkların habercisi oluyor. Özellikle sıcaklığın düşmesi, rüzgâr, yağmur gibi çevresel faktörlerdeki ani değişiklikler nedeniyle hem bedenen hem psikolojik açıdan problemlerle daha sık karşılaşılabiliyor.


Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Görevlisi Tuna Kenar, bu problemleri yaşamamak ya da mevsim geçişlerini daha kolay atlatmak isteyenler için önemli bilgiler paylaşıyor.

Beslenme ve uyku alışkanlıkları gözden geçirilmeli

Mevsim geçişlerinde sıcaklık, hava basıncı, elektriksel yük, rüzgar ve nem gibi pek çok çevresel faktördeki ani değişiklikler sonucu ortaya çıkan metabolik ve psikolojik bulguların kişiden kişiye farklılık gösterebildiğini hatırlatan Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Görevlisi Tuna Kenar şöyle konuştu:

“Bazı kişiler bu adaptasyon sürecini hiç fark etmeden geçirebilirken, bazı kişilerde ciddi sorunlar ortaya çıkabilir. Örneğin aşırı stresli, heyecanlı ve sinirli kişiler mevsim geçişlerinde kendilerini fiziksel olarak daha güçsüz hisseder. Bunun sonucunda da vücutları daha çabuk tepki gösterir ve hastalanmaya daha müsait olurlar.

Mevsim geçişlerinde ani değişen sıcaklık ve nem oranı yüzünden psikolojik ve hormonal denge de bozulabilir. Güneşli saatlerin azalması ve günlerin kısalarak erkenden kararması kişilerin depresyona girmesini kolaylaştırır.

Bu değişimlerle beraber değişen hava şartları ve gündüz uzunluğuna bağlı olarak beslenme ve uyku alışkanlıklarının tekrar gözden geçirilmesi gerekir. Sıcak ve soğuk hava geçişleri yüzünden yaşanan yorgunluk ve stres sonucu tiroid bezinde çalışma düzensizlikleri görülebilir” diyor.

En çok görülen hastalık üst solunum yolu enfeksiyonları

Hava sıcaklıklarındaki ısınma ve soğumaların vücudu strese soktuğunu belirten Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Görevlisi Tuna Kenar, bu durumun bağışıklık sistemini zayıflatarak vücudu birçok hastalığa hassas hale getirebileceğini söylüyor.


Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Görevlisi Tuna Kenar, mevsim geçişlerinde sıkça rastlanan sağlık sorunlarını ise şöyle anlatıyor:

“Dış ortamla ilk temas eden organlarımız üst solunum yolu, deri ve gözdür. Bu dönemde en çok üst solunum yolu enfeksiyonlarına rastlanır. Soğuk hava, toz ve polene bağlı alerjik reaksiyonlar, bağırsak enfeksiyonları gibi fizyolojik sorunlar yanı sıra depresyon, uykusuzluk, halsizlik, isteksizlik gibi psikolojik sorunlara da yol açabilir.

Kilo artışı, vücutta aşırı su tutulması, migren atakları, sindirim bozuklukları, saç dökülmeleri, hormonal dengesizlikler gibi bozukluklar mevsim geçişlerinde sık karşılaşılan şikayetlerdir. Diğer yandan, kişiler kas iskelet sistemine ait ağrılardan da şikayetçi olabilir.

Beynimizin ortasındaki ısı düzenleyicilerinin bulunduğu merkezde ani hava değişimlerinde zorlanabilir. Kronik hastalığı bulunan kişilerde ısı kontrol merkezi oldukça zorlanır ve ısı değişimine karşı daha fazla hassas olurlar. Şeker, hipertansiyon, bağışıklık bozukluğu, kronik kalp, böbrek, tiroidi ve akciğer hastalığı olanlar, 65 yaş üstü kişiler, çocuklar ve hamileler risk grubunu oluşturuyor.”

Risk grubundaki kişiler grip aşısı olmalı

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları ve Odyoloji Uzmanı Dr. Öğr. Görevlisi Tuna Kenar, mevsim geçişlerinde sıkça görülen hastalıklardan korunma yollarını ise şöyle anlatıyor:

“Eğer nezle grip gibi bulaşıcı hastalık varsa kişisel maske takma, el yıkama, hapşırırken ağzı elin tersiyle kapama gibi basit önlemler alarak bulaşma riski en aza indirebilir. Keza, daha fazla bulaşmayı engellemek için bulaşıcı hastalığı olan bu kişilere gerek doktorlar, gerekse de işyeri/okul yöneticileri tarafından istirahat önerilerek toplumdan izole edilmelidir.

Daha çok viral kökenli olan gribal enfeksiyonların ilerleyip sinüzit, orta kulak iltihabı, zatürre, solunum yetmezliği gibi daha ciddi hastalıklara yol açmasını önlemek için tıbbi yardım alınmalıdır.

Risk grubundaki kişiler grip ve zatürre aşısı olmalı, grip aşısından beklenen koruyuculuğu sağlayabilmek için ise yetkili ulusal sağlık kurullarının her yıl yapacağı aşı zamanlama çağrısı dikkate alınmalıdır.


Aniden soğuyan havalarda ise vücut dengesinin korunabilmesi için ısı düzenleyici merkezin enerjiye ihtiyacı vardır. Bu nedenle mevsim geçişlerinde sağlıklı ve düzenli beslenmek, uyumak ve mevsime uygun kıyafetler giymek büyük önem taşır.”

Mevsim geçişlerini rahat atlatabilmek için neler yapılmalı?

  • Beslenme ve uyku düzenine çok dikkat edilmeli. Vitamin ve mineral yönünden zengin yiyecekler ve özellikle mevsim meyveleri tüketilmeli,
  • Bol su içilmeli, sigara ve alkolden uzak durulmalı,
  • Eğer kapalı bir mekanda bulunulacaksa ortam temiz olmalı ve iyi havalandırılmalı,
  • Mevsim ve dış ortam sıcaklığına uygun giyinmeli, günlük hava değişimlerini takip ederek uygun kıyafet ve aksesuar (şapka, yağmurluk, hırka, şemsiye, bere, atkı, gözlük vb.) kullanmalı,
  • Strese sebep olan durumlardan kaçınılmalı,
  • Havanın temiz ve güneşli olduğu saatlerde bol bol hareket edilmeli,
  • Düzenli spor yapılmalı ama aşırı yorucu efordan sakınılmalı, ağrı olması durumunda efora ara verilmeli.

Sonbahara mevsim sebzeleri ile hazırlanın


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.