Bilindiği üzere 3 Aralık Dünya Engelliler Günü olarak kutlanır. Ya da birçoğumuzun bilmediği gibi demek daha doğru olur. Her ne kadar bazıları için sıradan bir gün olsa da, bir kenarda köşede bu günü unutmayan duyarlı insanlar da var, günün anlam ve önemini fotoğraf veya mesajla hatırlatan üç, beş kişi…
Her günün bir önemi vardır, ancak bugün hepimize hitap eder. Çünkü yarının bize ne getireceğini hiç birimiz bilemeyiz. Öyle ki, aslında hepimiz birer engelliyiz…
Hiç düşündünüz mü; gözlerinizin, ellerinizin, kulağınızın hatta kirpiklerinizin kıymetini? Hiç düşündünüz mü; bugün vücudunuz da beğenmediğiniz bir organınızın yarın bir kaza sonucu hasar görebileceğini? Ya da hiç düşündünüz mü; bugün güvendiğiniz dış görünüşünüzün yarın elinizden alınabileceğini?
Dış görünüşe çok önem verdiğimiz bu yıllarda bunları düşünmek içinizi karartıyor olabilir, ancak yarının bize neler getireceğini bilmemiz mümkün değil. Hepimizin engelli adayı olduğu bu dünyada ne oldum değil ne olacağım demek daha mantıklı olur belki de…
İnsanlar iki gruba mı ayrılır, engelliler ve engelli olmayanlar diye? Eğer öyle ise bizi birbirimizden ayrı kılan ne? Umursamadığımız, kafa yormadığımız ve cevabını bilmediğimiz sorular. Hâlbuki her şey o kadar net ki…
Evet, insanlar ikiye ayrılır; engelliler ve engelli olmayanlar diye. Engelli insanlar kategorisine kimler mi girer; katiller, gücü anca kadına yetip eşlerini dövenler ve sövenler, eşkıyalar, ‘kız okumaz’ deyip okula göndermeyenler, çocuk yaşta evlatlarını evlendirenler, insan satanlar, kötü yola itenler, hayırsız evlatlar, sapıklar, görgüsüzler… Ama 3 Aralık bu insanların günü değildir…
3 Aralık Dünya Engelliler Günü
3 Aralık fiziksel veya zihinsel bir sorunu nedeniyle hareketleri, fonksiyonları, duyuları kısıtlı veya sağlıklı olması fark etmeksizin hayatta soyut ya da somut hiç bir engel tanımayan ve kalpten özürlü olmayan insanların günüdür.
Mühim olan bize sunulan nimetleri; aklı, eli, gözü, dili, ayağı doğru şekilde kullanabilmektir. Asıl özürlülük biz bunları doğru şekilde kullanmazsak ve insanlığımızı unutursak başlar. Yani, üzülmesi gerekilen şey fiziki veya zihinsel eksiklik değildir. Aksine, sağlıklı olup insani yönden kusurlu olmaktır. Mesele engelli olmayan engellilerdir…
Dikkat edin, kalbiniz hasar görmesin. Dikkat edin, karakteriniz zedelenmesin. Dikkat edin, ahlâkınız zarar görmesin. Varsın fiziksel veya zihinsel bir sorununuz olsun. Yeter ki, vicdanınız ve merhametiniz sağlam olsun. Yeter ki, insanları sevin ve sevilin…
“Engelleri Aşalım!” hepimizin sloganı olsun. Engelleri aşalım; çünkü kardeşçe yaşamak istiyorsak bu şart. Engelleri aşalım; çünkü insan olabilmek için insanca yaşamak gerekir…
Unutmayın, engeller aşılmak içindir, takılmak için değil…
İlgili yazılar
- Engel Siz Olmayın
- Sıkı Sıkı Sarılalım! Engelleri Kaldıralım!
- 3 Aralık Dünya Engelliler Günü
- Dikkat! Bir Günlüğüne Zihnim Uyandı!
