Basmakalıp Yaşamaya Zorlanmaktan Bıkanlar Kulübü, faaliyetlerine başlamıştır. Kulübümüz, her yaş, cinsiyet, inanış, yaşam tarzı ve görüşten kişiye açıktır.
Haydi üyelerimizden bazılarını tanıyalım!
Kadın, özene bezene hazırladığı yemeği sofraya getirdi. Et yemeği beklerken sebze yemeğiyle karşılaşan adam, homurdandı. Kadını küçümser şekilde: “Yemeğe bak!” dedi.
Bilmem kimin başdanışmanı olan ağabey, klarnetçi kardeşine çattı: “El alemin kardeşi, mühendis oldu, memur oldu. Bizimki de ola ola gırnatacı oldu!”
Çocuk, matematikte iyi değildi. Buna karşın çalıştı ve notunu zayıftan ortaya yükseltti. Annesi, matematiği pekiyi olan amcasının oğlunu misal gösterip: “Senden bir halt olmaz.” dedi. Kendini savunmaya çalışan çocuk, diğer tüm derslerinin amcasının oğlundan daha iyi olduğunu söyledi. Anne: “Sus, cevap verme!” deyip çocuğuna tokat attı.
İş başvurusu yapan en iyi adayın seçilmemesine şaşıran personel, patronuna neden böyle bir karar verdiğini sordu. Patron, cevapladı: “Şu herifin tipine baksana. Burada kulağı küpeli adama yer yok.”
Usta, hata yapan kendisi olmasına karşın çırağını suçladı: “Bir işi doğru yapmayı beceremedin!”
Komşular arasındaki sınır ve saygı tanımayan dedikodunun hararetinin arttığı sırada içlerinden biri:
“İkinci kata yeni taşınanların kızı lezbiyenmiş biliyor musun? Muhatap olmamak lazım. Allah muhafaza çocukları zehirler sonra.” dedi.
Kulübümüzden üyelerine altın öneriler
Sevgili kadın üyemizin o nankör herife: “Şayet yemeği beğenmiyorsan, bir zahmet kıçını kaldır da sen yap!” demesini tavsiye ediyoruz.”
Klarnetçi dostumuzun ağabeyine: “Ne iş yaptığım beni ilgilendirir. Ayrıca sana müzisyen bir kardeşe sahip olma ayrıcalığı yaşattığım için rica ederim.” diye cevap vermesini bekliyoruz.
Öğrenci kardeşimize okuyup annesinden uzak bir şehirde kendi seçeceği bir bölümde üniversite eğitimi almasını öneriyoruz. Böylelikle annenin canı birisini tokatlamak çekerse, kendi kendine tokat atar artık.
Küpeli arkadaşımızın işindeki becerisiyle parlaması ve şirketini parlatması yeterli. O patron bozuntusu da, bir daha küpeye değil potansiyele göre personel seçmesi gerektiğini anlar. Bu da onun kulağına küpe olsun!
Pek değerli çıraktan beklentimiz, ustasını yalnızlığa terk etmesi. Belki de müşteri şikayetleri, aynaya bakmasına neden olur.
Ve son olarak lezbiyen, gay, o, şu, bu diye ötekileştirilen arkadaş. Kişisel tercihlerin, başkalarının zannettiği gibi olsun ya da olmasın, kendin olmaya devam et.
Gördüğünüz üzere Basmakalıp Yaşamaya Zorlanmaktan Bıkanlar Kulübü, oldukça geniş bir kitleye hitap ediyor. Üyelik için birileri tarafından canınızın sıkılmış olması yeterli.