Siyatik nedir? Ayak ve bacakta geçmeyen karıncalanmalar neden olur?

Belinizden dizinize doğru inen dayanılmaz ağrılar, bacaklarda karıncalanmalar, hareket etmekte zorlanma gibi şikayetleriniz varsa sebebi siyatik ağrılar olabilir.

Siyatik nedir? Bacaklarda karıncalanma

Halk arasında sinir romatizması olarak da adlandırılan siyatik ağrılar, vücudun en büyük siniri olan siyatikte meydana gelir ve sıkışması halinde şiddetli ağrıya sebep olur. Avrasya Hastanesi Beyin Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Çetin Ayhan Evliyaoğlu tedavi yöntemleri hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.

Siyatik nedir? Neden olur?

Siyatik; omuriliğin uçlarından başlayan ve kalçanın alt eklemlerine kadar tüm vücudu kaplayan en büyük sinirdir. Bu sinirlerde meydana gelen ağrılara da siyatik ağrılar denmektedir. Siyatik ağrılar, bel bölgesindeki lomber disk hernisinin çevresel faktörler sonucu kayması ve siyatik sinire baskı yapmasıyla ortaya çıkar.


Ayrıca hamilelikte aşırı kilo alımı, omurganın enfeksiyon kapması, bakteriler, şeker hastalığı, bel fıtığı, travma, skolyoz, ani iç kanamalar ya da doğum esnasında yanlış duruş ile şiddetli ıkınma gibi sebepler de siyatiğin oluşumuna neden olabilmektedir.

Bacak ve ayakta karıncalanmalar var mı? Bu belirtilere dikkat edin, hastalığın habercisi olabilir!

  • Asıl belirtisi siyatik sinir boyunca alt sırttan, kalçadan ve her iki bacağın arkasından aşağı doğru bir çekim ağrısıdır,
  • Oturmada, yürümede zorlanma ve kalçadan topuğa uzanan şiddetli ağrılar,
  • Hareket esnasında daha da kötüye giden ağrılar,
  • Bacak bölgesinde his kaybı ve ayakta karıncalanmalar,
  • Ayaklarda ve parmaklarda iğne batması gibi bir his,
  • İdrar kaçırma,
  • İleriki aşamalarda hareket kaybı ve ciddi boyun ağrısı gibi belirtiler içerir.

Aşırı kilo artışı da tetikleyici olabiliyor

Siyatikte yaşa bağlı olarak ortaya çıkan bel fıtıkları, kemik sorunları ve omurga değişiklikleri siyatiğin risk faktörleri arasında sayılmaktadır.

Aynı zamanda kilo artışı vücudun kendisini zorlamasına ve omurgalarda ciddi oranda baskı yaratmasına neden olmaktadır.

Obezite, siyatikte risk taşıyan hastalıklardan biridir ve omurilikte bu tarz değişikliklere neden olarak ağrılara sebep olmaktadır.


bel ağrısı siyatik

Bunların dışında meslek hastalıkları da bu ağrıları tetikleyebilmektedir. Özellikle masa başında iş yapan kişiler ya da sürekli ağır yük taşıyan kişiler risk grubunda yer alır. Ayrıca diyabet gibi sinirlerin hasar görmesine neden olan hastalıklar ve en önemlisi de hareketsizlik siyatiği tetikleyen başlıca risk faktörleri arasında görülmektedir.

Teşhis ve tedavide hastanın öyküsü belirleyici durumda

Siyatik ağrılar genelde hastanın öyküsünü alarak ve fiziki muayene ile teşhis edilir. Hastanın ağrıyı doğru tanımlayabilmesi teşhis için oldukça önemlidir. Bu sırada ağrının dağılımına göre değerlendirilir. Ardından nörolojik testlere bağlı olarak fiziksel muayene yapılır.

Çoğunlukla düz bacak kaldırma testi uygulanır. Bu hastalığa sahip kişilerde bacak ağrısına oranla çok daha az bel ağrısı da gözlemlenir. Tanıda Lomber MR, kalça MR, BT ve EMG gibi tanı yöntemleri oldukça önem taşımaktadır.

Siyatik, günümüzde başarılı bir şekilde tedavi edilebilen bir hastalıktır, tedavisi hastalığın seviyesine ve hastanın durumuna göre değişiklik gösterir. Başta fizik tedavi olmak üzere, kas gevşeticiler, NSAID grubu ilaçlar, antidepresanlar gibi ilaç tedavileri dışında; masaj, yoga, akupunktur ve cerrahi yöntemlerle de hastalık tedavi edilebilmektedir.


Hastanın durumuna göre en uygun tedavi seçilir ancak bacak zayıflığı, bağırsak ya da mesanede bir problem söz konusu ise ameliyata yönlendirilebilir. Tüm bu yöntemlerle beraber hastanın nasıl davranacağı, ne tür egzersizler yapacağı ya da hangi hareketlerden kaçınması gerektiği gibi bilgilerin doğru şekilde verilmesi tedavi sürecinde oldukça önemlidir.

Bel fıtığı hakkında doğru bilinen 10 yanlış nedir?


Editor
İndigo Dergisi Haber Merkezi | İndigo Dergisi, 18 yıldır yayın hayatında olan bağımsız bir medya kuruluşudur. İlkelerinden ödün vermeden tarafsız yayıncılık anlayışı ile çalışmaktadır. 2005 yılında kurulan İndigo Dergisi, indigodergisi.com web sitesi üzerinden tamamen dijital ortamda günlük yayın yapmaktadır. Aynı zamanda Türkiye’nin ilk internet haber dergisi olmakla birlikte, tüm yayın kadrosu ve okurlarıyla birlikte sürekli gelişmektedir. İndigo Dergisi’nin amacı; gidişatı ve tabuları sorgulayarak, kamuoyu oluşturarak farkındalık yaratmaktır. Vizyonu; okuyucularında sosyal sorumluluk bilinci geliştirerek toplumun olumlu yönde değişimine katkıda bulunmaktır. Temel değerleri; dürüst, sağduyulu, barışçıl ve sosyal sorumluluklarının bilincinde olmaktır. İndigo Dergisi, Türkiye’nin saygın İnternet yayınlarından biri olarak; iletişim özgürlüğünü halkın gerçekleri öğrenme hakkı olarak kabul etmekte; Basın Meslek İlkeleri ve Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne uymayı taahhüt eder. İlaveten İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni benimsemekte ve yayın içeriğinde de bu bildiriyi göz önünde bulundurmaktadır. Buradan hareketle herkesin ırk, renk, cinsiyet, dil, din, siyasi veya diğer herhangi bir milli veya içtimai menşe, servet, doğuş veya herhangi diğer bir fark gözetilmeksizin eşitliğine ve özgürlüğüne inanmaktadır. İndigo Dergisi, Türkiye Cumhuriyeti çıkarlarına ters düşen; milli haysiyetimizi ve değerlerimizi karalayan, küçümseyen ya da bunlara zarar verebilecek nitelikte hiçbir yazıya yer vermez. İlkelerinden ödün vermeyen şeffaf yayıncılık anlayışını desteklemektedir. Herhangi bir çıkar grubu, örgüt, ideoloji, politik veya dini; hiçbir oluşumun parçası değildir. Köşe yazarlarımızın yazdıkları fikirler, kendi özgür düşünceleridir; İndigo Dergisi yayın politikası dahilinde değerlendirilir ve yayın ilkeleri ile çelişmediği müddetçe, düşünce ve ifade özgürlüğünü teşvik ederek yayına alınır. İndigo Dergisi, sunduğu tüm bilgilerin doğruluğunu teyit ve kontrol eder; bu bilgilerin geçerliliğine son derece önem verir.