TV8’in Türkiye televizyon eğlence sektöründeki hegemonyası sürmeye devam ederken, firarını kendi kanalında bitiren Acun’un Survivor ile haftanın 6 gecesi prime time 1’de yayınlaması ve 4 kez üst üste total reytinglerde birinciliğe ulaşması ile Türkiye’de tekelleşmenin yeni bir seviyeye ulaştığının tekrardan altını çizdi. Acun ve Survivor durumsalı aklımıza bir soru getiriyor.
Dünyanın dalga geçtiği, basit bir Reality Show ile arasında ciddi bir uçurum olmayan Survivor formatı, Türkiye’de nasıl bu noktaya gelebildi? Hele ki ünlü olmayan ünlüler takımı ile…
Bazılarınız Acunn Medya farkı dedi bile. Elbette ki Acun Ilıcalı; ama kara kaşı, kara gözüne değil. Zaten ne siz Acun’a bir aşk mektubu okumak istersiniz (diye umuyorum), ne de ben yazmak isterim.
Bir süredir kendi kafamda kurmaya çalıştığım all-in-one televizyon formatının, olabilecek en iyi pazarlama stratejileri desteğiyle Acun Ilıcalı tarafından çoktan üretilmiş olduğunu fark ettim.
All-in-one nedir?
Survivor’a geçmeden hızlıca all-in-one derken neyi kastettiğimi açıklayayım. Şu ana kadar Türk televizyonlarında yer almış eğlence formatlarını bir araya getirmek ve insanları bir programa sonsuza dek kilitleyebilmek. Zaten her alanda all-in-one modeline geçildiği bu günlerde bunun tutması çok da absürt bir durum değil.
Survivor 2018; önceki senelerine kıyaslandığında, daha önceden tutmuş, hepimizin az çok tanıdık olduğumuz formatlardan oluştu. Öncelikle oyun formatlarında eklemelere giderek başladı Acun Bey. Tabu adlı masa oyununun Amerika ve Avrupa’da denenmesi ve başarılı olduktan sonra, klasik bir Acun hareketi gibi, oyunlarından biri olarak yer vermeye başladı. ‘Anlat Bakalım’ formatına ek olarak Bil Bakalım, Bul Bakalım adlarında diğer bilgi ve yarışma programlarına benzeyen, ya da aynı olan oyunları ile Survivor’ın formatını genişletti.
Hali hazırda Survivor’ın, Türk dizilerinin ve aynı derecede kaotik, gerilim dolu Türkiye haber bültenlerini aratmayan dedikodu, atışma ve sözel şiddet içerdiğini biliyoruz. Acun, bunu da geliştirmenin yolunu Müge Anlı ile Tatlı Sert programından aşikâr olduğumuz format ile birlikte Ada konseylerine dahil ederek, reytingine reyting katmayı başardı. Acun, bu sefer bir dedektif edasıyla konulara yaklaşıyor, kilit sorular soruyor. Fakat sorun çözmede Müge Anlı kadar başarılı olduğunu söyleyemez elbette.
Sonlandırırken, Acun’un abartıp içine O Ses formatını, O Ses Survivor adıyla yaptığını, ünlü şarkıcıları ve sahne sanatçılarını konuk ettiğini söylemeden olmaz. Keşke evlilik programları yasaklanmasaydı da, birbirinden elektrik alan yarışmacılar coconut yemeye gitseydi, bunu yaşayabilseydik… Büyük kayıp.
